Taylandlı operatörler Dtac ve True, Mart ayı başında True Corporation'ı (TC) oluşturmak üzere birleşmelerini tamamladı. Anlaşmaya göre TC, TrueMove H'den 33,8 milyon, Dtac'den ise 21,2 milyon aboneye sahip olacak ve 2026 yılına kadar Tayland nüfusunun %98'ine 5G kapsama alanı sağlamayı hedefliyor.
Diğer birçok telekomünikasyon şirketi gibi TC de verilerden değer elde etmenin yollarını arıyor; bunların arasında verileri kurumsal bir hizmet olarak nasıl paraya dönüştürebileceği de yer alıyor.
Telekom müşterileri, web sitesi kullanımı, aramalar, SMS'ler, ödemeler ve konum takibinden büyük miktarda veri üretiyor. Ancak sektör, bu muazzam miktardaki verinin sömürülmesini hâlâ "riskli" olarak görüyor.
En büyük endişelerden biri operatör itibarı. True Digital'ın analitik ve yapay zeka direktörü Pedro Uria-Recio, "Telekom operatörleri açıkça temel faaliyetlerini riske atmak istemiyor," dedi.
Ancak şirketler reklam, kredi ve sigorta gibi alanlarda kullanılmak üzere doğru veri yönetim mekanizmalarına sahip oldukları ve bunları kurumsal müşteri veri tabanlarına ekledikleri sürece, bu faaliyet çok rahatlıkla yeni bir kâr yolu haline gelebilir.
Pazarlama reklamcılığı
Uria-Recio, artık müşteri verilerini paraya çevirmenin birincil yolu haline gelen reklamcılık söz konusu olduğunda, "telefon şirketleri birçok yönden fırsatı kaçırdı," diye itiraf etti. Ancak, Orange, Vodafone, Telefonica ve Deutsche Telekom arasında yakın zamanda kurulan ve abonelerin telefon numaralarından elde edilen reklam kimliklerini kullanarak pazarlama ve reklam amaçlı verileri paraya çevirmeyi hedefleyen ortak girişim de dahil olmak üzere yeni fırsatlara dikkat çekti.
Telekom şirketlerinin verileri, müşterilerine dair dört ana kategoriye ayrılabilen eksiksiz bir görünüm sunar: demografik özellikler, coğrafya, ilgi alanları ve davranışlar. Ancak, sürdürülebilir bir iş modeli haline gelmek için operatörlerin çok daha fazla veriye ihtiyacı olacak.
Kredi notu
Uria-Recio, "Bir telekomünikasyon şirketi olarak, özellikle nüfusun bankacılık hizmetlerinin yoğun olmadığı ülkelerde, kredilerin defter değerinin bir kısmını alabilirsiniz," dedi. "Kredi verenler, müşteriye ulaşmak için operatörün kredi notuna ihtiyaç duyabilir."
Telekom şirketleri, müşterilerinin ön ödemeli veya faturalı hizmet kullanıp kullanmadığına bağlı olarak kredi notu belirlemek için ödeme sistemlerini kullanabilirler. Örneğin, TC, harici bir iş ortağıyla iş birliği yaparak şirketin mobil cüzdanı aracılığıyla kredi sunmaktadır.
Verilerin "zenginleştirilmesi"
Veri zenginleştirme, şirketlerin daha önce "çerezler" yoluyla topladıkları müşteri bilgilerine erişmesini sağlıyor. Uria-Recio, bunu gelişmekte olan bir alan olarak nitelendirdi ve telekomünikasyon şirketlerinin veri gizliliği kuralları ve düzenlemelerine uygun bir şekilde veri paylaşmanın yollarını bulması gerekeceğini söyledi.
Kişisel olarak tanımlanabilir verilerin paylaşılmasını önlemek için, telekomünikasyon şirketleri farklı konumlardaki kullanıcı sayılarının gerçek zamanlı bir haritasını oluşturabilir ve bunu dış mekan pazarlama ortaklarıyla paylaşabilir. Diğer bir seçenek ise, veri kullanan şirketlerin, kullanıcılardan tanımlanabilir bilgileri paylaşmaları istendiğinde her seferinde açık rıza almalarını sağlamaktır.
Örneğin, bir pazarlama kampanyası yürüten bir perakendeci, müşterilerinden bir kupon karşılığında telefon numaralarını ekleyerek telekom operatöründen bilgi paylaşmalarını isteyebilir.
Bir diğer yaklaşım ise, telekomünikasyon şirketi ve üçüncü tarafın verileri şifreli bir sunucuda birbirlerine ifşa etmeden birleştirmelerine olanak sağlamaktır. Böylece, verilere erişen yönetici bile, veriler şifreli olduğu ve diğer şirketlerin verileriyle karıştırıldığı için verileri tanımlayamaz.
Uria-Recio, "Henüz erken, ancak şirketler verileri gizlilik düzenlemelerine uygun şekilde paylaşabilir ve bu kaynağı değerlendirebilirse, bir veri ekonomisi yaratılabilir" dedi.
(Inform'a göre)
[reklam_2]
Kaynak
Yorum (0)