Kalp krizi ne kadar tehlikelidir?

Miyokard enfarktüsü (kalp krizi) genellikle belirgin semptomlar göstermeden sessizce gelişir, ancak aniden ortaya çıkarsa ateroskleroza, kalp yetmezliğine ve ani ölüme yol açabilir.

Gençlerde miyokard enfarktüsü riski, stres ekokardiyografi yöntemiyle taranmaktadır.

Ho Chi Minh şehrindeki Tam Anh Genel Hastanesi Girişimsel Kardiyoloji Merkezi Direktörü Profesör Doktor Vo Thanh Nhan, bu bilgiyi vererek, kalbin kan akışından mahrum kalmasının ardından 30 dakika içinde miyokard yapısında değişiklikler ve ödem oluştuğunu ve 3 saatlik iskemi sonrasında miyokard hücrelerinin öldüğünü sözlerine ekledi. Bu noktada kalp zayıflar ve doku ve organlara yeterli kan akışını sağlayamaz hale gelir.

Akut miyokard enfarktüsü, aterosklerozdan kaynaklanır. Bu aterosklerotik plak aniden yırtılır ve plazmadaki pıhtılaşma faktörlerini aktive ederek kan damarını tıkayan ve kalbe kan akışını tamamen engelleyen bir kan pıhtısı oluşturur. Plak, vücutta sessizce, uyarı işaretleri vermeden oluşur ve böylece kan damarlarına ve kalbe zarar vererek, yavaş yavaş ateroskleroza ve miyokard enfarktüsü gibi olaylara yol açar. Profesör Nhan, "Eğer zamanında tedavi edilmezse, ölüm riski %40'tır ve bunun %20'si ilk birkaç saat içinde aritmiye bağlıdır" dedi ve hastanın hayatta kalması durumunda bile, yaygın miyokard nekrozunun kalp yetmezliğine yol açabileceğini, yaşam kalitesini etkileyebileceğini ve yaşam beklentisini azaltabileceğini ekledi.

Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) istatistiklerine göre, her yıl dünya genelinde yaklaşık 17,5 milyon insan kardiyovasküler hastalıklardan ölmekte olup, en acil durum miyokard enfarktüsü (kalp krizi) olarak karşımıza çıkmaktadır; zamanında tedavi edilmezse ölüm riski %50'ye ulaşabilmektedir. Vietnam'da ise her yıl yaklaşık 200.000 kişi kardiyovasküler hastalıklardan ölmekte olup, bunların büyük çoğunluğunu miyokard enfarktüsü oluşturmaktadır.

Profesör Nhan'a göre, miyokard enfarktüsü için geliştirilmiş acil önlemler hızlı müdahaleye olanak sağlasa da, semptomların aniden ortaya çıkması ve hastaların geç gelmesi nedeniyle tedavi zorlu olmaya devam etmektedir. Tedavi için "altın" zaman, anjina semptomlarının başlangıcından sonraki 1-2 saat veya en azından ilk 6 saattir; bu süre içinde tıkalı arter dalının yeniden açılması, kalbe kan akışının artırılması, miyokard nekrozunun, kalp yetmezliğinin ve buna bağlı aritmilerin azaltılması için müdahale gereklidir.

Miyokard enfarktüsü riski taşıyan kişilerde sol göğüs ağrısı veya sternumun arkasında ağrı gibi belirtiler görülebilir. Ağrı genellikle 20 dakikadan fazla sürer ve boyun, çene, omuzlar, sırt, sağ kol veya epigastrik bölgeye yayılabilir. Diğer belirtiler arasında çarpıntı, nefes darlığı, soğuk terleme, yorgunluk, mide bulantısı ve bilinç değişikliği yer alır. Profesör Nhan'a göre, vakaların yaklaşık yarısında hiçbir uyarı işareti yoktur ve yalnızca yüksek yoğunluklu spor antrenmanı, kontrolsüz duygular, ani veya beklenmedik durumlar veya psikolojik stres gibi aşırı efor sarf edildiğinde ortaya çıkar.

Hastaneye ulaşmadan önce doğru zamanlama ve ilk yardım, hayatta kalma şansını önemli ölçüde artırır ve hasta için uzun vadeli komplikasyonları azaltır. Yukarıda açıklananlara benzer semptomlar yaşayan hasta sakin kalmalı, tüm aktivitelerini derhal durdurmalı, oturabileceği veya yarı oturur pozisyonda uzanabileceği en yakın yeri bulmalı ve nefes darlığı ve yorgunluğu hafifletmek için giysilerini gevşetmelidir. Bu sırada yorucu aktivitelerden kaçınılmalıdır, çünkü bu kalp kasındaki hasarı kötüleştirebilir. Daha sonra hasta, 115 acil servisini derhal aramalı veya bir aile üyesinden kendisini en yakın hastaneye veya miyokard enfarktüsü için yeterli acil bakım ve müdahale imkanına sahip bir tesise götürmesini istemelidir.

Hastane öncesi acil müdahale ekibi, akut miyokard enfarktüsü geçiren bir hastaya hastaneye sevk edilmeden önce ilk yardım uygular.

Şu anda miyokard enfarktüsünün acil tedavisinde üç temel teknik bulunmaktadır: ilaç tedavisi, stentleme ve cerrahi. Stentleme imkanı bulunmayan tıp merkezlerinde, acil tedavi süresini uzatmak için trombolitik tedavi uygulanabilir. Başarılı bir müdahaleden sonra bile hastaların reçete edilen ilaçları kullanmaları, tedavi planına uymaları, altta yatan rahatsızlıkları yönetmeleri, uzun süreli takip muayenelerinden geçmeleri ve yaşam tarzı değişiklikleri yapmaları gerekmektedir.

Hanoi'deki Tam Anh Genel Hastanesi Kardiyoloji Bölümü Başkanı Doç. Dr. Nguyen Thi Bach Yen'e göre, yaklaşık 20-30 yıl önce, kardiyovasküler hastalık kaynaklı ölümlerin çoğu romatizmal kalp kapak hastalığından (romatizmal kalp hastalığı) kaynaklanıyordu. Bu hastalık grubu azalırken, modern yaşam tarzları nedeniyle aterosklerozla ilgili yeni hastalıklar ortaya çıktı. Tam Anh Genel Hastanesi sisteminin Kardiyoloji Merkezi her gün yaklaşık 10 miyokard enfarktüsü hastasını kabul ediyor. Bunların üçte biri 40 yaş üstü, aşırı kilolu veya obez, dislipidemi, hipertansiyon, diyabet, yoğun sigara kullanımı, geç saatlere kadar ayakta kalma, hareketsiz yaşam tarzı ve stresli yaşam tarzına sahip erkeklerdir.

Modern yaşam tarzına sahip gençler, egzersiz eksikliği, sağlıksız beslenme, fast food tüketimi, sigara kullanımı ve madde bağımlılığı, miyokard enfarktüsüne katkıda bulunan sessiz risk faktörleridir. Tedavi edilmemiş veya yetersiz kontrol edilen hipertansiyon, diyabet veya dislipidemiye sahip bireylerde de hastalığın gelişme riski artabilir. Ailede dislipidemi öyküsü olanlar, 55 yaşından önce miyokard enfarktüsü geçirmiş bir baba veya amcası olanlar veya 65 yaşından önce miyokard enfarktüsü geçirmiş bir annesi olanlar düzenli kardiyovasküler sağlık taramalarından geçmelidir.

LA (derlenmiş)

Kaynak: https://baohaiduong.vn/nhoi-mau-co-tim-nguy-hiem-the-nao-410378.html