Nitekim, 2025 yılının ilk 8 ayında ülkemiz uluslararası yatırımcılar için önemli bir cazibe merkezi olmaya devam etti. Toplam doğrudan yabancı yatırım sermayesi, geçen yılın aynı dönemine göre %8,8 artarak 15,4 milyar ABD dolarına ulaştı. Bu, büyük şirketlerin kararlı planlarını ciddiyetle uygulamaya devam ettiğinin önemli bir göstergesi.
Samsung tipik bir örnek. Bu yıl, Vietnam'a ilk yatırımını yapmasının üzerinden tam 30 yıl geçti ve Samsung, Bac Ninh ve Thai Nguyen fabrikalarından 2 milyar cep telefonu sevkiyatı yapma hedefine ulaştı. Samsung Electronics'in yanı sıra, Samsung Display, Samsung Electromechanics gibi bu grubun diğer tüzel kişilikleri de Vietnam'daki yatırımlarını artırıyor ve artırmaya devam edecek.
Bac Ninh ayrıca Goertek'in sermayesini 130 milyon ABD doları (toplam 540 milyon ABD doları) daha artırdığını ve Luxshare'in 300 milyon ABD doları değerindeki akıllı telefon üretim projesini hayata geçirdiğini duyurdu. Tay Ninh ayrıca, Polyester elyaf ve endüstriyel kumaş üretimini genişletmek için Hailide'den 200 milyon ABD doları ek sermaye akışı aldı.
Dışişleri Bakanlığı Ekonomi Diplomasisi Dairesi tarafından Deloitte Vietnam iş birliğiyle hazırlanıp yayınlanan Vietnam'da İş Yapma 2025-2026 adlı yayına göre, Vietnam'ın temel avantajları şunlardır: istikrarlı büyüme hızı, stratejik coğrafi konum, giderek daha eksiksiz hale gelen altyapı, büyük nüfus, dinamik tüketici pazarı ve geniş bir serbest ticaret anlaşmaları (STA) ağı. Bu, Vietnam'ın uzun vadede çekiciliğini koruması için sağlam bir temel oluşturmaktadır.
Doğrudan yabancı yatırım çekmede etkileyici sonuçlara rağmen, Vietnam Uluslararası Finans Merkezi İnşaatı Danışma Kurulu Başkan Yardımcısı Sayın Richard D. McClellan, doğrudan yabancı yatırım çekme rekabetinin giderek daha da kızışacağını açıkça belirtti. Vietnam, avantajını korumak için stratejisini yeniden konumlandırmalı, yatırım ortamını iyileştirmeli ve işletmelere pratik destek sağlamalıdır.
Finans ve yatırım uzmanlarına göre, küresel vergi matrahı erozyonuna karşı düzenlemeler kapsamında ek kurumlar vergisi uygulanması bağlamında, işletmeler altyapı maliyetleri, araştırma ve geliştirme, insan kaynakları eğitimi ve teknolojik inovasyon gibi doğrudan nakit akışı destek yöntemlerine daha fazla ilgi gösterme eğiliminde olacaklardır. Bunlar, hem uluslararası uygulamalarla uyumlu hem de küresel asgari vergiden, vergi muafiyeti ve indirimi gibi "geleneksel" teşvik mekanizmasına göre daha az etkilenen çözümlerdir.
ABD gümrük vergisi politikası, bölgeye doğrudan yabancı yatırım çekme yarışında ülkenin cesaretinin bir "sınavı" olarak değerlendirilebilir. Bu alanda öne çıkmak için ülkemizin kendini düşük maliyetli bir fabrika olarak değil, bir inovasyon ve stratejik bağlantı merkezi olarak yeniden konumlandırması gerekiyor. Bu yönelimin üç temel unsuru, istikrarlı elektrik planlaması, şeffaf bir yasal çerçeve ve veri güvenliğidir.
Yüksek teknolojili tarım ve gıda işleme sektörlerinde vergi zorlukları maliyetleri artırabilir, ancak organik tarım ürünleri, özel kahve ve yüksek kaliteli işlenmiş gıdalar gibi niş segmentler, ABD pazarında bile büyük fırsatlar sunmaktadır. Ön koşullar; izlenebilirlik, sürdürülebilirlik sertifikası ve menşe markadır.
Fırsatları sürdürülebilir avantajlara dönüştürmek için ülkemizin hem doğrudan yabancı yatırım çekmede hem de ihracat pazarlarını genişletmede pasif bir konumdan proaktif bir konuma geçmesi gerekiyor. Birçok potansiyel değişkenin söz konusu olduğu küresel vergi politikaları bağlamında, iç kaynakları hızla adapte edip geliştirme becerisi, Vietnam'ın yalnızca doğrudan yabancı yatırım sermaye akışlarını sürdürmesine değil, aynı zamanda küresel tedarik zincirindeki konumunu güçlendirmesine de yardımcı olacak bir "kalkan" olacaktır.
Kaynak: https://www.sggp.org.vn/phep-thu-trong-thu-hut-fdi-post814556.html
Yorum (0)