Teknoloji milyarderi Elon Musk'ın henüz iş birliği yaptığı dönemdeki teşvikiyle, ABD Başkanı Donald Trump yönetimi federal kurumlarda konuşlandırılmak üzere üç yapay zeka platformunun onayını aldı.
Bay Musk'ın ayrılmasına rağmen, Hükümet Verimliliği Departmanı hala faaliyette ve üç önde gelen yapay zeka (AI) platformu olan ChatGPT (OpenAI), Gemini (Google) ve Claude (Anthropic) hükümet kurumlarında yaygın olarak konuşlandırılmış durumda.

ABD hükümet çalışanları, iş verimliliğini artırmak için yapay zeka modellerine sınırsız erişime sahip. Fotoğraf: ABD Hükümeti
Girişim, yapay zekanın Trump yönetiminin Hükümet Verimliliği Departmanı'nın baskısı altında olan federal çalışanların yerini alma tehdidi oluşturduğu bir dönemde geliyor.
Bu yeni ortaya çıkan teknoloji, hükümetin ayak uydurmakta zorlandığı bir hızda gelişiyor; ABD idari sistemi ise yavaş bürokrasisi ve teknolojinin eşitsiz benimsenmesiyle kötü bir üne sahip.
Temsilciler Meclisi Maliye Komitesi üyesi Josh Gruenbaum, uygulamanın amacının personelin sorumlu bir şekilde test yapmasına olanak sağlamak ve "günlük iş akışlarını daha verimli hale getirmek" olduğunu söyledi.
Federal hükümet çalışanları, platformların istedikleri versiyonunu işlerinde hiçbir kısıtlama olmadan kullanabilecekler.

En iyi 3 yapay zeka modeli ChatGPT, Gemini ve Claude ABD hükümetine 1 dolara sağlandı.
Devlet verileriyle ilgili güvenlik endişelerini gidermek için platform, ABD Genel Hizmetler İdaresi (GSA) tarafından yönetilen bulut altyapısı üzerine kuruludur ve bu sayede kurum verilerinin modelleri eğitmek için toplanmaması sağlanır; bu, ticari olarak satılan yapay zeka araçlarından önemli bir farktır.
Hem OpenAI hem de Anthropic, yapay zekalarını sembolik bir bedel karşılığında hükümete satacaklarını hemen duyurdu. Washington'a fayda sağlayan bu anlaşma, milyarlarca dolarlık iki şirkete de modellerini hükümette sağlamlaştırabilecek bir öncü olma avantajı sağlıyor ve bu da daha küçük rakipleri ve yeni gelenleri dezavantajlı duruma düşürebiliyor.
ABD hükümeti, yeni yapay zeka programının zorunlu değil gönüllü olduğunu ve ileride daha fazla yapay zeka modelinin eklenebileceğini belirtiyor. Kurumlar, basit bir sözleşme imzalayarak programa dahil oluyor ve ardından çalışanlar sohbet, arama ve programlama özelliklerine anında erişebiliyor.
Donald Trump'ın geçen temmuz ayında açıkladığı "Yapay Zeka Eylem Planı", onun küresel yapay zeka yarışında Amerika'yı galip yapma hedefini ortaya koyuyor.
Bu direktifler, veri merkezlerine güç tedarikini iyileştirmek için yalnızca çevresel standartları düzenlemekle kalmıyor, aynı zamanda yapay zekanın ideolojik tarafsızlığına ilişkin net taleplerde de bulunuyor.
Özellikle federal kurumların yalnızca “tarafsız” yapay zeka kullanmasını gerektiren direktif, kamu sektöründe yapay zeka teknolojisinin seçilmesi ve konuşlandırılması için yeni bir standart oluşturdu.
Bu durum, özellikle vatandaşların hayatlarını etkileyen idari kararlarda kullanıldığında yapay zeka sistemlerinin nesnelliği ve adaleti konusunda artan endişeleri yansıtıyor.
Yapay zekanın devlet operasyonlarındaki rolünün resmileşmesiyle birlikte, Amerika Birleşik Devletleri kamu yönetiminde yeni bir döneme giriyor. Vatandaş kayıtlarının işlenmesinden politikaların analizine kadar, yapay zeka giderek devlet mekanizmasının vazgeçilmez bir parçası haline gelebilir.
Bu, yalnızca hükümetin verimliliğini artırmakla kalmayıp, aynı zamanda vatandaşlara kamu hizmetleri sunmada yeni olanaklar da sunabilir. Ancak, dijital çağda gizlilik, şeffaflık ve hesap verebilirlik konusunda önemli soruları da gündeme getiriyor.
Kaynak: https://khoahocdoisong.vn/cong-chuc-my-duoc-trang-bi-ai-de-nang-hieu-suat-lam-viec-post2149053102.html
Yorum (0)