(CLO) Güney Afrika'nın yeni toprak reformu politikası, ülkenin tazminatsız topraklara el koymaya olanak tanıyan Kamulaştırma Yasası'nı geçirmesiyle tartışmalara yol açıyor.
ABD Başkanı Donald Trump, yasayı eleştirerek, bunun beyazlara ait çiftliklere el konulmasına yol açacağını söylerken, Güney Afrika iddiayı "yanlış bilgi" olarak nitelendirdi.
Kamulaştırma Yasası uyarınca, Güney Afrika Hükümeti, kamu yararına arazi kamulaştırıldığında belirli durumlarda mülk için "tazminat" teklif etmeyebilir.
Trump, Güney Afrika hükümetini topraklara el koymakla ve "belirli insan sınıflarına çok kötü davranmakla" suçladı ve bundan sonraki tüm fonlamayı keseceğine söz verdi.
Güney Afrika ise bu iddiaları yalanladı. Dışişleri Bakanı Ronald Lamola, Güney Afrika'nın yeni toprak reformu yasaları kapsamında "özel arazi/mülkün keyfi olarak kamulaştırılmasının söz konusu olmadığını" söyledi.
Güney Afrika'da toprak mülkiyeti, apartheid rejiminin sona ermesinden otuz yıl sonra bile tarım arazilerinin çoğunun hala beyazların elinde olması nedeniyle, apartheid'in bir mirası olarak kalmaya devam ediyor.
Bazı Afrikalı çiftçiler, 2000'lerin başında Zimbabve'de olduğu gibi, yeni yasanın topraklarını kaybetmelerine yol açabileceğinden endişe ediyor. Demokratik İttifak (DA) partisi, yasanın Güney Afrika anayasasını ihlal ettiğini iddia ederek yasanın iptali için mahkemeye başvurdu.
Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa (sağda), DA lideri John Steenhuisen ile el sıkışıyor. Fotoğraf: GCIS
Beyaz Saray'ın Güney Afrika'ya yardımları askıya alacağını açıklamasıyla diplomatik gerginlik tırmandı. Bazı uzmanlar, ABD Başkanı Donald Trump'ın kararının, Güney Afrika hükümetini "ırkçı mülkiyet yasaları" uygulamakla suçlayan ve hatta Güney Afrika'daki beyazların baskı altında olduğuna dair komplo teorileri yayan Elon Musk'tan etkilenmiş olabileceğine inanıyor.
Muhalefetteki Ekonomik Özgürlük Savaşçıları'nın (EFF) lideri Julius Malema, toprak reformunun güçlü bir savunucusudur. Musk, tazminatsız toprak gaspını desteklediği gerekçesiyle hakkında uluslararası tutuklama emri talep ettiğinde eleştirilerin hedefi haline geldi. Malema, siyahi Güney Afrikalıların hakları için mücadele ettiğini söyledi.
Güney Afrika hükümet sözcüsü Crispin Phiri, yeni yasanın bir arazi müsaderesi olmadığını, arazi mülkiyeti düzenlemelerine benzediğini söyledi.
Trump, ABD hükümetinin Güney Afrika'dan gelen Afrikalıların insani mülteci programına kabulüne öncelik vermesini talep ederek tartışma yaratmaya devam etti. Bu durum, ABD'deki Güney Afrika Ticaret Odası'na on binlerce göç talebinin akmasına ve sistemin sekteye uğramasına yol açtı. Ancak Afri-Forum ve Orania Hareketi gibi birçok Afrikalı grup, anavatanlarını terk etmek istemediklerini ve Güney Afrika'da ABD'den destek beklediklerini ısrarla savunuyor.
Güney Afrika Dışişleri Bakanlığı, Trump'ın politikasını "yanlış ve sömürgecilik ile apartheid tarihini tanımayan bir politika" olarak eleştirdi. Güney Afrika ayrıca, ABD'nin Afrikaner kökenli sığınmacıları kabul ederken, dünyanın dört bir yanındaki diğer kriz bölgelerinden gelen sığınmacıları reddetmesinin "ironik" olduğunu söyledi.
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun, Güney Afrika'nın "Amerikan karşıtı gündemini" gerekçe göstererek 20-21 Şubat tarihlerinde Johannesburg'da düzenlenecek G20 zirvesindeki görüşmelere katılmayacağını açıklamasıyla gerilim tırmanmaya devam etti. Bu hamle, Avrupa Birliği'nin tavrıyla çelişti; Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa, zirve öncesinde Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa ile iletişime geçerek desteklerini dile getirdi.
Ngoc Anh (DW'ye göre, Hukukçu)
[reklam_2]
Kaynak: https://www.congluan.vn/chinh-sach-cai-cach-ruong-dat-o-nam-phi-la-gi-ma-khien-my-phan-doi-post334124.html
Yorum (0)