İnsan vücudu, iç kimyasal dengeyi koruyan sistemler aracılığıyla kendini yaşlanmaya karşı koruma, hasarları onarma, kalp ve beyin sağlığını destekleme ve birçok hastalıkla savaşma gibi şaşırtıcı bir yeteneğe sahiptir.
İsrailli ve Amerikalı bilim insanları , bu sistemlerden birinin nasıl çalıştığına ışık tutarak, yaşlılıkta da sağlıklı ve aktif yıllara uzanmanın ipuçlarını ortaya koydu.
Çalışma, uzun ömürlülüğü desteklediği ve hastalıkları önlediği bilinen bir proteine odaklandı. Bilim insanları, bu proteinin yaşlanmaya karşı korumanın ötesinde faydalar sağladığını keşfetti. Bu protein, yara iyileşmesini, kalp sağlığını ve beyin fonksiyonlarını destekleyen hidrojen sülfür adlı bir molekülü sıkı bir şekilde düzenliyor.
Yaş ilerledikçe doğal hidrojen sülfür seviyeleri azalsa da bu protein, hücreleri ve dokuları koruyacak kadar yüksek, ancak zararlı eşikleri aşmayan optimal üretim seviyelerinin korunmasına yardımcı olur.
Bar-Ilan Üniversitesi Sagol Sağlıklı Yaşlanma Merkezi Direktörü Profesör Haim Cohen, "Bu protein, kalori kısıtlamalı bir diyetin içsel versiyonu gibi davranıyor," diyor. "Vücudu yaşa bağlı hastalıklardan koruyor ve yaşlandıkça doğal dengeyi korumaya yardımcı oluyor. Protein, bir ayağımızı gaza, diğer ayağımızı frene basmak gibi çalışıyor; faydalı olduğunda hidrojen sülfür üretimini artırırken, aynı zamanda zararlı seviyelerin üzerine çıkmasını da engelliyor."
Çalışma, proteinin yaşam süresini uzatabileceğini ve yaşa bağlı çeşitli hastalıklara karşı koruma sağlayabileceğini öne süren önceki çalışmalara dayanıyor. Ancak, bu etkilerin altında yatan kesin mekanizmalar henüz net değil.
Yeni sonuçlar, molekülün seviyelerini artırmaktan ziyade, hidrojen sülfür seviyelerini hassas bir şekilde düzenleme yeteneğinde anahtar olduğunu öne sürüyor ve sağlıklı yaşlanma için dengenin önemini vurguluyor.
Profesör Cohen, "Bu bulgu, yaşlandıkça sağlığımızı korumak için vücudumuzun doğal stratejilerinden birini yansıtıyor," diye açıklıyor. "Bu proteinin hidrojen sülfür üretimini nasıl kontrol ettiğini anlamak, yaşlanma sürecini nasıl yavaşlatacağımızı daha iyi anlamamıza ve sağlığı uzatan tedavilerin önünü açmamıza yardımcı olabilir."
Bulgular, ciddi kalori kısıtlamasına gerek kalmadan Sirt6 aktivitesini artıran veya ince ayar yapan ilaçların geliştirilmesini teşvik edebilir; bu da kanser, diyabet, kardiyovasküler hastalık ve genel sağlık düşüşü gibi yaşa bağlı hastalıkların önlenmesine veya yavaşlatılmasına yardımcı olabilir.
Sirt6, hidrojen sülfür (H₂S) seviyelerini hassas bir şekilde düzenlediğinden, tedaviler optimum H₂S seviyelerini korumayı, fazla veya eksik H₂S seviyelerini önlemeyi hedefleyebilir; böylece yaşlı yetişkinlerde yara iyileşmesini, kalp sağlığını ve beyin fonksiyonlarını iyileştirebilir. Ayrıca, H₂S seviyeleri ve Sirt6 aktivitesi, biyolojik yaşlanma oranını değerlendirmek ve kişiselleştirilmiş müdahaleler geliştirmek için biyobelirteç görevi görebilir.
Çalışma yakın zamanda dünyanın önde gelen hakemli bilimsel dergisi olan Proceedings of the National Academy of Sciences'da yayımlandı.
Kaynak: https://www.vietnamplus.vn/giai-ma-co-che-giup-co-the-duy-tri-suc-khoe-khi-lao-hoa-post1077831.vnp






Yorum (0)