2026 yılında, yapay zekâ (YZ) kullanan siber saldırıların baskın bir olgu haline gelmesi ve saldırgan ve savunma amaçlı YZ'ler arasında bir "savaş"a yol açması öngörülüyor.
Küresel çapta önde gelen Sanal Özel Ağ (VPN) hizmet sağlayıcısı NordVPN'e göre, siber saldırılardaki artış yapay zekanın neden olduğu güvenlik açıklarını hedef alacak.
Özellikle ChatGPT gibi yapay zeka araçları, sohbet geçmişini genellikle tarayıcının yerel belleğinde saklayarak hassas konuşmaları bilgi hırsızlarına karşı savunmasız hale getiriyor.
Saldırganlar bu tür bilgilere giderek daha fazla odaklanacak ve yapay zeka şirketleri de modellerini eğitmek için kullanıcı verilerini kullanacak.
Baş Teknoloji Sorumlusu Marijus Briedis, "Yapay zeka, siber suçların erişilebilirliğini ve karmaşıklığını dönüştürdü" dedi.
Siber suçlular artık öğrenme, yineleme ve uyum sağlama yeteneğine sahip, ucuz, otomatik yapay zeka sistemleriyle denemeler yapıyor; bu da saldırıları daha hızlı ve tahmin edilmesi daha zor hale getirerek kimlik avı veya sosyal mühendislik kampanyalarını destekliyor. Sonuç olarak, dijital cihazlara ve hizmetlere olan güven "tamamen ortadan kalkabilir."
Siber saldırılarla birlikte 2026'da siber alana olan güvenin de aşınması bekleniyor. Giderek daha fazla hizmet tamamen bulut bilişime bağımlı hale geldikçe, kimlik doğrulama süreçleri giderek daha savunmasız hale gelecek. Buna deepfake'ler, ses kopyalama, gerçekmiş gibi sentezlenmiş kimlikler, otomatik kimlik avı konuşmaları ve gerçek ile sahte arasındaki çizgileri bulanıklaştıran hiper kişiselleştirme saldırıları dahildir.
Yapay zekâ sayesinde suçlular, gerçek kullanıcı verilerini uydurma bilgilerle birleştirerek tamamen sahte, sentetik kimlikler oluşturabilir; bu sayede bulut hesaplarına erişebilir, banka hesabı açabilir, kredi başvurusunda bulunabilir ve tespit edilmeden yıllarca suç işleyebilirler.
Dolayısıyla NordVPN'e göre, 2026 ve sonrasında dünya, düşmanca ve savunma amaçlı yapay zekâlar arasında sürekli bir "silahlanma yarışı" çağına girecek.
İşletmeler, yalnızca statik veya çok katmanlı savunmalara güvenmek yerine, sürekli öğrenen, uyum sağlayan ve tüm ekosistem genelinde iş birliği yapan otomatik, bağlantılı kimlik savunma sistemlerini benimsemelidir.
Bu akıllı sistemler hem dolandırıcılıkla mücadele eder hem de onu tahmin edip önler, ağlar arasında bilgi paylaşımı yapar ve yeni saldırı trendlerine gerçek zamanlı olarak uyum sağlar.
Bu arada, bulut altyapı hizmetleri (IaaS) ve web hizmetleri alanında küresel bir sağlayıcı olan Leaseweb USA'nın CEO'su Richard Copeland, kötü niyetli aktörlerin kendi bulut yaşam döngüsü yönetimi (LLM) sunucularını oluşturabilmeleri nedeniyle en büyük ve en karmaşık bulut bilişim ortamlarının en büyük hedefler haline geldiği konusunda uyarıda bulunuyor.
Büyük ölçekli bulut bilişim sağlayıcılarının yüz binlerce müşterisi vardır; bu da yüz binlerce potansiyel saldırı penceresi anlamına gelir. Bu nedenle, öngörülen eğilim, daha sıkı denetim süreçlerine, daha temiz ortamlara ve daha az "kötü niyetli komşuya" sahip bölgesel sağlayıcıların yükselişidir.
Ayrıca, Leaseweb USA'ya göre, GPU optimizasyonu da 2026'da öne çıkan bir konu haline gelecek. Şu anda çoğu şirket, ödedikleri GPU gücünün yalnızca yaklaşık %60'ını kullanıyor.
Yeni nesil optimizasyon yazılımları bunu tersine çevirerek kuruluşların altyapılarından maksimum değeri elde etmelerini sağlayacak. Bu, yalnızca maliyet kontrolü için değil, yapay zekanın güvenilirliği için de çok önemlidir.
Kaynak: https://www.vietnamplus.vn/an-ninh-mang-doi-mat-nguy-co-tu-ai-va-su-xoi-mon-long-tin-post1083247.vnp






Yorum (0)