Sodyum içeriği yüksek besinler
Aşırı sodyum alımı, vücuttan atık yoluyla atılan kalsiyum miktarını artırabilir ve bu da zamanla kemik kaybına yol açabilir. Birçok günlük gıdada yüksek miktarda tuz bulunur. Bunlar arasında şunlar bulunur: Ekmek; Kahvaltılık gevrekler; Sosis, pastırma, jambon ve tuzlu etler; Paketlenmiş çorbalar; Hazır yemekler; İşlenmiş gıdalar...
Uzmanlara göre, yüksek sodyum alımı, özellikle kalsiyum alımı düşükse, osteoporoza bağlı kırıklar için sürekli bir risk faktörü olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle, Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) önerdiği gibi tuz alımının günde 3-5 g (yaklaşık 1 çay kaşığı) ile sınırlandırılması gerekmektedir.
Tuz alımınızı sınırlamanız ve düşük sodyumlu alternatifler seçmeniz önemlidir. Evde yemek pişirirken tuz alımınıza dikkat edin. Tuzlu yiyeceklere alışkınsanız, tat alma duyularınızı hemen ayarlamak zor olabilir, ancak karabiber, taze otlar veya acı biber gibi diğer güçlü aromaları kullanmayı deneyin.
Aşırı tuz tüketimini önlemenin yolları arasında; yemek hazırlarken tuzu azaltmak, hafifçe tuza bandırmak, balık sosunu yemeden önce sulandırmak, turşu, kimchi gibi tuz içeriği yüksek konserve gıdaların alımını sınırlamak, satın almadan önce ürün ambalajı/paketlenmiş gıdalar üzerinde yazan tuz içeriğine dikkat etmek... Vücuda alınan tuz miktarını sınırlama alışkanlığı oluşturmak, osteoporoz riskini azaltmak yer alıyor.

Kafein tüketimini sınırlayın
Kahve, çay, enerji içecekleri ve bazı gazlı içeceklerde bulunan yüksek miktarda kafein, vücudunuzdaki kalsiyumu daha hızlı emebilir ve bu da, özellikle başlangıçta çok fazla kalsiyum tüketmiyorsanız, kemik yoğunluğunuzu etkileyebilir. Orta düzeyde kafein alımı genellikle güvenli kabul edilse de, aşırı tüketimden kaçınılmalıdır.
Kafeinin etkisi, kalsiyum alımı ile kalsiyum kaybı arasında yalnızca küçük bir dengesizliktir. Ancak, kalsiyum alımınız düşükse veya osteoporoz için başka risk faktörleriniz varsa, günde en fazla 4 fincan kahve içmeye çalışın (yetişkinler için günde en fazla 400 mg).
Şeker oranı yüksek besinler
Yüksek şekerli diyetlerin iltihaplanma ve insülin seviyelerini artırdığı, kalsiyum emilimini azalttığı ve idrarla kalsiyum ve magnezyum atılımını artırdığı gösterilmiştir. Özellikle fosforik asit içeren gazlı içecekler gibi şekerli içeceklerden kaçının; bunlar fosfor-kalsiyum dengesizliğine neden olabilir. Gazlı içecek tüketiminin kırık riskini artırdığı gösterilmiştir.
Bira ve alkollü içecekler
Çok fazla alkol tüketimi kalsiyum emilimini engelleyebilir ve kemik sağlığıyla ilişkili hormon dengesini bozabilir. Uzun süreli aşırı alkol tüketimi kemik yoğunluğunun azalmasına ve kırık riskinin artmasına neden olabilir. Alkol alıyorsanız, önerilen önerilere uyarak ölçülü içmeye çalışın. En iyisi alkolü tamamen bırakmaktır.
Fitatlar ve oksalatlar
Fitatlar ve oksalatlar, bazı yaygın gıdalarda bulunan bileşiklerdir. Kemiklere doğrudan zarar vermezler, ancak aynı anda tüketilen kalsiyum ve diğer minerallere bağlanarak kemiklerin kalsiyum ihtiyacını azaltabilirler.
Fitatlar ve oksalatlar genellikle çok az miktarda bulunur. Beslenmeniz kalsiyum açısından zenginse endişelenmenize veya herhangi bir değişiklik yapmanıza gerek yoktur.
Fitat içeren besinler şunlardır: Bitkisel besinler; Kuruyemişler; Tam tahıllar; Kuru fasulye; Tohumlar...
Oksalat içeren besinler şunlardır: Çoğu bitkisel besin; Çay; Ravent; Ispanak...
A vitamini açısından zengin besinler
Araştırmalar, pre-retinol adı verilen belirli bir A vitamini türünü çok fazla tükettiğinizde kemiklerinizin zayıflama olasılığının daha yüksek olduğunu göstermiştir. Yüksek düzeyde retinol içeren yiyecekler şunlardır: karaciğer ve morina karaciğeri yağı, karaciğer ezmesi gibi karaciğer ürünleri...
A vitamini, kemikler üzerinde olumsuz bir etkisi olmayan beta-karoten formunda da bulunur. Osteoporozunuz varsa, A vitamini beslenmenizin önemli bir parçasıdır ve bu nedenle tamamen kaçınmanıza gerek yoktur. A vitamini açısından zengin yiyecekleri haftada bir kezle sınırlamaya çalışın. Bu zor geliyorsa, porsiyon boyutunu küçültmeyi deneyin.
[reklam_2]
Kaynak: https://kinhtedothi.vn/nhung-loai-thuc-pham-gay-loang-xuong.html






Yorum (0)