Kolon kanseri vakalarının %5-10'unda genetik faktörler var
Ho Chi Minh Şehri Tıp ve Eczacılık Üniversitesi Hastanesi Sindirim Cerrahisi Bölümü Başkan Yardımcısı Dr. Ung Van Viet, kolon kanseri vakalarının yaklaşık yüzde 5-10'unun genetik faktörlere bağlı olduğunu söyledi.
Ho Chi Minh Şehri Tıp ve Eczacılık Üniversitesi Hastanesi - Kampüs 3'ten Dr. Chu Thi Dung'a göre, kolon kanserinin en yaygın iki sendromu Lynch sendromu (kalıtsal polipozis olmayan kolon kanseri) ve ailesel adenomatöz polipozistir (FAP). Bunlar, bir sonraki nesilde kolon kanseri riskini artıran, hatta zamanında tedavi edilmezse neredeyse kesin olan genetik bozukluklardır.

Kolon kanseri vakalarının yaklaşık %5-10'unda genetik faktörler bulunmaktadır.
İllüstrasyon: Yapay Zeka
Ancak sadece genetik faktörler değil, yaşam ortamı ve yaşam alışkanlıkları da çok önemli bir rol oynar. Tüm ailenin çok fazla kırmızı et, az yeşil sebze yeme, sigara ve alkol tüketme ve az egzersiz yapma alışkanlığı varsa, kolon kanseri riski artar. Bu nedenle, ailede 2 veya daha fazla yakın akrabada bu hastalık varsa, diğer üyelerin erken taramalara özellikle dikkat etmesi gerekir.
Kolon kanseri belirtileri
Dr. Chu Thi Dung, erken evre kolon kanserinin genellikle tipik semptomlar göstermediğini ve bu nedenle birçok kişinin hastalığı tespit etmek için altın zamanı kaçırdığını söyledi. Bazı uyarı işaretleri şunlardır: bağırsak alışkanlıklarında uzun süreli değişiklikler, alışılmadık ishal veya kabızlık, küçük, düz dışkı; kanlı veya siyah dışkı; donuk karın ağrısı, sürekli şişkinlik; açıklanamayan kilo kaybı; açıklanamayan demir eksikliği anemisi. Bu semptomlar ortaya çıktığında, doğru bir teşhis için bir gastroenteroloğa başvurulmalıdır.
Kolon kanseri nasıl önlenir ve taranır?
Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) önerilerine göre, daha fazla yeşil sebze, meyve ve tam tahıl tüketmek, kırmızı et ve işlenmiş gıdaları sınırlamak, makul bir kiloyu korumak, düzenli egzersiz yapmak, alkol ve tütünden uzak durmak gibi yaşam tarzı değişiklikleriyle kolon kanseri etkili bir şekilde önlenebilir. Bunlar basit önlemlerdir, ancak hastalık riskini azalttıkları kanıtlanmıştır.

Bol miktarda yeşil sebze, meyve ve tam tahıllı ürünler tüketmek kolon kanserini önlemeye yardımcı olur.
Fotoğraf: AI
Dr. Ung Van Viet, artık ailenizin kolon kanserinin kalıtsal olup olmadığını doğru bir şekilde belirleyebilen genetik testlerin mevcut olduğunu söyledi. Doktor, bu noktadan sonra her bir aile üyesi için uygun bir önleme, tarama ve tedavi planı önerecek ve geliştirecek, bu da hastalık riskini azaltmaya veya tedavinin etkinliğini artırmak için erken teşhis etmeye yardımcı olacaktır.
Ayrıca, düzenli taramalar belirleyici bir rol oynar. Normal bireylerde taramaya 45 yaşında başlanması önerilir. Özellikle ailesinde kolon kanseri öyküsü olanların, genellikle 40 yaşından veya yakınlarının tanı yaşından 10 yıl önce, daha erken başlamaları önerilir. Kolonoskopi, hem erken teşhis hem de işlem sırasında poliplerin çıkarılabilmesi için hala altın standarttır. Ayrıca, duruma bağlı olarak dışkıda gizli kan veya dışkı DNA testleri de kullanılır.
Dr. Chu Thi Dung, kolon kanserinin genetik faktörlere bağlı olduğunu, ancak risk genini taşıyan herkesin hastalığa yakalanmayacağını söyledi. Ailesinde kanser öyküsü olan kişilerin tarama ve sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürme konusunda daha proaktif olmaları önemlidir. Hastalığın erken teşhisi, etkili tedaviye yardımcı olup maliyetleri düşürmenin yanı sıra, hastaya daha yüksek bir hayatta kalma şansı da sağlar. Bu nedenle, özellikle ailede bu hastalığa sahip çok sayıda kişi varsa, herkes kolon kanseri taramasını düzenli sağlık bakımının bir parçası olarak düşünmelidir.
Kaynak: https://thanhnien.vn/ung-thu-dai-trang-co-di-truyen-phong-ngua-the-nao-185251014214020954.htm
Yorum (0)