ABD'nin ikinci uçak gemisi Ortadoğu'ya ulaştı, İran "ültimatom" verdi

ABD Donanması'na ait USS Dwight D. Eisenhower uçak gemisi, 17 Nisan'da Arap Denizi'nde bir tatbikat sırasında (Fotoğraf: Reuters).

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı, 5 Kasım'da, İsrail ile Hamas arasındaki çatışmaların ortasında ABD ordusunun bölgedeki "pozisyonunu" güçlendirmek amacıyla ikinci bir ABD uçak gemisi saldırı grubunun Ortadoğu'ya ulaştığını duyurdu.

Açıklamada, "Vurucu grup, Uçak Gemisi Vurucu Grubu (CSG) 2 tarafından komuta ediliyor ve Destroyer Filosu (DESRON) 22'nin, Uçak Gemisi Hava Kanadı (CVW) 3'ün dokuz hava kanadına bağlı uçak gemisi USS Dwight D. Eisenhower (CVN 69), güdümlü füze kruvazörü USS Philippine Sea (CG 58), güdümlü füze muhripleri USS Mason (DDG 87) ve USS Gravely'den (DDG 107) oluşuyor" denildi.

ABD, daha önce dünyanın en büyük savaş gemisi ve ABD Donanması'nın en gelişmiş uçak gemisi olan USS Gerald R. Ford'u Ortadoğu'ya göndererek uzun vadeli müttefiki İsrail'e destek mesajı verirken, İran'ı ve Lübnan'daki Tahran destekli Hizbullah gücünü uyarmıştı.

ABD Savunma Bakanlığı'nın ekim ayı sonunda yaptığı açıklamaya göre, üst düzey ABD savunma yetkilileri, ABD'nin Ortadoğu'daki çabalarının "İsrail'in kendini savunma hakkını desteklemeyi ve şiddeti önlemeyi" amaçladığını söyledi.

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, iki ABD uçak gemisi taarruz grubuna ek olarak, bölgeye bir terminal yüksek irtifa alan savunma bataryası ve ek Patriot taburlarının konuşlandırılmasını emretti. Bu varlıklar, bölgedeki ABD kuvvetlerinin koruma kabiliyetini artırmayı amaçlıyor.

ABD savunma yetkilisi, "Uçak gemisi taarruz gruplarımız, dünyanın herhangi bir yerinde ve varış anında bağımsız olarak konuşlanmamızı sağlıyor. Herhangi bir yere uçak gemisi gönderdiğimizde, hem rakiplerimize hem de müttefiklerimize ve ortaklarımıza, destek seviyemiz ve ABD ordusunun dünyanın herhangi bir yerindeki olası durumlara hızlı ve esnek bir şekilde yanıt verme kabiliyeti konusunda çok güçlü bir mesaj gönderiyoruz," dedi.

Filistin Yönetimi (FY) Başkanı Mahmud Abbas, 5 Kasım'da yaptığı görüşmede, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'a, FY'nin "Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Gazze Şeridi'nin tamamını kapsayan kapsamlı bir siyasi çözüm çerçevesinde" Gazze'nin yönetimine katılmaya hazır olduğunu söyledi.

Blinken, Filistin liderine, Filistin Yönetimi'nin "Gazze'de bundan sonra ne olacağı konusunda" kilit rol oynaması gerektiğini söyledi.

Aynı gün İran Savunma Bakanı Muhammed Rıza Aştiani, ABD'nin İsrail ile Hamas arasındaki savaşı sona erdirmek için müdahale etmemesi halinde "ciddi bir saldırı" ile karşı karşıya kalabileceği uyarısında bulundu.

Aştiani, "Amerikalılara tavsiyemiz, İsrail ile Hamas arasındaki savaşı derhal durdurmaları ve ateşkes sağlamalarıdır, aksi takdirde ABD ciddi bir saldırıyla karşı karşıya kalacaktır" uyarısında bulundu.

ABD ile İran arasındaki gerilim, Tahran destekli olduğu düşünülen Hamas'ın İsrail'e saldırmasının ardından tırmanmaya devam ediyor.

İran, ABD'yi Orta Doğu'da gerginliği körüklemekle defalarca suçladı. İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, bu ayın başlarında Washington'ı, Hamas ile olan çatışmasında İsrail'e verdiği desteği sonlandırmaya çağırdı.

İsrail'i tanımayan ve 1979 İslam Devrimi'nden bu yana Filistin'e desteği dış politikasının merkezine koyan İran, Hamas'ın saldırısını öven ilk ülkeler arasında yer aldı.

İsrail ordusu, İran'ın Lübnan'daki Hizbullah güçlerine Lübnan-İsrail sınırına saldırı düzenlemesi talimatı verdiğini ileri sürdü.

Beyaz Saray, ekim ayında İran'ı, Tahran destekli grupların Irak ve Suriye'deki ABD askeri üslerine füze ve insansız hava aracı saldırıları düzenlemesine "aktif olarak olanak sağlamakla" suçlamıştı.

Kaynak: https://dantri.com.vn/the-gioi/tau-san-bay-thu-hai-cua-my-toi-trung-dong-iran-ra-toi-hau-thu-20231106061102559.htm