Dünyadaki altının büyük kısmı, insanoğlunun madencilik kapasitesinin çok ötesinde, Dünya'nın çekirdeğinde yoğunlaşmıştır.
İnsanların çıkardığı altın miktarı, Dünya'nın çekirdeğindeki altın miktarının yalnızca küçük bir kısmıdır. Fotoğraf: Phawatt
Uzmanlar, Dünya'da 50 santimetre derinliğe kadar her santimetrekarelik alanı kaplayacak kadar altın olduğunu tahmin ediyor. Ancak IFL Science'a göre, altının çoğu Dünya'nın çekirdeğine gömüldüğü ve hiçbir madencinin ulaşamayacağı bir yerde bulunduğu için altın nadir bir metal olmaya devam ediyor.
Dünya'nın çekirdeği çoğunlukla demir ve nikelden oluşur. Araştırmacılar bunu, depremlerden kaynaklanan sismik dalgaların çekirdekten geçiş biçimini inceleyerek keşfettiler. Ancak, dalganın yoğunluğunu değiştiren safsızlıkların varlığını, uranyum ve toryum gibi yüksek sıcaklıklara katkıda bulunmadıkları sürece, tespit etmek oldukça zordur.
Bu değerli metal kapanımlarının varlığı hala bir sır olarak kalmaktadır. Ancak 2006 yılında bir bilim insanları ekibi, bunların bolluğunu nasıl tahmin edeceklerini buldu. Bazı asteroitlerin, gezegen öncesi diskin aynı bölgesinde oluştukları için Dünya ile benzer bir bileşime sahip olduklarını keşfettiler. Bu asteroitlerden gelen karbonlu kondrit meteoritlerinin bileşimini ölçerek, Dünya'daki her bir elementin miktarını hesaplayabildiler. Kabuk ve mantodaki bilinen konsantrasyonları çıkararak, ekip bu elementin Dünya'nın çekirdeğindeki miktarını çıkarabildi.
Macquarie Üniversitesi'nde jeolog olan Profesör Bernard Wood ve meslektaşları, 4,5 milyar yıldan uzun bir süre önce Güneş Sistemi'nin oluşumundan başlayarak Dünya'nın erken tarihini incelediler ve Dünya'nın erimiş metal çekirdeğinin oluşumuna odaklandılar. Bu dönemde Dünya'nın muhtemelen yüzlerce kilometre derinliğinde erimiş kaya okyanusuyla kaplı olduğunu öne sürüyorlar. Bu magma okyanusu, gezegenin gelişimi boyunca metallerle reaksiyona girerek altın da dahil olmak üzere birçok önemli elementi çıkarıp Dünya'nın demir açısından zengin çekirdeğine biriktirdi.
Dünya'nın kabuğunu göktaşlarıyla karşılaştıran ekip, Dünya'nın kimyasal olarak göktaşlarına çok benzediğini, ancak kabuğunun altın, platin ve nikel gibi demirle birleşen elementlerin çoğunu kaybettiğini buldu. Bunların birikebileceği tek yer ise erimiş çekirdek.
Wood ve meslektaşları, bu verilere dayanarak, sıvı demirle karışan her elementin miktarını hesaplayabildiler ve Dünya'nın altın rezervinin %99'undan fazlasının çekirdeğinde bulunduğunu buldular. Benzer şekilde, hayatta kalan asteroitler, özellikle de gezegenimsi çekirdekleri temsil edenler, hâlâ büyük miktarda element içeriyor. Bunlara erişmek zor olsa da, çekirdeği delmekten çok daha kolay. Bu nedenle NASA, iki ay içinde Psyche asteroitine bir sonda fırlatmayı planlıyor.
Psyche göreviyle ilgili makalelerde asteroitlerin değeri genellikle 10 trilyon dolar olarak tahmin ediliyor, ancak bu kadar büyük bir nadir metal kaynağı olsaydı, değerleri çok düşerdi. Aynı şey altın için de geçerli. İnsanlar çekirdekteki tüm altını yüzeye çıkarabilseydi, kimse bunun için para ödemezdi.
An Khang ( IFL Science'a göre)
[reklam_2]
Kaynak bağlantısı

![[Fotoğraf] Başbakan Pham Minh Chinh, yolsuzluk, israf ve olumsuzlukla mücadele ve bunların önlenmesi konulu 5. Ulusal Basın Ödülleri Töreni'ne katıldı.](https://vphoto.vietnam.vn/thumb/1200x675/vietnam/resource/IMAGE/2025/10/31/1761881588160_dsc-8359-jpg.webp)

![[Fotoğraf] Da Nang: Su yavaş yavaş çekiliyor, yerel yetkililer temizlikten faydalanıyor](https://vphoto.vietnam.vn/thumb/1200x675/vietnam/resource/IMAGE/2025/10/31/1761897188943_ndo_tr_2-jpg.webp)





































































Yorum (0)