Dünya etrafındaki "mini uyduların" gizemli kökeni

Mini ay, Dünya'ya geçici olarak bağlı, gezegenin etrafında en az bir tur atan ve herhangi bir anda Dünya ile Ay arasındaki mesafenin yaklaşık dört katından daha yakın olan bir nesne olabilir (Fotoğraf: Getty).
Bilinen Ay'ın aksine, Dünya'nın da kısa bir süre var olan küçük, hızlı hareket eden "mini uyduları" var ve bu da onların tespitini gökbilimciler için büyük bir zorluk haline getiriyor.
Icarus dergisinde yayımlanan yeni bir araştırmaya göre, bu mini uyduların önemli bir kısmı kendi Ay'ımızdan kaynaklanıyor.
Asteroitler Ay'a çarptığında, uzaya fırlatılan parçalar Güneş Sistemi'ndeki yolculuklarına devam etmeden önce geçici olarak Dünya'nın yörüngesine düşebilir.
Bu geçici uydular genellikle sadece 1-2 metre, yani bir araba büyüklüğündedir. Küçük boyutlarına rağmen, Güneş'in yerçekimi tarafından çekilmeden önce Dünya etrafında en az bir yörüngeyi tamamlayabilirler.
Hawaii Üniversitesi'nde gökbilimci ve çalışmanın başyazarı Robert Jedicke, "Geçici ziyaretçiler gibiler," dedi. "Bir minik uydu birkaç ay varlığını sürdürebilir, sonra sanki hiç var olmamış gibi Dünya yörüngesinden kaybolabilir."
Yörünge simülasyonlarını kullanan ekip, herhangi bir anda Dünya yörüngesinde yaklaşık 6,5 mini uydu olduğunu tahmin etti. Ancak bu sayı yalnızca bir tahmindir çünkü cismin boyutu, uçuş hızı veya ilk çarpma yönü gibi birçok faktör kesin olarak belirlenemez.
Kaçamak "misafirlerden" gelen potansiyel

Aynı anda etrafında dönen birden fazla uydunun bulunduğu Dünya'nın çizimi (Fotoğraf: Wikimedia Commons).
Daha önce, mini uyduların çoğunun Mars ve Jüpiter arasındaki asteroit kuşağından kaynaklandığı düşünülüyordu. Ancak son bulgular, birçok mini uydunun Ay'dan geldiğine dair işaretler taşıdığını gösteriyor.
Tipik bir örnek, 2016 yılında keşfedilen ve milyonlarca yıl önce meydana gelen büyük bir çarpışma sonucu Ay'ın bir parçası olduğu düşünülen 469219 Kamo'oalewa asteroitidir.
Son zamanlarda 2024 PT5 adlı nesnenin, tipik bir asteroitten ziyade Ay'a daha çok benzeyen özelliklere sahip olduğu tespit edilmiş ve bu durum Ay'ın kendi geçici uydularını "ürettiği" hipotezini güçlendirmiştir.
Mini ayları tespit etmek, küçük boyutları ve son derece hızlı hareketleri nedeniyle son derece zordur. Mevcut tespit algoritmaları, özellikle gökyüzünün uzun pozlamalı görüntülerinde onları sıklıkla gözden kaçırmaktadır.
Jedicke, "Modern teknolojinin milyonlarca kilometre ötedeki nesneleri hâlâ sadece birkaç metre öteden tespit edebilmesi şaşırtıcı" dedi.
Ancak, 2020 CD3 minimoon'un yalnızca birkaç gece gözlemlenmiş olmasına rağmen başarılı bir şekilde tespit edilmesi, gelecekteki araştırmalar için umut veriyor. Kesin konumu belirlenebilirse, gökbilimciler bu özel nesne türünü daha ayrıntılı olarak takip edip inceleyebilirler.
Minimoon'lar yalnızca bilimsel öneme sahip olmakla kalmıyor, aynı zamanda gelecekte ticari fırsatlar da sunuyor. Jedicke'ye göre, insanlar uzak asteroitlere uçarken yakıt israf etmek yerine, minimoon'lardan faydalanarak Dünya'nın hemen yakınında mineral veya su madenciliği yapabilirler.
Araştırma perspektifinden bakıldığında minimoonlar, bilim insanlarının krater oluşum sürecini, Ay'dan gelen maddelerin dağılmasını ve Güneş Sistemi'nin erken dönemlerindeki çarpışma sürecini daha iyi anlamalarına yardımcı oluyor.
Jedicke, "Minimoon'lar arkeolojide kemikler gibidir. Dünya ve Ay'ın geçmişini yeniden inşa etmeye yardımcı olurlar." dedi.
Kaynak: https://dantri.com.vn/khoa-hoc/trai-dat-co-6-mat-trang-cung-luc-chung-den-tu-dau-20250714050005973.htm
Yorum (0)