Güneş Sistemi'ndeki bir gezegenin kuzey yarım küresinin, diğer yarısına göre 5-6 km kalınlığında bir kaya tabakasından sıyrıldığı görülüyor.
Geophysical Research Letters adlı bilimsel dergide yakın zamanda yayımlanan bir çalışma, Dünya'nın komşu gezegeni "Mars Bölünmesi" hakkında uzun zamandır çözülemeyen bir gizemi çözdü.
"Mars Bölünmesi" kavramı 1970'li yıllardan beri tartışılıyor ve yarım yüzyıldır bilim insanlarının kafasını karıştırıyor.
Ancak şimdi, birkaç yıl önce görevini sonlandıran NASA uzay aracından (InSight) alınan verileri "kazarak" Çin Bilimler Akademisi ve Avustralya Ulusal Üniversitesi'nden bir yazar ekibi cevabı buldu.
Mars'ın bölünmesini gösteren topografik harita. Güneydeki yaylalar sarı ve turuncu, kuzeydeki ovalar ise mavi ve yeşil. Görsel: NASA/JPL/USGS
"Mars ayrımı", kızıl gezegenin kuzey ve güney yarımkürelerinin garip bir şekilde farklı olmasından kaynaklanıyor.
İlk Mars misyonları, gezegenin kuzey yarımküresinin güney yarımküresinden 5-6 km daha alçakta olduğunu ortaya koydu. Güneş Sistemi'ndeki başka hiçbir gezegende bu kadar zıt yarımküreler yoktur.
Ayrıca iki yarım kürenin yüzeyleri de birbirinden oldukça farklıdır.
Güneydeki yaylalar çarpma kraterleri ve donmuş lav akıntılarıyla doludur. Buna karşılık, kuzeydeki ovaların yüzeyi düz ve pürüzsüzdür; neredeyse hiç jeolojik iz veya başka kayda değer özellik yoktur.
Jeofizik ve astronomik ölçümlerden, Mars'ın kabuğunun güneydeki yüksek kesimlerde önemli ölçüde daha kalın olduğunu da biliyoruz. Dahası, güneydeki kayalar manyetikken, kuzeydekiler manyetik değildir.
İki temel hipotez ortaya çıkmıştır.
Birincisi, Mars'ın mantosunda yükselen daha sıcak malzeme ile alçalan daha soğuk malzemenin ısı transferindeki farklılıkların, yüzeyindeki belirgin ikiliğe yol açtığını öne süren içsel hipotezdir.
İkincisi ise dışsal hipotezdir. Bu hipotez, bu çatallanmanın uzaydan kaynaklandığını, örneğin Ay büyüklüğünde veya biraz daha küçük bir cismin gezegenin yüzeyini yeniden şekillendirmesi gibi bir sonucun ortaya çıktığını ileri sürer.
Çin ve Avustralyalı araştırma ekibi, InSight uzay aracından gelen verileri analiz ederek güney yaylalarındaki Terra Cimmeria bölgesinde bir grup Mars depremi olduğuna dair güvenilir kanıtlar buldu.
Benzer hesaplamaları kuzey ovalarındaki Cerberus Fossae bölgesinde daha önce gözlenen depremler için de yaptılar.
İki bölge arasındaki karşılaştırma, sismik dalgaların güneydeki yaylalarda daha hızlı enerji kaybettiğini göstermektedir. En olası açıklama, güneydeki yaylaların altındaki kayaların kuzeydeki yaylaların altındakilerden daha sıcak olmasıdır.
Gezegenin iki yarısı arasındaki sıcaklık farkı, bu bölünmenin dış etkilerden ziyade Mars'ın içindeki güçlerden kaynaklandığı fikrini destekliyor.
Bu senaryo aynı zamanda gezegenin kadim levha tektoniğinin her şeyin ana nedeni olduğunu varsayar.
Bu durum aynı zamanda Mars yüzeyindeki su kütlelerinin şekillenmesine de yardımcı oldu; su, güneydeki yüksek kesimlerde yükselirken, kuzeydeki ovalarda alçaldı.
Ama bu, milyarlarca yıl önce suyun yanında yaşamın var olduğuna inanılan bir hikayeydi.
Ancak araştırma sonuçları, Mars'ta bir zamanlar levha tektoniği olduğuna dair kanıtlar sunarak, umut getirdi ve gelecekteki yaşam avlarının yönüne katkıda bulundu.
Günümüzde Dünya, Güneş Sistemi'nde levha tektoniğine sahip tek gezegendir. Bu süreç, gezegenin çevresinin, ikliminin ve kimyasal yapısının dengelenmesine katkıda bulunmuş, yaşamın gelişmesine yardımcı olmuş ve muhtemelen erken yaşamın ortaya çıkmasına yol açan reaksiyonları tetiklemiştir.
[reklam_2]
Kaynak: https://giadinh.suckhoedoisong.vn/bi-an-hanh-tinh-bi-phan-doi-giua-he-mat-troi-172250122073049945.htm
Yorum (0)