İngilizcede "will" kelimesi sadece gelecekteki faaliyetlere atıfta bulunmak için değil, aynı zamanda vasiyetname veya miras belgesi anlamında da kullanılır.
Örnek: Babam vasiyetinde arabayı bana bıraktı.
Vasiyetname hazırlamak " vasiyetname yapmak " anlamına gelirken, vasiyetname bırakmak " vasiyetname bırakmak " anlamına gelir: Aniden vefat etti ve vasiyetname bırakmadı (She died sudden and did not leave will).
Miras, miras yoluyla edinilen mülkü ifade eder: Anne ve babasından aldığı büyük miras sayesinde devasa bir ev satın alabildi. Bu kelime aynı zamanda miras alma hakkı anlamına da gelir.
Bir kişi genel olarak bir miras aldığında, " mirasa kavuşmak " denir: 20 yaşında mirasını aldı (She came into her heritage at the age of 20). Hangi mülkü aldığını belirtmek isterseniz, ana dili İngilizce olanlar " inherit " fiilini kullanır: Öldüğünde karısı araziyi miras alacak (His wife will be her land when he dies).
İngilizcede, erkek bir varise " heir " denir: Kuzenim Daniel, amcamın servetinin tek varisidir. İlginçtir ki, bu kelimedeki "h" sessizdir, bu yüzden "air" kelimesine benzer şekilde telaffuz edilir.
Kadın varise " varis " denir, burada "h" sessizdir. Bir kişinin veya ailenin mal varlığını miras alacak varisi yoksa, " varissiz " olarak adlandırılırlar.
" Aile yadigarı ", bir aile içinde nesilden nesile aktarılan, aile yadigarı olarak da bilinen bir eşyayı ifade eder: Bu kolye bir aile yadigarıdır.
Bir ailede nesilden nesile aktarılan bir nesne veya eşyadan bahsederken sık kullanılan bir ifade " devredmek "tir: Elmas yüzüğünü kızına devredecek (She will pass her diamond ring down to her daughter).
Boşluğu doldurmak için en uygun cevabı seçin:
Khanh Linh
[reklam_2]
Kaynak bağlantısı






Yorum (0)