Filistin ve Mısır, İsrail'in aşırılıkçıların şiddetini önlemeye çalıştığı Kudüs'teki bayrak çekme törenini eleştirdi.
| İsrail polisi, Kudüs'teki Yahudi Devleti Bayrağı Geçit Töreni'nde aşırılıkçıların şiddetini önlüyor. (Kaynak: AP) |
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilerin 18 Mayıs'ta ulusal bayrak geçit törenine karşı şiddetli bir protesto düzenlediğini açıkladı. Birçok Arap, güvenlik çitine patlayıcı attı. Ancak açıklamada, hiçbir İsrail askerinin yaralanmadığı belirtildi.
Kısa süre sonra İsrail ordusu, bu isyanları bastırmak için gerçek mühimmat, göz yaşartıcı gaz ve diğer araçlar kullandı ve çok sayıda Filistinli yaralandı.
İsrail bayrağı geçit töreni, Yahudi devletinin 1967 Altı Gün Savaşı'ndan sonra Kudüs'ü kontrol altına aldığı gün olan Kudüs Günü'nü anmak için düzenlendi.
İsrail, daha önce Filistinlilere yönelik saldırılar ve "Araplara ölüm" sloganlarıyla anılan bayrak geçit törenlerinin ardından şiddeti önlemek için yoğun güvenlik önlemleri aldı.
* Filistin Yönetimi (FY), aynı öğleden sonra, İsrail'in ulusal bayrak yürüyüşü de dahil olmak üzere Kudüs Günü'nü kutlama faaliyetlerini sert bir şekilde eleştirdi. Bunu, İsrail'in şehir üzerindeki egemenliğini göstermeye yönelik "çaresiz bir girişim" olarak değerlendirdi.
Filistin Yönetimi Başbakanı Muhammed Ştayeh, geçit töreninin "kışkırtıcı ve gülünç" olduğunu ve İsrail'in "Kudüs hakkında yalanlar yayma" çabalarının bir parçası olduğunu söyledi.
Bu arada Filistin Dışişleri Bakanlığı, İsrail'i Kudüs'ün demografik yapısını, hukuki statüsünü ve tarihi statüsünü değiştirmeye çalışmakla suçladı.
* Mısır Dışişleri Bakanlığı, 18 Mayıs'ta, o sabah İsrail bayrağı yürüyüşü sırasında bazı İsrailli yetkililerin, milletvekillerinin ve Yahudi yerleşimcilerin Doğu Kudüs'teki Mescid-i Aksa'ya girmesini eleştirmişti.
Bakanlık, bu tür sorumsuz provokasyonların işgal altındaki topraklarda gerginliği artırdığını ve hayal kırıklıklarını daha da derinleştirdiğini belirtti.
Mısır, Kudüs'teki tarihi ve hukuki statükonun korunmasını destekleme konusundaki kararlı duruşunu yineledi ve Mescid-i Aksa'nın salt İslami bir kutsal mekan olduğunu vurguladı. Kahire ayrıca, Doğu Kudüs'ün, Haziran 1967'den bu yana İsrail tarafından yasadışı olarak işgal edilen Filistin topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu vurguladı.
Mısır, bu işgalin, İsrail'in Filistin topraklarını ilhakını tanımayan uluslararası hukuk ve uluslararası toplum kararlarını ihlal ettiğini ileri sürüyor.
Kahire, 4 Haziran 1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin kurulmasını öngören iki devletli çözüm çağrısında bulunuyor.
[reklam_2]
Kaynak






Yorum (0)