Vikram, Hindistan Uzay Araştırma Örgütü'nün (ISRO) Chandrayaan-3 misyonunun bir iniş aracı olup, bir yörünge aracıyla birlikte çalışmaktadır.
Ay'a inişten sadece üç gün sonra, iniş aracının Yıldızlararası Sismik Aktivite (ILSA) cihazı, Ay'ın derinliklerinden gelen sarsıntılara dair net bir sinyal aldı ve ISRO bunun büyük olasılıkla bir deprem olduğunu söyledi.
Hindistan'ın uzay aracı Vikram, 23 Ağustos'ta Ay'a indi. (İllüstrasyon fotoğrafı: ISRO)
Bu keşif son derece önemlidir, çünkü NASA'nın Apollo uzay aracı 1970'lerde ilk kez Ay'da sismik aktivite belirtileri kaydettikten sonra, gök cismi daha sonraki nesil uzay araçlarının yakın takibine rağmen tamamen sessizliğe bürünmüştür.
Doğrulanırsa, Hint uzay aracının topladığı kanıtlar, yalnızca NASA'nın yaklaşık yarım asır önce yaptığı keşfi doğrulamakla kalmayacak, aynı zamanda Ay'ın yapısının çok karmaşık ve Mars'ın Phobos ve Deimos uyduları gibi homojen bir kaya olmadığı hipotezini de kanıtlayacak.
NASA'nın 2011 yılında yaptığı bir araştırma, Ay'ın Dünya'daki gibi sıvı demirden bir iç çekirdeğe ve onu çevreleyen katı demirden bir dış çekirdeğe sahip olabileceğini öne sürmüştü.
Mayıs 2023'te yapılan bir başka çalışma da bu hipotezi destekleyerek, Ay'ın erimiş mantosunun parçalarının geri kalanından ayrılıp yüzeye çıkabileceğini ve depremler yaratabileceğini öne sürdü.
Ancak şanslı Vikram'ın yeni fark ettiği depremin daha fazla doğrulanması gerekiyordu.
Bu aynı zamanda, Ay'ın henüz "ölü" bir gök cismi olmadığı, yani jeolojik olarak aktif olmaktan tamamen çıktığı yönündeki şüpheci dünya çapındaki pek çok çalışmanın argümanını destekleyen eksik parçadır.
Bu durum, bu gök cisminin bir zamanlar Dünya benzeri bir manyetizmaya, atmosfere ve hatta yaşama sahip olduğu hipotezini de destekliyor; bu da ancak yapısının en azından geçmişte jeolojik olarak aktif olabilecek kadar karmaşık olması durumunda mümkün olabilir.
(Kaynak: Lao Dong Gazetesi)
[reklam_2]
Kaynak






Yorum (0)