1. Roma Kolezyumu
Kolezyum, Roma'nın bir simgesidir (Fotoğraf kaynağı: Derleme)
Roma'nın turistik yerlerinden bahsederken, antik Avrupa'nın en güçlü imparatorluğunun iniş çıkışlarına tanıklık etmiş muhteşem bir mimari eser olan Kolezyum'dan bahsetmemek mümkün değil. MS 1. yüzyılda inşa edilen Kolezyum, görkemli bir güzelliğe sahip olduğu kadar, bir zamanlar gladyatörler arasındaki ölüm kalım mücadelelerinin binlerce seyirciyi coşkuyla coşturduğu bir yer olan bu yerde biraz da hüzün var.
Arenanın ortasında duran ziyaretçiler, sanki zamanda yolculuk yapmış gibi, görkemli bir dönemin ruhuna dalmış gibiler. Çatlak taş duvarlar, yosun kaplı her basamak... hepsi canlı bir destanı anlatıyor. Kolezyum, yalnızca bir dünya kültür mirası değil, aynı zamanda Roma'nın simgesel turistik yerlerini keşfetme yolculuğunda güçlü bir kalptir.
2. Vatikan
Vatikan, Roma'nın ortasında parlak bir şekilde parlayan manevi bir mücevher gibi görünüyor (Fotoğraf kaynağı: Derleme)
Muhteşem Roma şehrinin kalbinde, Vatikan adeta parıldayan manevi bir mücevher gibi görünüyor. Dünyanın en küçük bağımsız ülkesi olan Vatikan, paha biçilmez bir sanat, tarih ve din hazinesine sahip. Vatikan, Roma'nın ziyaretçilerin kaçırmaması gereken turistik yerleri listesinde tartışmasız en kutsal yer.
Gökyüzüne uzanan görkemli taş sütunlarıyla Aziz Petrus Meydanı'ndan, ilk papanın mezarının bulunduğu ve aynı zamanda Rönesans'ın en görkemli mimari eseri olan Aziz Petrus Bazilikası'na kadar her ayrıntı, ziyaretçileri büyülüyor. Vatikan'ın içinde, Vatikan Müzeleri ve Michelangelo'nun "Son Yargı" tablosunun bulunduğu Sistine Şapeli, din ve sanatın kesiştiği noktanın doruk noktasına ulaştığının kanıtıdır.
3. Trevi Çeşmesi
Trevi Çeşmesi, Roma'nın turistik yerleri listesindeki göz alıcı bir mücevherdir (Fotoğraf kaynağı: Derleme)
Gezginin kalbini ilk görüşte çarptıran bir yer varsa, o da kesinlikle Trevi Çeşmesi'dir - Roma'nın en lirik turistik yerleri listesindeki ışıltılı bir mücevher. Trevi sadece görkemli bir barok sanat eseri değil, aynı zamanda inancın, berrak gümüş suya sessizce gönderilen dileklerin sembolüdür.
26 metreden fazla yüksekliği ve yaklaşık 50 metre genişliğiyle Trevi Çeşmesi, akan bir derenin ortasında deniz tanrısı Neptün'ün onurlandırıldığı görkemli bir sahne gibidir. Gece çöktüğünde, yumuşak sarı ışık altında her su damlası kristal gibi parıldayarak sokak müziğinin sesiyle birleşerek, herkesin biraz daha kalmak isteyeceği rüya gibi bir manzara yaratır.
Efsaneye göre, dönüp sol omzunuzun üzerinden çeşmeye bir madeni para atarsanız, Roma'ya tekrar dönme şansınız olur. Belki de bu inanıştan dolayı, burası her zaman Roma'nın en popüler turistik yerlerinden biridir.
4. Pantheon
Eski şehrin kalbinde yer alan Pantheon, sessiz ve mütevazı bir görünüme sahip olmasına rağmen, sakin ve derin bir çekiciliğe sahiptir. En iyi korunmuş antik Roma yapılarından biri olması, onu Roma'nın simgesel turistik yerleri listesinde mutlaka görülmesi gereken bir mücevher haline getirir.
Pantheon, aslen Roma tanrılarına adanmış bir tapınaktı ve daha sonra bir Katolik kilisesine dönüştürüldü. Ortasında oculus adı verilen dairesel bir delik bulunan devasa kubbe, hem estetik hem de doğal ışığı içeri alarak büyülü ve kutsal bir iç mekan yaratma amacına hizmet eden mimari bir şaheser. Buraya atılan her adım, geçmiş yüzyılların kadim yankılarını dinliyormuşçasına insanın yüreğini burkar.
Ressam Raphael gibi ünlü isimler, bu kubbenin altında son dinlenme yeri olarak seçilmiştir; Pantheon'un sanat, tarih ve maneviyat tutkunlarının kalbindeki özel yerinin bir kanıtıdır. Burası, Roma'da her ziyaretçinin durup uzun uzun bakmasını sağlayacak bir turistik yerdir.
5. Navona Meydanı
Navona Meydanı, çok renkli bir senfoninin doruk noktasıdır (Fotoğraf kaynağı: Derleme)
Roma rengarenk bir senfoniyse, Piazza Navona da tüm duyguların kahkaha, müzik ve ışıkla harmanlandığı canlı bir doruk noktasıdır. Antik bir Roma stadyumunun temelleri üzerine inşa edilen Piazza Navona, Avrupa'nın en güzel meydanlarından biridir ve aynı zamanda Roma'nın şiirsel turistik yerlerini keşfetme yolculuğunda harika bir duraktır.
Meydan, Gian Lorenzo Bernini'nin Nil, Ganj, Tuna ve Río de la Plata olmak üzere dünyanın dört büyük nehrinin sembolü olan Dört Nehir Çeşmesi gibi sanatsal şaheserlere ev sahipliği yapıyor. Rengarenk barok binalar, şirin kafeler ve yetenekli sokak sanatçılarıyla çevrili bu alan, ilham verici.
Navona sadece gezip görülecek bir yer değil, aynı zamanda müzik dinlemek, öğleden sonra güneşinde serin dondurmanın tadını çıkarmak ve rastgele ama derin anları yakalamak için de bir yer. Özgür atmosferi ve canlı sanatıyla Navona, gezginlerin kalbini sevgiyle attıran, Roma'nın turistik bir destinasyonu.
Roma aceleyle gidilecek bir şehir değil. Roma, geçmişin her fısıltısını yavaşça hissedip dinleyebileceğiniz, her sokak köşesinin, her yosunlu taşın eksiksiz bir yolculuğa tanıklık ettiği bir yer. Kolezyum, Vatikan, Trevi, Pantheon veya Navona Meydanı gibi Roma'nın turistik yerleri sıradan yerler değil, gezginin ruhunun bin yıllık mirasla harmanlandığı, tarihin yaşayan bölümleridir.
Kaynak: https://www.vietravel.com/vn/am-thuc-kham-pha/dia-diem-du-lich-rome-v17013.aspx
Yorum (0)