Arazi Kullanım Hakları ve Araziye Bağlı Varlıkların Mülkiyet Belgesi (tapu senedi) başvurusunda bulunurken, arazi kullanım ücreti ödeme yükümlülüğü herkes için otomatik olarak doğmaz. 2024 Arazi Kanunu'na göre, bu mali yükümlülüğün belirlenmesi, arazinin menşei, yasal belgeler ve kişilerin fiili arazi kullanım durumuna bağlı bir mekanizmaya dayanmaktadır.
Arazi kullanım ücretlerinin gerekli olmadığı durumlar
En öncelikli grup, araziyi istikrarlı bir şekilde kullanan ve 15 Ekim 1993'ten önce verilmiş geçerli arazi kullanım hakları belgelerine sahip hane halkları ve bireylerdir. Bu kişilere, arazi kullanım ücreti ödemeden arazi kullanım sertifikaları verilecektir.
Bu düzenleme, tarihi kullanıma ve yasal belgelere dayalı arazi kullanım haklarını yasallaştırmayı amaçlamaktadır. Aynı zamanda, bu politika, önceki dönemlerden kaynaklanan açık yasal dayanağı olan arazi parselleriyle ilgili olarak insanların üzerindeki mali yükü hafifletmeye yardımcı olmaktadır.

Mevcut belgeleri olmayan araziler için tapu tescil belgesi düzenlemek.
2024 Arazi Kanunu ayrıca, 138. maddede belirtilen şartları yerine getirmeleri halinde, halihazırda belgesiz olarak arazi kullananlara arazi kullanım sertifikası verilmesi mekanizmasını da genişletmektedir. Belirli zaman çizelgeleri aşağıdaki gibidir:
- 15 Ekim 1993'ten önce.
- 15 Ekim 1993'ten 1 Temmuz 2004'e kadar.
- 1 Temmuz 2004'ten 1 Temmuz 2014'e kadar.
Bu durumlarda genel şart, arazinin istikrarlı bir şekilde kullanılıyor olması, belediye düzeyindeki Halk Komitesi tarafından ihtilaflardan arınmış olduğunun teyit edilmesi ve yerel arazi kullanım planına uygun olmasıdır. Ancak bu düzenleme, yetkili makam olmadan yapılan arazi tahsislerini kapsam dışı bırakmaktadır.
Mali yükümlülüklerin belirlenme zamanı
Arazi mülkiyet belgesi almak, kişilerin hemen arazi kullanım ücreti ödemesi gerektiği anlamına gelmez. Mali yükümlülükler ancak yetkililerin ücretleri hesaplamak için yeterli yasal dayanağa sahip olması ve vergi dairesinin resmi bir ödeme bildirimi yayınlaması durumunda ortaya çıkar. Tanınan arazinin menşei ve alanına bağlı olarak, kişilerin herhangi bir ödeme yapmadan belge aldığı veya mali yükümlülüklerini eş zamanlı olarak yerine getirmesi gereken durumlar vardır.
Özellikle, arazi kullanıcılarının vergi makamlarından bildirim aldıktan sonra yükümlülüklerini yerine getirmekte gecikmeleri durumunda, Vergi İdaresi Kanunu hükümlerine göre gecikme cezaları hesaplanacaktır. 125 sayılı Kararnameye göre, mevcut gecikme cezası, bildirim süresinin bitiminden hemen sonraki günden itibaren, tutarın tamamı devlet bütçesine yatırılana kadar geçen her gün için ödenmemiş tutarın %0,05'idir.
Kaynak: https://baolamdong.vn/quy-dinh-nop-tien-su-dung-dat-khi-lam-so-do-theo-luat-dat-dai-2024-411632.html






Yorum (0)