Bu eşsiz mimari eserlere hayran kalmanın yanı sıra, peynir yapımı, ekmek pişirme veya tahta ayakkabı yapımı gibi geleneksel üretim süreçlerini de keşfetme fırsatınız olacak. Kendinizi göz alıcı lalelerle dolu bir tarlanın ortasında, yel değirmenlerinin yavaşça dönmesini izlerken ve sıcak bir fincan kahve yudumlarken hayal edin; kesinlikle tuhaf bir huzur hissedeceksiniz. Hollanda'daki Zaanse Schans yel değirmeni köyünü Vietravel ile keşfedip nelerin özel olduğunu görelim!
1. Zaanse Schans yel değirmeni köyü hakkında birkaç söz
Zaanse Schans yel değirmeni köyünün huzurlu kırsal manzarası (Fotoğraf kaynağı: Derleme)
Yel değirmenleriyle ünlü Zaanse Schans köyünün huzurlu kırsal manzarası, bir peri masalından fırlamış gibi görünüyor ve ziyaret eden herkesi büyülüyor. Yabani çiçeklerle bezeli patikalar, ineklerin ve koyunların rahatça otladığı yemyeşil çayırların arasından kıvrılarak, insanın yüreğine dokunan, yumuşak bir doğa manzarası yaratıyor. Sessizce akan nehirler üzerinde, karakteristik yeşil eski evleri birbirine bağlayan küçük ahşap köprüler, sanki yerel halkın sade hikayelerini anlatıyormuş gibi.
En dikkat çekici nokta, Zaan Nehri kıyısında yükselen, Zaanse Schans'ın ebedi sembolü olan antik yel değirmenleridir. Köyde şu anda toplam 13 yel değirmeni bulunmaktadır. Bunlardan 6'sı 300 yaşın üzerindedir ve hala ritmik olarak çalışmakta olup ortalama her 16 saniyede bir dönerler. Ancak rüzgar kuvvetli estiğinde bir tur atmaları sadece 10 saniye sürer. Bu yel değirmenlerinin her ritmik hareketine tanık olan ziyaretçiler, yalnızca geleneğin güçlü canlılığını hissetmekle kalmaz, aynı zamanda Zaanse Schans'ın insan ve doğa arasındaki uyumun sembolü olduğu kadim bir çağda kaybolmuş gibi hissederler.
2. Zaanse Schans yel değirmeni köyündeki deneyimler
2.1. Ahşap takunya fabrikasını ziyaret edin
Geleneksel ahşap takunya üretim alanı – Hollanda kültürünün vazgeçilmez bir simgesi (Fotoğraf kaynağı: Derleme)
Yel değirmenleri köyü Zaanse Schans'a vardığınızda, Zaan Nehri kıyısında yapacağınız bir yolculuk, ziyaretçileri Hollanda kültürünün vazgeçilmez bir simgesi olan geleneksel ahşap takunya üretim alanına götürecektir. Çok katlı etekler veya geniş paçalı pantolonlarla geleneksel kostümlerin imgesiyle özdeşleşen, rustik ama bir o kadar da çekici ahşap takunyalar, soğuk kışlar ve yüksek nem nedeniyle hassas kumaş ayakkabıların işçilerin ayaklarını korumak için yeterli olmadığı deniz seviyesinin altındaki bir ülkenin hikâyesini anlatır.
Geçmişte, usta zanaatkârlar söğüt, kavak veya dişbudak kütüklerini derin oyarak, tekne pruvası gibi yüksek ve kıvrık burunlu, yumuşak samanla kaplı sağlam takunyalar üretirlerdi. Günümüzde ise, modern ayakkabı endüstrisi hızla gelişmiş olsa da, tahta takunyaların imajı, özellikle çiftçiler ve balıkçılar olmak üzere insanların hayatında hâlâ varlığını sürdürüyor. Zaanse Schans'ı ziyaret edin, tahta takunyaların nasıl el işçiliğiyle üretildiğini kendi gözlerinizle görün; bu toprakların, rustik ve kadim güzelliği arasında zamanın durmuş gibi göründüğü, ısrarcı emek ve gelenek sevgisinin ruhunu hissedeceksiniz.
2.2. De Catherina Hoeve'de peynirin tadını çıkarın
Zaanse Schans, zengin peynir aromasıyla da turistlerin ilgisini çekiyor (Fotoğraf kaynağı: Derleme)
Zaanse Schans yel değirmenleri köyü, heybetli yel değirmenleri ve geleneksel ahşap takunyaların yanı sıra, De Catherina Hoeve Peynir Fabrikası'ndan yayılan zengin aromasıyla da ziyaretçileri cezbediyor. Hollanda peynir çiftliğinin mükemmel bir kopyası olan bu tesis, adeta bir kır masalına adım atmışsınız hissi veriyor.
Hollanda, özellikle peynir olmak üzere süt ürünleriyle uzun zamandır dünya haritasında yer almaktadır. Birçok Avrupa ülkesi yumuşak peynirleri tercih ederken, bu ülke, bazen benzersiz otlar veya baharatlarla karıştırılarak benzersiz bir lezzet yaratan sert veya yarı sert peynirleriyle öne çıkmaktadır.
De Catherina Hoeve'de ziyaretçiler, yüzlerce peynirin nasıl yapıldığının hikayesini dinlemekle kalmıyor, aynı zamanda çikolatalar, waffle'lar, koyun postları ve sayısız enfes hediyelik eşya satan dükkanın sıcak atmosferine de dalabiliyorlar. Bu, kırsalın ruhunu korumakla kalmayıp aynı zamanda Hollanda mutfağının özünü de yayan Zaanse Schans'ın bambaşka bir yüzünü keşfetmeniz için bir fırsat.
2.3. Zaanse Schans zaman müzesini keşfedin
Zaanse Schans Zaman Müzesi (Fotoğraf kaynağı: Derlendi)
Zaanse Schans Zaman Müzesi, ziyaretçilerin antika saatler ve ilgili hikayeler aracılığıyla zamanın tarihini keşfedebilecekleri, yel değirmenleri köyü Zaanse Schans'ta eşsiz bir destinasyondur. Müze, 16. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar uzanan sarkaçlı saatler, duvar saatleri ve su saatleri de dahil olmak üzere etkileyici bir saat koleksiyonu sergiliyor ve hepsi Hollanda'nın sanat ve zanaatkarlığını yansıtıyor.
Değerli saatlere hayran kalmanın yanı sıra, ziyaretçiler tarih boyunca insanların zamanı nasıl ölçtüğünü ve yönettiğini de öğrenebilirler. İş ritmini düzenlemekten ticaret ve ulaşım üzerindeki etkisine kadar zamanın günlük yaşamdaki rolüne dair ilginç hikayeler, her anın değerini anlamanızı sağlayacak.
Zaanse Zaman Müzesi, müzenin huzurunda durmakla kalmıyor, aynı zamanda mekanik bir saatin nasıl çalıştırılacağına dair talimatlar veya bir su saatinin mekanizması hakkında bilgi gibi etkileşimli etkinlikler de düzenliyor. Tarih, sanat ve zamanın büyüsünün uyumunu sevenler için ideal bir durak.
Yüksek yel değirmenleri, eski evlere çıkan küçük, kıvrımlı yollar ve ayakların altında tıkırdayan tahta takunyaların melodik sesi, zamanın yavaş ve huzurlu bir şekilde aktığı geleneksel bir köyün hafızasına kazınmış gibi. Zaanse Schans'taki yel değirmeni köyü sadece bir turistik yer değil, aynı zamanda her esintide, hayatın her basit ama son derece derin ritminde Hollanda'nın ruhunu hissedebileceğimiz bir yer.
Kaynak: https://www.vietravel.com/vn/am-thuc-kham-pha/ngoi-lang-coi-xay-gio-zaanse-schans-v16003.aspx
Yorum (0)