Zira şu ana kadar AB ve birkaç üyesi Afrika'ya yönelik stratejiler açıkladılar, ancak bu üyelerin hepsi birliğin etkili üyeleri ve Afrika, Danimarka'nın dış politikada öncelik verdiği bir konu değil.
Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen (ortada), 28 Ağustos 2024'te Kopenhag'da bir basın toplantısında konuşuyor.
Danimarka, Afrika'ya karşı ani bir tavır sergileyerek Afrika'yı "21. yüzyılın kıtası" olarak görmüş, Afrika ülkelerini "eşit ortaklar" olarak görmüş ve Afrika ülkelerinin en çok ilgi duyduğu ve değer verdiği alanlarda Afrika ülkeleriyle ikili ve çok taraflı iş birliğini teşvik etmeye odaklanmıştır. Danimarka'nın Afrika'ya yönelik tüm bu politika görüşleri ve stratejisinin içeriği, Kara Kıta ülkelerini kazanmayı amaçlamaktadır. Burada kullanılan yöntem, Danimarka'nın Afrika ülkeleri için her şeyden önce olduğu algısını yaratmaktır.
Danimarka hükümeti bu stratejiyi açıklayarak özünde iki temel hedef güdüyor. Birincisi, kıtanın durumunun her açıdan çok canlı ve derinden değiştiği, büyük ülkelerin nüfuz ve rol için rekabet ettiği ve stratejik çıkarlarının şiddetle çatıştığı bir ortamda Afrika'ya "sıkışmak". ABD, İngiltere ve Fransa ve Almanya gibi AB'deki "büyük isimler" Afrika'da gerilemeye devam ediyor. Diğer dış ortakların Afrika'daki tüm potansiyele yaklaşması, onu ele geçirmesi ve kullanması için birçok fırsat doğuyor.
İkincisi, Rusya ve Çin'e karşı mücadele kapsamında Afrika ile ilişkilerini geliştirmek, Danimarka'nın genel olarak AB ve NATO'daki ve özellikle de AB ve NATO'nun Rusya ve Çin ile ilişkilerindeki konumunu ve rolünü güçlendirmesine yardımcı olacaktır. Bu sayede hem mesafe kat edecek hem de yakın gelecekte nüfuzunu artıracaktır.
[reklam_2]
Kaynak: https://thanhnien.vn/gianh-phan-noi-xa-185240829224902975.htm






Yorum (0)