Etraftaki izleyiciler nefeslerini tutup izlediler. Sabah boyunca uçağın altı başarısız uçuşu McCarthy ve meslektaşlarını endişelendirdi.
Gökyüzünde, arkadaşı ve atlayışçı adayı Gabriel C. Brown, kulaklığından bir sinyal bekliyordu. Brown, "İlk başta, başarısız olursak inip paraşütlerimizi açıp tekrar uçabileceğimizi düşündük," dedi. Ancak pilot o sabah boştu. Güneş iyice yükselmeden önce tek bir şansı vardı. Brown, "Yüzde 100 emin değilseniz bana atlamamı söylemeyin," diye uyardı.
Geri sayım başladı: "Üç, iki, bir, başla!" Brown uçaktan atlayıp kulaklığına bağırdı: "Anladın mı?" Bu sefer başardı. Çerçevede, keskin saçaklı bir güneşin önünde küçük bir figür süzülüyordu. McCarthy, "Özel bir şey yarattık," dedi.

McCarthy, planetaryumlar ve parlayan gezegenlerle dolu bir odada büyüdü. 7 yaşındayken babasıyla birlikte teleskop kullanarak Satürn ve Jüpiter'e bakardı. Her ne kadar onları tam olarak anlamasa da, "başka bir dünyayı görme hissine" kapılmıştı.
Büyüdüğünde, masa başı işinden sıkılıp sadece 500 dolarla bir teleskop satın aldı. "Küçük ama evrenin bir parçası olma" hissi, bunu başkalarıyla paylaşmaya karar vermesine neden oldu. Eski bir iPhone ile başlayıp, ardından profesyonel fotoğrafçılık ekipmanları kurmaya geçerek, astrofotoğrafçılığa çıkış yolu olmayan bir rüya gibi daldı.
Altı yıl sonra McCarthy'nin projesi giderek daha iddialı bir hal alıyordu. Güneşin üzerinden uçan bir roketi fotoğraflamıştı, daha fazlasını istiyordu. Bir paraşüt atlayışı sırasında aklına şu fikir geldi: "Ya biri uçaktan atlayıp tam güneşin önünde dursa?"
Fotoğrafı çekmek için güneşin alçakta, paraşütçünün yüksekte, uçağın kamerayla aynı hizada olması ve McCarthy'nin kamerayı saniyeye kadar hizalaması gerekiyordu. Teleskop parlak bir ışık yansıttığında (bir hizalama işareti), pilot hemen rotayı belirledi.
Fotoğrafa "İkarus'un Düşüşü" adını verdiler. McCarthy, trajik olduğu için değil, doğanın insanların kontrol edebileceği her şeyden daha güçlü olduğunu hatırlattığı için, dedi. Brown ise fotoğrafı "hem insanlığın gücüne bir tanıklık hem de kibirli olmamamız gerektiğini hatırlatan bir şey" olarak nitelendirdi.

McCarthy fotoğrafı yayınladığında, birçok fotoğrafçı onu "fazlasıyla çabaladığı" için övdü. Ancak yorumların çoğu "Bu bir yapay zeka fotoğrafı mı?" diye soruyordu. Bunu öngören McCarthy, tüm hazırlık sürecini perde arkasında filme aldı ve post prodüksiyon sürecini kamuoyuna açıkladı: Güneşi netleştirmek ve gürültüyü azaltmak için binlerce kare üst üste konuldu.
Ancak onlar için asıl değer, gerçek anı yakalamakta yatıyor; minik bir insanın, Dünya'dan 150 milyon kilometre uzakta, devasa, parlayan bir yıldızın önünde süzüldüğü an.
Source: https://congluan.vn/nhiep-anh-gia-ke-khoanh-khac-chup-buc-anh-nguoi-nhay-du-ngang-qua-mat-troi-10321658.html










Yorum (0)