Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Önlenmesi Komitesi (CEDAW) tarafından açıklanan sonuç bildirgesinde, Japonya Hükümeti ve Parlamentosu'nun bu durumu ciddi biçimde ele alıp çözüm bulması istendi.
| Bir anne, çocuğunu Japonya'nın Tokyo sokaklarında kreşe ve işe götürüyor. (Kaynak: japantimes) |
Japonya, çiftlerin aynı soyadını paylaşmasını zorunlu kılan tek ülke olarak kabul ediliyor ve çiftlerin %95'i kocalarının soyadını almayı tercih ediyor. Bu arada, BM Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi, eşlerin soyadlarını seçerken eşit haklara sahip olmalarını şart koşuyor.
Birleşmiş Milletler, 2003 yılından bu yana Japonya'dan bu konuda seçim yapmalarına izin vermesini istiyor ve bu konu dördüncü kez gündeme geliyor. Japonya'nın Medeni Kanunu ve diğer yasaları değiştirilmediği için CEDAW, Sözleşme'nin Japonya tarafından göz ardı edildiği sonucuna varıyor.
Komitenin raporu, Japonya parlamentosunda kadın temsilinin eksikliğiyle ilgili endişeleri de dile getirdi. Geçtiğimiz ay yapılan alt meclis seçimlerinde 73 kadın milletvekili seçildi ve bu, %15,7'lik yeni bir rekora işaret ediyor. Ancak Japonya nüfusunun yarısının kadın olduğu düşünüldüğünde, bu oran hâlâ orantısız.
Raporda üreme sağlığı ve haklarıyla ilgili önlemlere de vurgu yapıldı. BM, Japonya'yı acil kontrasepsiyonun kadınlar için daha erişilebilir hale getirilmesi ve kürtaj için kocanın onayının alınması zorunluluğunun kaldırılması çağrısında bulundu.
CEDAW ayrıca, Japon İmparatorluk Tahtı'na veraset hakkını şu anda yalnızca erkek torunlarla sınırlayan İmparatorluk Sarayı Yasası'nı da ele almaktadır. CEDAW, yasanın Sözleşme ilkeleriyle uyumlu hale getirilmesi için değiştirilmesini talep etmektedir.
[reklam_2]
Source: https://baoquocte.vn/lien-hop-quoc-keu-goi-nhat-ban-sua-doi-luat-de-phu-hop-cong-uoc-ve-doi-xu-voi-phu-nu-293177.html






Yorum (0)