
X-ışınları, neredeyse herkesin bir yaralanma olduğunda veya kırık bir kemiğimiz olup olmadığını kontrol etmek için kullandığı çok yaygın bir yöntemdir. Peki, evrenin "kırık bir kemiği" ve Samanyolu Galaksisi'nin X-ışınları olduğunda nasıl görüneceğini hiç merak ettiniz mi? Ya da böyle bir şey mümkün mü?

NASA'nın Chandra X-ışını Gözlemevi yakın zamanda kırık bir "kemik" olduğunu ortaya çıkaran bir tarama gerçekleştirdi. Space.com'a göre, X-ışını görüntüsünde görülen kemik benzeri yapı, Güney Afrika'daki MeerKAT radyo dizisi ve New Mexico'daki Ulusal Bilim Vakfı'nın Çok Büyük Dizisi tarafından toplanan radyo verilerinden alındı.

Uçsuz bucaksız bir gölde, su kristalleri arasındaki kesişimler çatlaklar oluşturur. Uzayda ise, uzay-zamandaki çatlaklar kozmik lifler oluşturur. Bu liflerin bulunması, evrenin yasalarını açıklamak için mevcut fiziksel modellerin daha da geliştirilmesi gerektiğini doğrulamaya yardımcı olabilir.

Bu kozmik iplikçiklerden birine "Kozmik Yılan" adı verildi. Radyo teleskop gözlemleri, yapının iki noktadan "kırıldığını" gösterdi. Yüzlerce ışık yılı uzunluğundaki Yılan, üzerinde muazzam bir kuvvetin etki ettiğini gösteren büyük kıvrımlara sahip.

Kırığın nedenine gelince (çatlakların kırılması) Chandra X-ışınlarından elde edilen verilere göre, galaktik merkez filamenti olarak da bilinen çatlak, bir pulsarın çarpması sonucu oluşmuştur.

Pulsar, düzenli aralıklarla sürekli radyasyon yayan dönen bir nötron yıldızıdır. Space.com'da ortaya çıktığı üzere, bilim insanları, çarpışma sırasında pulsarın hızının saatte bir ila iki milyon mil arasında olacağından oldukça şüpheliler.

Galaktik Merkez İplikçik nedir? Samanyolu kesinlikle kemiklerden oluşmaz. Ancak gerçek kemiklere benzeyen şey, Samanyolu'nun tam merkezinde, radyo dalgalarının manyetik alanlarla iç içe geçmesiyle oluşan yapıların birleşimi olan Galaktik Merkez İplikçiktir.

Bilim insanları ne keşfetti ? Space.com'a göre bu, şimdiye kadar keşfedilen en parlak ve en uzun galaktik merkez filamentlerinden biri. Filamentler 26.000 ışık yılı genişliğinde ve 230 ışık yılı uzunluğunda. Filamentin adı G359.13142-0.20005.

Çarpışma, çarpışmanın gerçekleştiği bir "ana düğüm" ve şok dalgaları ile bozulmuş manyetik alanların dalgalanma etkilerinden oluşan bir "ikincil düğüm" oluşturdu. Elektronlar ve pozitronlar (elektronların antiparçacıkları) son derece yüksek enerjilere hızlandırıldı ve teleskoplar tarafından tespit edilen güçlü radyo ve X-ışını sinyallerini üreten de bu parçacıklardı.

Bilim insanları, nötron yıldızlarıyla çarpışmanın filamanın manyetik alanını yok ederek bir çatlağa yol açacağına inanıyor. Space.com'un haberine göre, bilim insanları çatlağın kendi kendine iyileşmesini umuyor.

İlk bulgular heyecan verici olsa da bilim insanları, sinyalin ve "Kozmik Yılan"ın bozulmasının nedenini kesin olarak belirlemek için daha fazla gözlem yapılması gerektiğini söylüyor. ALMA, VLA ve James Webb Uzay Teleskobu gibi gözlemevleri, yapının düğümlerinin malzeme bileşimini, dinamiklerini ve enerji spektrumunu daha ayrıntılı incelemek için kullanılabilir.
Source: https://khoahocdoisong.vn/quet-nhanh-vu-tru-nasa-giat-minh-thay-khuc-xuong-bi-gay-giua-ngan-ha-post1541316.html






Yorum (0)