
İllüstrasyon fotoğrafı.
Sınava giriş puanının hesaplanmasında sınav konularının katsayılarının çarpılıp çarpılmayacağı da dahil olmak üzere, özel plan tamamen yerel yönetim tarafından belirlenmektedir.
Aslında, dersler arasında eşitliği sağlamak için katsayı kullanmayan yerel yönetimler mevcut olsa da, birçok yerel yönetim uzun yıllardır Edebiyat ve Matematik için katsayıların 2 ile çarpılması kuralını korumuştur. Yönetmeliklerden bağımsız olarak, her yerel yönetimin kendine özgü nedenleri vardır.
Matematik ve Edebiyat'a daha fazla ağırlık verilmesinin lehindeki görüş, bunların önemli sınavlarda her zaman bulunması gereken iki temel ders olduğudur; çalışma süresi ve sınav süresi daha uzundur. Bu iki dersi iyi çalışmaya yatırım yapmak, öğrencilere öğrenme süreci, sınavlar, üniversiteye girişler vb. boyunca birçok avantaj sağlayacaktır.
Görüş ayrılıkları, hem 2006 hem de 2018 programlarında programın kapsamlı eğitim hedeflerine odaklanmıştır. Her öğrencinin kendine özgü güçlü yanları vardır; Matematik ve Edebiyat katsayılarının çarpılması, diğer derslerde iyi olanları dezavantajlı duruma düşürecek ve baskı altına alacaktır; ana ve yan dersler arasında ayrım yaparak dengesiz öğrenmeyi teşvik eder. Bazıları, katsayıların çarpılmasının, gerçek sonuçları anlamadan daha yüksek puan hissi yarattığını söyledi... Özellikle, uzmanlaşmış liselerin 10. sınıfına kabulde uzmanlaşmış dersler için katsayıların çarpılması, görüşlerin çoğunluğu tarafından kabul edilmektedir.
Katsayının çarpılıp çarpılmayacağı konusu, gelecek yıldan itibaren 2018 Genel Eğitim Programı kapsamındaki ilk sınav olan 10. sınıf giriş sınavında gündeme gelmeye devam edecek. Bu aynı zamanda, yeni programa göre ortaokuldan liseye kadar öğrenimin senkronize edildiği ilk yıl olacak.
2018 Genel Eğitim Programı, öğrencilerin ahlak, zekâ, fiziksel uygunluk ve estetik açıdan gelişmelerine yardımcı olarak kapsamlı insan eğitimi görüşünü sürdürmektedir. Ancak, ölçme ve değerlendirme yönetmeliğinde bu görüş daha kapsamlı bir şekilde ifade edilmektedir. Özellikle, ortaokul ve lise öğrencilerinin değerlendirilmesine ilişkin 20 Temmuz 2021 tarihli ve 22/2021/TT-BGDDT sayılı Genelge'ye göre, "mükemmel öğrenci" olmanın koşullarından biri, en az 6 dersten 9,0 veya üzeri ortalama puan almaktır; iyi öğrencilerin ise en az 6 dersten 8,0 veya üzeri ortalama puan alması gerekmektedir.
Elbette iyi/mükemmel öğrenci örnekleri var, ancak Matematik ve Edebiyat'ta 8/9'un altında not alan öğrenciler de var. Ortaöğretim Dairesi Başkanı ( Eğitim ve Öğretim Bakanlığı ) Nguyen Xuan Thanh, basına verdiği demeçte, bu düzenlemenin tüm derslerin eşit derecede adil olduğu, ana veya yan ders olarak hiçbir dersin olmadığı, sadece Matematik ve Edebiyat'ta iyi olmanın iyi bir öğrenci olmak anlamına gelmediği görüşünü yansıttığını söyledi.
Bu durum, birçok görüşün 2018 Genel Eğitim Programı kapsamındaki 10. sınıf giriş sınavının hiçbir derse (uzmanlık sınavları hariç) ağırlık vermemesi gerektiği yönünde eğilim göstermesine yol açtı. Ayrıca, birçok görüş, 2025 lise mezuniyet sınav planına benzer şekilde, yalnızca Matematik ve Edebiyat (hiçbir dersin katsayısı yoktur) olmak üzere iki ders olması gerektiğine inanıyor. Bu plan, yalnızca bu iki dersin zorunlu, özlü olmasını ve öğrencileri değerlendirirken baskıyı azaltmasını gerektiriyor. Bazıları ise sınavın, öğrencilerin derslerde gösterdiği temel bilgi, nitelik ve becerileri ölçmesi gerektiğini savunuyor...
Şu anda çoğu yerel yönetim, 2025 yılından itibaren 10. sınıf liseye kabul için bir plana sahip değil. Sınav yerel yönetimlere dağıtıldığı için, muhtemelen hala "yüz çiçek açıyor" durumu söz konusu. Birçok yerel yönetim, katsayı çarpımını (3 dersten sınavlar söz konusu olduğunda) koruyabilir. Ancak değişmesi gereken şey, sınavın öğrencinin kapasite ve niteliklerini değerlendirme gerekliliklerini daha iyi karşılaması gerektiğidir. Milli Eğitim Bakanlığı'ndan genel bir yönlendirme ve rehberlik gelirse, bu daha avantajlı olacaktır.
Kaynak






Yorum (0)