Ancak şimdi, iki taraf arasındaki ilişkiler on yıllardır en kötü dönemini yaşarken, ABD hükümeti içinde, bu yıl sonunda sona ermesi planlanan ABD-Çin Bilim ve Teknoloji Anlaşması'nın (STA) uzatılıp uzatılmayacağı konusunda hararetli bir tartışma yaşanıyor.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın beş yıl aradan sonra Çin'e yaptığı ilk ziyaret için Pekin'de olması ve ikili ilişkilerde herhangi bir atılım beklenmemesiyle birlikte, ABD ile Çin arasındaki en eski ikili işbirliği anlaşması hakkındaki tartışma, politika yapıcıları ikiye bölen daha büyük bir soruyu yansıtıyor: Çin ile işbirliğinin faydaları, bir rakipten kaynaklanabilecek risklerden daha mı ağır basıyor?
Çin ile ABD arasında 40 yılı aşkın süredir bilimsel iş birliği anlaşması bulunuyor. (Fotoğraf: Reuters)
STA, Pekin ve Washington'un diplomatik ilişkiler kurduğu 1979 yılında imzalandı. Her beş yılda bir yenileniyor. STA, atmosfer biliminden tarıma, fizik ve kimyada temel araştırmalara kadar uzanan alanlarda iş birliğiyle iki ülke ilişkilerinde istikrarın bir sembolü olarak kabul ediliyor. Ayrıca, iki taraf arasında akademik ve ticari alışverişin hızla artmasının da temellerini atmış oldu.
Bu işbirliği Çin'in teknolojik ve askeri bir güç haline gelmesine yardımcı oldu, ancak Pekin'in bilimsel ve ticari başarıları çalması konusundaki endişeler, 27 Ağustos'ta sona ermesi planlanan anlaşmanın devam edip etmemesi konusunda soruları da gündeme getirdi.
STA'nın uzatılmasını savunanlar, anlaşmanın sona erdirilmesinin akademik ve ticari iş birliğini engelleyeceğini savunuyor.
ABD'de ana akım tutumun hâlâ uzatmadan yana olduğu görülse de, giderek artan sayıda yetkili ve yasa koyucu, iki ülke arasındaki rekabet nedeniyle bilim ve teknoloji alanındaki iş birliğinin daha az etkili ve anlamlı olacağına inanıyor.
Çin Komitesi Başkanı Mike Gallagher, "ABD-Çin Bilim ve Teknoloji Anlaşması'nın yenilenmesi, araştırma ve fikri mülkiyetimizi daha da tehlikeye atacaktır. Yönetim bu çağdışı anlaşmayı sona erdirmelidir," dedi.
Konuya yakın üç yetkiliye göre, müzakerelere öncülük eden Dışişleri Bakanlığı da dahil olmak üzere ABD hükümeti içinde, anlaşmanın uzatılması, süresinin uzatılması veya endüstriyel casusluğa karşı koruma önlemleri içerecek ve veri alışverişinde karşılıklılık gerektirecek şekilde yeniden müzakere edilmesi konusunda çelişkili görüşler bulunuyor. Mevcut ABD-Çin ilişkileri göz önüne alındığında, yeniden müzakere girişiminde bulunmak anlaşmanın bozulması riskini taşıyabilir.
Amerikan şirketleri, Çin hükümetinin teknoloji transferini zorunlu kılan politikalarından uzun süredir şikayetçi. Başkan Joe Biden yönetimi de teknoloji rekabetine daha fazla odaklanıyor.
Uzatmanın destekçileri, STA olmadan ABD'nin Çin'in teknolojik ilerlemelerine ilişkin bilgi edinme fırsatını kaçıracağını savunuyor.
Çin'deki teknoloji stratejileri üzerine çalışmalar yürüten Kuzey Carolina Üniversitesi Chapel Hill'de profesör olan Denis Simon, "Dost veya düşman olsun, ABD'nin sahada neler olup bittiğini anlamak için Çin ile etkileşime girmesi gerekiyor" dedi.
ABD Dışişleri Bakanlığı ve Ulusal Güvenlik Konseyi ise devam eden iç tartışmalar hakkında yorum yapmayı reddetti.
Çin'in Washington Büyükelçiliği'nden yapılan açıklamada, Çinli yetkililerin bir yıl önce bu anlaşmayı, 40 yıllık verimli bir işbirliğinin temellerini attığı şeklinde nitelendirdiği belirtildi.
Büyükelçilik sözcüsü Liu Pengyu, "Bildiğimiz kadarıyla ABD tarafı, anlaşmanın uzatılması konusunda hâlâ iç inceleme yürütüyor" dedi ve her iki tarafın da orijinal anlaşmada değişiklik yapmayı değerlendirebileceğini ekledi.
Liu , "ABD'nin anlaşmanın süresi dolmadan önce iç incelemesini hızlandırması umuluyor" diye vurguladı.
(Kaynak: Tin Tuc Gazetesi/Reuters)
Kullanışlı
Duygu
Yaratıcı
Eşsiz
[reklam_2]
Kaynak
Yorum (0)