Kısa sürede hata bulma ve aksanları analiz etme eğilimi bir trend haline geldi ve birçok kişi eleştirilmekten korktuğu için "İngilizce dilsiz" olduğunu itiraf ediyor; oysa Vietnam, 2035 yılına kadar öğrencilerin %100'ünün İngilizceyi ikinci dil olarak öğrenmesi hedefini hedefliyor.
İngilizce konuşurken doğru telaffuz etme baskısı
IELTS 9.0 alan bir yabancı dil merkezi müdürünün telaffuzuyla ilgili olay, "standart İngilizce konuşma" konusunda bir tartışma dalgası yarattı. Telaffuz hatalarını analiz edip ifşa eden bir dizi video hızla yayıldı ve her hatanın alenen incelendiği bir "telaffuz pazarı" yarattı.
İngilizce, bir iletişim aracı olmaktan çıkıp giderek pek çok insanın konuşmaktan çekindiği bir karşılaştırma ölçütü haline geliyor.
Sadece yetişkinler değil, 2024 yılında Da Nang'daki bir ilkokulda yapılan bir vaka çalışması, üçüncü sınıf öğrencilerinin %76'sının İngilizce öğrenirken olumsuz değerlendirilmekten endişe duyduğunu gösterdi. Birçok öğrenci, alıştırma aşamasında bile eleştirildiklerini ve ana dili İngilizce olanlarla karşılaştırıldıklarını kabul etti.
Yorumlar, parodiler ve alaycı yorumlar, hata yapma korkusunu daha da artırarak gençlerin konuşmaya cesaret etmektense sessizliği tercih etme olasılığını artırıyor. Bu bağlamda, İngilizce bir iletişim aracı olmaktan çıkıp bir sınıf ve yargı sembolüne dönüşmüş durumda.
İngilizceye yaklaşımımızı değiştirmemiz gerekiyor
Konuşma korkusu hâlâ yaygınken, Milli Eğitim Bakanlığı, 2035 yılına kadar İngilizceyi öğrenme ve günlük iletişimde kullanılan dil haline getirmeyi hedefliyor. Program 6 seviyede uygulanacak ve 2045 yılına kadar tüm çocukların İngilizceyi ikinci dil olarak kullanabilmesi hedefleniyor.
Capstone Vietnam Genel Müdürü Dr. Mark A. Ashwill, özgüvenin mükemmellikten daha önemli olduğuna inanıyor. "Yabancı dil öğrenmek, pratik yapılması gereken bir beceridir. Öğrenciler hata yapmaktan korkmamalıdır. Özgüven ve doğru pratikle telaffuz doğruluğu daha sonra gelecektir," diyor.

İngilizce iletişim aracı olarak asıl rolüne geri döndürüldüğünde, öğrenciler dili hayatta daha güvenli ve etkili bir şekilde kullanma fırsatına sahip olurlar.
Asyalı İngilizce öğrenenlerin önündeki en büyük engel, hata yapma korkusudur. Öğrenciler genellikle iletişim kurarken düzeltilmekten veya yargılanmaktan endişe duyarlar; bu da özgüvenlerini azaltabilir ve dil becerilerini geliştirmelerini engelleyebilir.
Uzmanlar ayrıca, rekabetten ziyade iş birliğini teşvik eden güvenli bir öğrenme ortamı yaratmada öğretmenlerin rolünü vurguluyor. Öğrenciler, kendilerini ana dili İngilizce olanlarla karşılaştırmak yerine kendi becerilerini geliştirmeye odaklanmalıdır. Etkili iletişim ve bilgi aktarma becerisi önemli faktörlerdir.
Kaynak: https://nld.com.vn/video-tranh-cai-phat-am-cua-hien-tuong-ielts-da-lam-day-len-lo-ngai-ve-tam-ly-so-sai-19625112114482176.htm






Yorum (0)