İran, 1 Nisan'da Suriye'deki Tahran diplomatik merkezine düzenlenen ve aralarında iki üst düzey komutanın da bulunduğu yedi Devrim Muhafızları subayının hayatını kaybettiği İsrail hava saldırısına misilleme tehdidinde bulundu. Bu gelişme, İsrail ve İran arasındaki gerilimi artırdı ve Orta Doğu'yu yeni bir şiddet sarmalına sürükleme tehlikesi taşıyor.
İran'ın ISNA haber ajansının aktardığına göre, İran Devrim Muhafızları Ordusu Deniz Kuvvetleri Komutanı Alireza Tangsiri, "Saldırıya uğrayıp karşılık vermeden giden biz değiliz, ancak karşılık vermek için de acele etmiyoruz" dedi.
Tangsiri, "Hürmüz Boğazı'nı kapatabiliriz ama şu anda bunu yapmıyoruz. Ancak düşman bizi taciz etmeye gelirse politikamızı gözden geçireceğiz" dedi.
Hürmüz Boğazı'nın stratejik konumu
EL CEZİRE EKRAN GÖRÜNTÜSÜ
Reuters'a göre, dünya toplam petrol tüketiminin yaklaşık beşte biri her gün Hürmüz Boğazı'ndan geçiyor. Analiz firması Vortexa'nın verileri, Ocak-Eylül 2023 arasında boğazdan her gün ortalama 20,5 milyon varil ham petrol, kondensat ve petrol ürününün geçtiğini gösteriyor.
ABD ve İran arasındaki gerginlik, 2019'dan bu yana, İran ile Umman arasında Basra Körfezi ile Umman Körfezi'ni birbirine bağlayan dar bir geçit olan Hürmüz Boğazı'nda yaşanan gemi ele geçirme olayları nedeniyle arttı. Bu boğaz aynı zamanda Basra Körfezi'nden Hint Okyanusu'na uzanan tek deniz koridorudur.
Hürmüz Boğazı'nın karşı kıyısında İran'la karşı karşıya bulunan BAE, 2020'de ABD'nin arabuluculuğunda varılan anlaşmayla 30 yıl içinde İsrail ile diplomatik ilişki kuran en önemli Arap ülkesi oldu. Aynı zamanda Abu Dabi, Tahran ile normal diplomatik ve ticari ilişkilerini sürdürüyor.
Tangsiri, "Siyonistlerin (İsraillilerin) BAE'ye ekonomik amaçlarla değil, güvenlik ve askeri amaçlarla getirildiğini biliyoruz. Bu bizim için bir tehdittir ve olmamalı," dedi.
[reklam_2]
Kaynak bağlantısı






Yorum (0)