Ortadoğu medyası, 10 Haziran'da, bu yılın mayıs ayında Umman'da yapılan dolaylı müzakereler sırasında, ABD yetkililerinin, İran'ın uranyumu yüzde 90 saflıkta zenginleştirmesi halinde sert bir yanıt verileceği uyarısında bulunduğunu bildirdi.
| İran'ın kuzeyindeki Kum kentindeki Fordow nükleer tesisinin içi. (Kaynak: AFP) |
ABD Orta Doğu Koordinatörü Brett McGurk, 8 Mayıs'ta Umman'a giderek ev sahibi yetkililerle Beyaz Saray'ın Tahran'ın nükleer programına yönelik olası yanıtlarını görüştü.
Aynı dönemde İran'ın baş nükleer müzakerecisi Ali Bagheri Kan da ülkesinin müzakere heyetiyle birlikte Umman'a gitti ancak ABD yetkilileriyle doğrudan temas kurmadı.
İki heyet ayrı yerlerde bulunuyordu ve Ummanlı yetkililer aracılığıyla birbirleriyle iletişim kuruyorlardı.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA), İran'ın şu anda %60 saflıkta zenginleştirilmiş 114,1 kg uranyuma sahip olduğunu tahmin ediyor. Bu, nükleer silah sınıfına (%90 saflıkta) çok yakın.
ABD'li yetkililer, İran heyetine dolaylı yoldan, Tahran'ın nükleer silah için gereken uranyum zenginleştirme oranının yüzde 90'a ulaşması halinde Washington'un sert tepki vereceği mesajını iletti.
ABD, 8 Haziran'da İran ile yeni bir nükleer anlaşma üzerinde ilerleme kaydettiği iddialarını yalanladı. Bu arada, ABD Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü, Washington'un İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerini yakından izlediğini ve bölgedeki durumu yatıştırmak için ABD müttefikleriyle yakın işbirliği içinde çalıştığını söyledi.
İran, ABD Başkanı Donald Trump'ın 2015 yılında İran ile P5+1 grubu (İngiltere, ABD, Rusya, Fransa, Çin ve Almanya) arasında imzalanan Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) olarak bilinen nükleer anlaşmadan çekilmesinin ve yaptırımları yeniden yürürlüğe koymasının ardından 2019 yılında nükleer faaliyetlerini artırmaya başladı.
İran, uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin yaptırımlara karşı Aralık 2020'de İran Parlamentosu tarafından çıkarılan bir yasaya uygun olduğunu her zaman savunmuştur.
“Stratejik Eylem Planı” adı verilen yasa, İran İslam Cumhuriyeti’nin, IAEA’nın izleme faaliyetlerini azaltma ve nükleer geliştirme faaliyetlerini JCPOA’nın belirlediği sınırların ötesine taşıma yönünde adımlar atmasına olanak tanıyor.
[reklam_2]
Kaynak






Yorum (0)