Ho Chi Minh Kenti Uluslararası Turizm Fuarı 2025 (ITE) kapsamında 5 Eylül'de düzenlenen "Turizm gelişiminde temiz enerji" konulu tartışmada acil bir konu gündeme geldi: Enerji dönüşümü artık bir seçenek değil, Vietnam turizm sektörünün uluslararası alanda hayatta kalması ve rekabet gücü için zorunlu bir anahtar.
Araştırmalara göre, küresel turizm sektörü şu anda toplam sera gazı emisyonlarının %8-9'unu oluşturuyor. Ancak, enerji dönüşümüne odaklanarak sürdürülebilir önlemler alınırsa, sektörün emisyonları %40 oranında azaltma potansiyeli de bulunuyor. Enerji tüketiminin büyük kısmı ulaşımdan ve tatil köyleri ile otellerin işletmesinden kaynaklanıyor.
Wifi Talents'ın araştırması, 30 yaşın altındaki genç gezginlerin %74'ünün seyahatlerini planlarken sürdürülebilirliğe öncelik verdiğini gösteriyor. Zipdo, gezginlerin %80'inden fazlasının çevre dostu destinasyonları tercih etmek istediğini ve %55-66'sının sürdürülebilir seçenekler için daha fazla ödeme yapmaya istekli olduğunu derledi. Küresel ekoturizm pazarının yılda 300 milyar ABD dolarına ulaşması bekleniyor. Bu baskı, tüketicilerin kendisinden kaynaklanıyor.
Seminerde konuşan Ho Chi Minh City Turizm Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Nguyen Thi Thu Ha, bunun birimin sürdürülebilir turizmi teşvik etme yolculuğunu genişleten bir etkinlik olduğunu vurguladı. Etkinlikte Ulusal Turizm İdaresi, Ho Chi Minh City Turizm Departmanı, dernekler ve Vietnam'daki bir dizi önde gelen seyahat ve tatil köyü işletmesinden temsilciler bir araya geldi.

İklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkelerden biri olan Vietnam, COP26'da güçlü taahhütlerde bulunmuştur. 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşma hedefi ve 2022'de imzalanan Adil Enerji Geçiş Ortaklığı (JETP), turizm de dahil olmak üzere tüm sektörlerde temiz enerji geçişine güçlü bir ivme kazandırmaktadır.
Aslında birçok işletme sessizce harekete geçerek şebeke elektriği yerine tamamen güneş enerjisi kullanmaya başladı ve bu da ekonomik verimliliği açıkça ortaya koydu: Otellerdeki akıllı enerji yönetim sistemleri enerji tüketimini %25 oranında azaltabilir. Yeşil binalar, işletme maliyetlerini %20 oranında azaltmaya yardımcı olur. Yeşil sertifikalı bir otel, geleneksel bir otele göre genellikle %20-30 daha az enerji kullanır.
Ancak bu sürdürülebilir kalkınma dalgası, forumda önemli bir tartışmayı da beraberinde getiriyor: Güneş panelleri, rüzgâr türbinleri üretimi veya bunlardan kaynaklanan atıkların arıtılması çevre ve toplum üzerinde baskı ve zarar yaratıyor mu? Yenilenebilir enerji için hammadde kullanımı adaleti ve insanlığı güvence altına alıyor mu? Sürdürülebilir kalkınma, yalnızca enerji kaynaklarının yerini almakla kalmayıp aynı zamanda yeşil teknolojilerin yaşam döngüsünü ve genel etkilerini de hesaba katan kapsamlı bir yolculuk olmalıdır. Olası sonuçlara hızla yanıt verebilmek için şimdi senkronize çözümlere ihtiyaç var.

Tartışmanın sonunda, temiz enerji uygulamasının, enerji tasarrufunun ve yeşil standartların gözetilmesinin kaçınılmaz bir yol olduğu vurgulandı. Bu, yalnızca çevreyi korumakla kalmaz, aynı zamanda marka değerini de artırır, işletme maliyetlerini düşürür ve modern turistleri çeker. Ancak, bu yolculuğun gerçekten tamamlanması için turizm sektörünün ekonomik faydalar, çevre ve sosyal sorumluluk arasında en kapsamlı dengeyi kuran akıllı bir yol haritasına ihtiyacı var.
Kaynak: https://www.vietnamplus.vn/du-lich-xanh-ap-luc-chuyen-doi-nang-luong-sach-tu-cam-ket-cop26-va-xu-huong-toan-cau-post1060129.vnp
Yorum (0)