Üst düzey yetkililer ve bölge uzmanları, dijital ekonomi ve halklar arası değişim olmak üzere iki önemli sütunda ASEAN-Çin iş birliğinin önemli bir gelişme aşamasına girdiğini ve bölgesel iş birliği yapısında giderek daha önemli bir rol oynadığını belirtti.
Tayland Dışişleri Bakanlığı Amerika ve Güney Pasifik Genel Müdürü Chettaphan Maksamphan, Fujian'da düzenlenen ASEAN-Çin Haftası kapsamındaki etkinliklerin aralarında yaptığı konuşmada, ASEAN ve Çin'in dijital dönüşümde önemli ilerleme kaydettiğini, özellikle de iki tarafın yatırım ve ticaret konusunda ortak bir rapor yayınlamasının ardından, dijital ayağın önümüzdeki yıla kadar temel öncelik olarak belirlendiğini belirtti.
Chettaphan Maksamphan'a göre dijital dönüşüm sadece ticaret ve yatırımla sınırlı kalmıyor, aynı zamanda sınır ötesi e-ticaret, dijital ödeme sistemleri, yapay zekâ (AI), akıllı sağlık, çevrimiçi eğitim, multimedya iletişim, dijital tarım ve tarımsal üretimde yüksek teknoloji gibi alanlara da yayılıyor.
Bunları, bölgede küçük ve orta ölçekli işletmelerin büyümesini desteklemeye, verimliliği artırmaya ve ortak bir dijital ekosistem oluşturmaya katkıda bulunmak için büyük fırsatlar olarak değerlendirdi.
Ancak Sayın Chettaphan Maksamphan, dijital ekonominin hızlı gelişiminin yapay zeka yönetimi, siber güvenlik, siber suç önleme ve çevrimiçi risk kontrolü açısından acil gereksinimler ortaya çıkardığını ve ASEAN ile Çin'in ortak bir yasal çerçeve ve standartlar oluşturmak için yakın bir şekilde koordine olmasını gerektirdiğini vurguladı.
Bölge uzmanları, dijital ekonominin yanı sıra ASEAN-Çin ilişkilerinin vazgeçilmez bir ayağının halklar arası etkileşim ve kültürel alışverişler olduğunu söylüyor.
GentaRa Enstitüsü (Endonezya) Stratejik İletişim ve Araştırma Direktörü Chen Shuling, insani alışverişlerin “güven ve istikrar sütunları” olduğunu vurguladı.
Ekonomik iş birliğinin güçlü olmasına rağmen, karmaşık tarihsel faktörler nedeniyle bölgede hâlâ belirli bir düzeyde şüphecilik bulunduğunu belirten yazar, bu nedenle halklar arası etkileşimlerin teşvik edilmesinin, algılardaki uçurumu daraltmaya, karşılıklı anlayışı güçlendirmeye, dostane ve sürdürülebilir bir iş birliği ortamı yaratmaya ve bölgenin ortak değerlerini ve kültürel çeşitliliğini vurgulamaya yardımcı olacağını belirtti.
Chen Shuling'e göre, önümüzdeki dönemde ASEAN-Çin beşeri bilimler iş birliğine iki önemli alan yön verecek. Bunlardan ilki yaratıcı endüstriler ve dijital medya. İçerik üreticilerinin yükselişi, sosyal medya platformlarının rolü, dijital kültürel ürünler (videolar, müzik, kısa filmler), kültür ve dil üzerine çevrimiçi eğitim.
Bu, ASEAN gençliğinin dijital platformlar aracılığıyla Çin kültürüyle ve Çin kültürünün de ASEAN gençliğiyle giderek daha fazla etkileşime girmesi nedeniyle özel bir öneme sahip bir alan.
İkincisi, sürdürülebilir turizm ve ekolojik ve kültürel değişimlerdir. Çin'in ASEAN ile paylaşılabilecek birçok yeşil turizm, topluluk turizmi ve ekolojik turizm modeline sahip olduğunu, Güneydoğu Asya'nın ise biyoçeşitlilik ve kültürel kimlik açısından büyük bir potansiyele sahip olduğunu söyledi. Her iki tarafın güçlü yönlerinin bir araya getirilmesinin sürdürülebilir turizm gelişimini destekleyeceğini, yeşil turizm rotaları oluşturacağını ve halklar arası etkileşimlerin kalitesini artıracağını belirtti.
Uzmanlara göre, dijital dönüşüm, insani değişim ve sürdürülebilir kalkınmanın birleşimi, ASEAN-Çin ilişkilerinin 2045 bölgesel vizyonu doğrultusunda daha istikrarlı, kapsayıcı ve kapsamlı bir şekilde gelişmesinin önemli unsurları olacak.
Önümüzdeki yıl özellikle yapay zekâ, yeşil turizm, gençlik değişimi, medya bağlantısı ve dijital inovasyon alanlarında yeni iş birliği programlarının tanıtılmaya devam etmesi bekleniyor.
Kaynak: https://www.vietnamplus.vn/asean-trung-quoc-day-manh-hop-tac-kinh-te-so-va-giao-luu-nhan-van-post1077901.vnp






Yorum (0)