
* "SỘ SỘ tt. (kung). (genellikle doğum yapan kadınlar için söylenir. Daha iri ve şişman, çirkin görünüyor, zayıf değil. Doğum yaptıktan sonra sarkık oldu."
Sờ sế birleşik bir kelimedir [çağdaş anlamı]: sờ kelimesinin Çince kökeni thon 粗 kelimesidir ve büyük, geniş, düzensiz anlamına gelir (sờ gibi; Son zamanlarda çok şişmanım, vücudum kambur); sế kelimesinin Çince kökeni domuz/dişi domuz anlamına gelen trế 彘 kelimesidir; burada çok kez doğum yapmış, artık düzenli olmayan bir kişinin iri veya beceriksiz görünümünü ifade eder (sế kızı gibi; sế sepeti gibi; Sế to sế; Nehrin kenarında, köküne yaslanırım/ Bu sế kızını terk etmeye cesaret eden var mı - Halk şarkısı):
- Dai Nam Quoc Am Tu Vi (Huynh Tinh Paulus Cua) şöyle açıklıyor: "be se: yayılan ve büyüyen kısım"; "se ngang, se ra: kalçaları (yani kalçalarının her iki tarafındaki kaslar - HTC) çok büyümüş genç kızlar için kullanılan bir terim".
- Vietnamca sözlük (Le Van Duc) şöyle açıklıyor: "sờ • tt. Uzunlamasına: Mang so (büyük mangosten), sờ'ye."; “sế • tt. Çok sayıda doğum yapmış olmak: Lợn sế. • (B) Birçok kez doğurmuş olmak: Gái sế. • No-nang: Bé-sế”.
- Vietnamca sözlük (Khai Tri Tien Duc Derneği): “sờ • Büyük <>Büyük. Büyük meyve. Edebiyat: Neden eğik göğüsler, eğik bel, sarkık (Trinh-Thu) olmasın.”; “sế • Doğum yapmış dişi domuzu ifade eder <>Çirkin domuz. Geniş anlamı: Birçok kez doğum yapmış bir kadını ifade eder <>Çirkin kadın. Edebiyat: Üç veya yedi cariyeniz olsa bile, bu dişi domuzu bırakamazsınız (Halk şarkısı)”.
Dolayısıyla "sờ se" birleşik bir kelimedir, ikilemeli bir kelime değildir.
Referans: TH↔S fonetik ilişkisini [kaba↔sờ] şu diğer durumlarda da görebiliriz: giá 汰→sải (sải winnow) (sải winnow) (sải winnow) (sải winnow) (sải winnow) (sải winnow) (sải winnow) (sạt winnow) (demir ve çelik) (sạt winnow) (demir ve çelik) (sụ 鐵↔sạt winnow) (demir ve çelik ...
* “Saçma olmayan (yiyecek) tam olarak pişmemiş, (genel anlamda) pişmemiş demektir. Hâlâ pişmemiş haldeyken yenebilir mi?”.
Elimizdeki tüm sözlükler, "sít" kelimesini 2 anlamla toplayıp açıklıyor: 1. (isim): tavuk büyüklüğünde, uzun bacaklı, kırmızı gagalı, mavi tonlu siyah tüylü, genellikle pirinci parçalayan bir kuş; 2. (sıfat): sanki aralarında hiç boşluk yokmuş gibi birbirine çok yakın. Bu iki anlamın "sống sít" kelimesindeki "sít" kelimesiyle hiçbir ilgisi yok.
Peki “sống sít” kelimesindeki “sít” ne anlama geliyor?
Aslında, "sít" kelimesi "khịt" (birbirine yakın) anlamına gelmesinin yanı sıra "sát down" (birbirine yakın), "cán sát" (sığ yakın) anlamlarına da gelir. Bu nedenle, Dai Nam Quoc Am Tu Vi (Ulusal Fonetik Sözlük), "sít" bölümünde "Khit len; sat dem; thon sat" ifadesini açıkladıktan sonra, "sít lô: tencerenin dibine yapışan, tencerenin dibine yakın"; "rỏm sít: Pirinç tencerenin dibine yapışan, ateşte yanmış"; "sống sít: Henüz pişmemiş; henüz pişmemiş" gibi bir dizi kelime sıralamıştır. Bu sözlükte de "rỏm sít" için ayrı bir bölüm vardır ve bu kelime "rỏm sít" (tencerenin dibine yakın, neredeyse yanmış) olarak açıklanmaktadır.
"Sống sít" kelimesindeki "sít"in, tencerenin dibine yapışan, yanmış, kavrulmuş ve sert pirinç türü anlamına geldiğini anlayabiliriz. "Sống" (sương, dưỡng) kelimesi "sít" (tencerenin dibine yapışan, yanmış, sert şey) ile birleştiğinde, bileşik kelime "sống sít"i oluşturur ve yeni bir anlam kazanır: Vietnamca Sözlüğün (Hoang Phe, editör - Vietlex) açıkladığı gibi, "[yiyecek, meyve] olgunlaşmamış [genel olarak; eleştiriyi ima eder]".
Yani özünde "sờ sế" ve "sống sít" iki bağımsız bileşik kelimedir, yinelemeli kelimeler değildir.
Man Nong (Katkıda Bulunan)
Kaynak: https://baothanhhoa.vn/ve-hai-tu-lay-so-se-song-sit-271177.htm










Yorum (0)