Taslak kanunun hazırlanması, incelenmesi ve incelenmesi sürecinde, yatırımcılar için yeterince güçlü, yeterince şeffaf, yeterince uzmanlaşmış ve daha da önemlisi yeterince güvenilir bir yargı kurumu olmadan modern bir uluslararası finans merkezinin olamayacağı konusunda birçok görüş birliğine varılmıştır. Dolayısıyla, "standartların ötesinde" bir kurum kaçınılmaz bir gerekliliktir.
Aslında, ihtisas mahkemesi kurma politikası Politbüro'nun direktif belgelerinde açıkça tanımlanmış ve Ulusal Meclis'in Vietnam'daki uluslararası finans merkezi hakkındaki 222/2025/QH15 sayılı Kararı'nda somutlaştırılmıştır. Gözden geçirilmiş Halk Mahkemeleri Teşkilatı Kanunu da, "ihtisas mahkemelerini" yargı sisteminin bir parçası olarak belirleyerek "öncülük etmiştir". Geriye kalan mesele, bu mahkemenin tam olarak nasıl işleyeceğidir.
Londra'dan Singapur'a, Dubai'den Abu Dabi'ye kadar tüm önde gelen finans merkezlerinin ayrı ve uzmanlaşmış bir yargı sistemine sahip olması tesadüf değildir. Her birinin kendine özgü bir örgütlenmesi olsa da ortak bir noktaları vardır: uzmanlaşmış prosedürler, yüksek nitelikli hâkimler, esnek yargı dili ve güçlü yargı bağımsızlığı.
Böylesine üstün bir yargı mekanizmasına sahip olmayan bir finans merkezinin bölgede rekabet gücü yüksek bir destinasyon haline gelmesi zor olacaktır. Elbette, Vietnam'da hiçbir zaman uluslararası bir finans merkezi olmadı, bu nedenle birçok farklı görüşün bir araya geldiği sorunların yaşanması kaçınılmazdır.
Örneğin, yabancı bilirkişiler hâkim olarak atanmalı mı, yoksa sadece yerli personel mi kullanılmalı? Mali uyuşmazlıklar oldukça teknik olup, uluslararası deneyim ve kesin bir yargılama dili gerektirir; Vietnam'daki hâkimlerin yargılamada İngilizce dil yeterliliği ise henüz tam olarak gereklilikleri karşılamamaktadır.
Ancak, yabancı hâkimlerin kullanılmasının yargı egemenliğini etkileyebileceği yönünde endişeler bulunmaktadır. Bu nedenle, hâkimlerin atanması, görevden alınması ve disiplin altına alınmasına ilişkin kriterler çok açık olmalı ve Vietnam yasalarına uygun olmalı, nihai karar yetkisi ise Cumhurbaşkanı'na ait olmalıdır.
Bu ihtisas mahkemesinin yargı yetkisi de dikkatlice değerlendirilmesi gereken bir konudur. İhtisas mahkemesi sadece yatırım ve ticari uyuşmazlıklara mı bakacak, yoksa bugün dünyanın dört bir yanındaki büyük finans merkezlerinde olduğu gibi idari, iş hukuku ve iflas davalarına mı bakacak? Personele baskı yapmaktan ve yargılama kalitesini düşürmekten kaçınmak için daha temkinli bir çözüm, uygun bir yol haritası tasarlamak, yetki alanını kademeli olarak genişletmek ve nicelikten ziyade çözüm niteliğine öncelik vermek olabilir.
Taslaktaki, mevcut usul modeline kıyasla oldukça yeni bir diğer husus ise, savcılığın ihtisas mahkemelerindeki kovuşturma faaliyetlerine katılmamasıdır. Bu model, uluslararası uygulamaya benzer şekilde, yabancı hâkim korkusunu ortadan kaldırarak esnek usul usulleri sağlamaktadır. Bu durum, yetki kontrolünde bir boşluk yaratır mı?
Umuyoruz ki, 10. Ulusal Meclis döneminin kalan acil çalışma günlerinde, tüm bu yeni ve zorlu konular yasa koyucular tarafından dikkatle incelenmeye ve değerlendirilmeye devam edilir; böylece, uluslararası bir finans merkezi için adil, hızlı ve küresel standartlara uygun bir şekilde hukukun uygulanmasının temelini oluşturan mümkün olan en iyi yasaya sahip olabiliriz.
Kaynak: https://www.sggp.org.vn/toa-an-chuyen-biet-can-mot-thiet-che-tu-phap-vuot-chuan-post825451.html






Yorum (0)