Ordumuz, 80 yılı aşkın süredir devam eden savaş, inşa ve büyüme sürecinde her açıdan sürekli olarak büyüdü. Ancak bu güç yalnızca modern silah ve teçhizattan değil, aynı zamanda kuruluşundan bugüne kadar Ordumuzu doğuran, besleyen ve koruyan halktan da geliyor.

Ordumuz halktan doğdu, halk için savaştı ve halk içinde büyüdü. Ordumuzun ilk askerleri kışlalardan değil, sazdan çatılardan, bambu setlerden ve kuyulardan çıktı. Yanlarında sadece silahları ve devrimci idealleri değil, annelerinin nasihatlerini, vatan sevgilerini, düşmana duydukları nefreti ve vatan için yaşama arzularını da getirdiler. Savaşa girdiler ve kişisel şan ve şöhret için değil, her meydan, her yurttaşının huzurlu uykusu için savaştılar. Her yürüyüş adımında, her askerin her çetin mücadelesinde, her zaman asil bir ideal vardı: Halk için savaşmak, ulusun bağımsızlığı ve özgürlüğü için fedakarlık etmek.

T-54B ve T-55 tankları - modern muharebe gereksinimlerini karşılayan geliştirilmiş ve yükseltilmiş tanklar. Fotoğraf: qdnd.vn

Ordumuzun gücü yalnızca "Vatan için canını verme" azminden değil, aynı zamanda halkın gücünden, ordu ile halk arasındaki kan bağından gelir. Savaş sırasında subaylar ve askerler düşmanla savaşmak için halka güvenir, halk sayesinde. Barış zamanında ise ön saflarda yer alarak selden kaçanlara yardım eder, fırtınalardan sonra ev inşa eder, doğal afetlerden insanları kurtarır, ücra adalardaki hastaları tedavi eder, sınır bölgelerinde okuma-yazma öğretir... Ordu ile halk arasında sınır yoktur. Askerleri yurttaşlarından ayıran bir duvar yoktur. Bu sadece bir duygu değil, aynı zamanda ordumuzun gücünün de kaynağıdır.

Ordumuz modernleşme sürecinde giderek ileri teknolojiye hakim oldu, yapay zekâ, siber savaş ve birçok ileri askeri alana yaklaştı. Ancak bu değişimlerin ortasında, asker-sivil ilişkisi hâlâ bir hazine gibi korunuyor. Çünkü halkın yüreği, insan yüreğinin en sağlam kalesi, en sağlam savaş alanıdır.

Halka yakın olmayan modern bir ordu, köklerini kaybetmiş bir ordudur. Güçlü bir ordu ise halk tarafından korunan, beslenen, kollanan ve sevilen bir ordudur.

Dünyanın Vietnam Halk Ordusu'nu özel bir olgu olarak adlandırması tesadüf değil - birçok işgalciyi kendinden kat kat güçlü bir şekilde yenmiş, uyum içinde yaşayan, birlik içinde ve halka adanmış bir ordu. Bu duygu ders kitaplarıyla eğitilemez, emirlerle verilemez, ancak pratikte, halkla yıllar süren paylaşımlarla oluşturulabilir.

Son 80 yıldır, Vietnam Halk Ordusu'nun nesiller boyu kadroları ve askerleri, kan, ter ve gözyaşlarıyla tarih sayfaları yazdılar. Ama her şeyden öte, en kutsal şeyi yazdılar: Parti'ye, halka, devrimci ideale sarsılmaz bir inanç. Onlar sadece savaş meydanındaki askerler değil, aynı zamanda milletin kalbindeki samimi dostlar, evlatlardır. "Vatandaşlar" ve "yoldaşlar" kelimeleri, birbirlerine hitap etmenin basit bir yolu değil, aynı zamanda büyük bir ulusal birliğin güç kaynağıdır. Parti'nin iradesinin halkın yüreğiyle buluştuğu, Anavatan'ın sonsuza dek güçlü olduğu yer.

İleriye doğru yolculukta, dünya değişse de, savaş yeni biçimler alsa da, Vietnam Halk Ordusu için en büyük gerçek değişmeden kalacaktır: Ordumuzun gücü, halkın gücüdür. Ordumuzun en büyük savaş hedefi, halkın müreffeh, özgür ve mutlu bir yaşam sürmesidir.

Ordumuz vatan için, halkın bağımsızlığı, hürriyeti ve mutluluğu için fedakarlık yapar. Bu, Ho Amca'nın askerlerinin onuru, görevi, yaşam idealidir.

LE LONG KHANH

* İlgili haber ve makaleleri görmek için lütfen bölümü ziyaret edin.

    Kaynak: https://www.qdnd.vn/nuoi-duong-van-hoa-bo-doi-cu-ho/quan-doi-ta-manh-tu-goc-dan-vung-boi-long-dan-844321