Vietnam.vn - Nền tảng quảng bá Việt Nam

Pep Guardiola'nın sonu düşünme zamanı geldi mi?

Pep Guardiola, 1.000 maçlık rekora ulaştı. Bu muazzam bir sayı ve aynı zamanda zamanın kimseyi, hatta modern futbolun en büyük beyinlerini bile beklemediğinin bir hatırlatıcısı.

ZNewsZNews09/11/2025

Soru şu: Pep Guardiola ne zaman ayrılacağını bilecek mi, yoksa kendisinden önceki birçok efsanenin yaptığı hatayı mı yapacak?

Geçmişin Yankıları

Sir Alex Ferguson, futbolu en güzel ortamda, zirvedeyken bıraktı. Elinde Premier Lig kupası, Old Trafford çimlerinde oynayan çocuklar ve Wayne Rooney'nin görevden alınmasının ardından Manchester United'ın iç huzuru. Şehrin diğer tarafında ise, o dönem Manchester City'nin lideri olan Roberto Mancini kovuldu. Ferguson, sanki kendisi için mükemmel bir son yazmış gibi, ihtişamlı bir şekilde ayrıldı.

Arsene Wenger ise çok uzun süre görevde kaldı. Tüm uyarı işaretlerini görmezden gelerek, kafası karışmış Arsenal'in sönmekte olan değerlerine tutunmaya çalıştı. Guardiola'nın en büyük ilham kaynağı Johan Cruyff'un ayrılmayı seçmeye bile vakti olmadı. 1995/96 sezonunun ortasında, bitmek bilmeyen tartışmaların ardından başkan Josep Lluis Nunez tarafından görevden alındı. Jürgen Klopp ise Liverpool'u zirveye taşıdıktan sonra ayrıldı. Alman teknik adam hâlâ görevi devralmak istiyor, ancak geçmişteki başarıları futbol dünyasından ayrılmayı her zamankinden daha zor hale getiriyor.

Guardiola artık o yol ayrımında. 1.000. maçına çıktı, yarısından fazlası Manchester City formasıyla. 54 yaşında veda edecek kadar genç, ama zirve dönemlerini yeterince yaşadı ve kimsenin sonsuza dek kazanamayacağını anladı.

Manchester City hâlâ istediği futbolu oynuyor. Ancak bu durumda akla şu soru geliyor: Guardiola ne zaman durması gerektiğini bilecek mi?

Guardiola anh 1

Pep, Man City'nin mirasıdır.

Pep gibiler için pes etmek sadece bir kariyer kararı değil. Bir iç savaş. Guardiola, durmak için enerji, hırs, zafer arzusu ve büyük bir egoyla hareket eden bir makineyi parçalamak zorunda. Bu özellikler, yirmi yıl boyunca Avrupa futboluna hükmetmesine yardımcı oldu, ancak aynı zamanda pes etmeyi neredeyse imkansız hale getiriyor.

Bob Paisley bunu başardı. Emekliliğini bir yıl erken açıkladı, ancak yine de 1982/83 sezonunda lig şampiyonluğunu ve Lig Kupası'nı kazandı. Liverpool da ertesi sezon Avrupa Kupası'nı kazandı. Bazıları Paisley'nin çok erken ayrıldığını söylüyor, ama en azından zafer henüz ulaşılabilirken seçimini yaptı.

Pep ayrıldıktan sonra Manchester City'nin geleceği ne olacak?

Guardiola bundan ne öğrenebilir? Neredeyse on yıldır City'de, kariyerinin hiçbir döneminde olmadığı kadar uzun bir süredir. Her şey onun etrafında dönüyor. Kulüp yapısından, transfer sistemine, antrenman felsefesinden, antrenmandaki en küçük detaylara kadar her şey. City, Guardiola'ya hizmet etmek için kurulmuş. Dünyanın hiçbir yeri böylesine mutlak bir güç sunamaz.

Ne Barselona'da ne de Bayern Münih'te. Orada, kendisinden daha büyük bir mirasın varisiydi. Manchester City'de ise miras o.

Ancak bu nedenle halef sorunu her zamankinden daha da zorlaşıyor. Kulüp geleceğe hazırlanmalı, ancak aynı zamanda büyük teknik direktörün kendi gidiş yolunu seçme hakkına sahip olduğunu da anlamalı. Guardiola her ipucu verdiğinde, yönetim halefi tartışmak zorunda kalıyor ve bu her zaman hassas bir konu.

Guardiola anh 2

Mikel Arteta bir zamanlar Pep'in doğal varisi olarak görülüyordu.

Mikel Arteta bir zamanlar doğal halef olarak görülüyordu. Ancak Arteta artık Arsenal'de bir ikon haline geldiğine göre, bu pek olası görünmüyor. Özellikle Arsenal bu sezon şampiyonluğu kazanırsa, Emirates'ten Etihad'a gitmesini hayal etmek zor.

Ve hepsinden önemlisi, Manchester City'ye karşı açılan ve hakkında 130 suçlama bulunan Premier Lig davası giderek büyüyor. Guardiola, nihai karar verilene kadar görevde kalacağını söyledi. Ancak zaman geçtikçe kendine şu soruyu soruyor olmalı: Bekleyebilir mi? Bu kadar çok çalışarak inşa ettiği imajı zedeleyen tartışmalar yaşanmadan önce, mirasını dışarıdan korumalı mı?

Guardiola, ima ettiği gibi milli takım teknik direktörlüğüne kadar yükselebilir. Ancak onun gibi bir mükemmeliyetçinin, oyuncuların kulüplerinden dönmesini beklediğini veya gücünün sınırlarına sıkıştığını hayal etmek zor. Ferguson'ın yolunu da izleyebilir: tamamen geri çekilip sessiz kalıp mirasının kendini anlatmasına izin verebilir.

Cruyff 50 yaşında kovuldu, ancak Barselona futboluna ve dünyaya bıraktığı miras ölümsüzdür. Nou Camp'tan ayrıldıktan sonra bile, nesiller boyu Barça başkanlarından tavsiye alan bir "fikir öğretmeni" olarak kaldı. Guardiola da bu yolu izleyebilir, dışarıdan biri olabilir, ancak etkisi hâlâ yayılıyor.

Guardiola'nın hikayesi aynı zamanda modern koçluğun maliyetini de hatırlatıyor. Baskı, fikstür, sosyal medya, medya, telif hakkı, ticari yükümlülükler; her şey günümüz koçlarını daha hızlı tüketiyor. Hiç kimse, bir dahi bile, bunu sonsuza dek yapamaz.

Dolayısıyla Guardiola 1.000 maça ulaştığında, soru artık "tekrar kazanacak mı?" değil, "nasıl elenecek?" oluyor. Harika bir kariyer, kazanılan şampiyonluk sayısıyla değil, sahneden nasıl inildiğiyle ölçülür. Ferguson muzaffer bir şekilde ayrıldı. Wenger ise inanamayarak ayrıldı. Cruyff ise bir çatışma sonucu elendi.

Guardiola hangi yolu seçecek?

Belki henüz hazır değil. Manchester City hâlâ güçlü, hâlâ istekli. Ancak er ya da geç ayrılsa da, kesin olan bir şey var: Pep, Etihad'dan ayrıldığında sadece bir kulüpten ayrılmayacak, aynı zamanda çağdaş futbolda büyük bir dönüm noktası olan 1.000 maçlık bir yolculuğu da tamamlayacak.

Ve eğer doğru zamanı seçemezse, her büyük koçun en çok korktuğu şeyi kaybedebilir, dünya artık ona ihtiyaç duymamaya alışmaya başladığında gidebilir.

Kaynak: https://znews.vn/da-den-luc-pep-guardiola-nghi-den-hoi-ket-post1601371.html


Yorum (0)

No data
No data

Miras

Figür

İşletme

Karabuğday çiçek mevsiminde Lo Lo Chai köyünün güzelliğine hayran kaldım

Güncel olaylar

Siyasi Sistem

Yerel

Ürün