
Tarım ve çevre alanlarındaki 15 kanunun bazı maddelerini değiştiren ve tamamlayan yasa tasarısını görüşen Ulusal Meclis üyesi Cha A Cua (Son La), bu değişikliğin, doğal kaynakların ve çevrenin yönetiminde tanıtım ve şeffaflık mekanizmasını güçlendirirken, hukuk sisteminin tutarlılığını ve senkronizasyonunu sağlayacak şekilde ele alınması gerektiğini belirtti. Delege, çevre, doğal kaynaklar ve biyolojik çeşitlilik alanındaki hukuk sisteminin değiştirilmesi ve mükemmelleştirilmesi sürecinde toplumun ve işletmelerin katılım ve denetim hakkının sağlanmasına odaklanılması gerektiğini vurguladı.
Delegelere göre, çevresel etki değerlendirmesinde topluluk danışma mekanizmalarına odaklanılması ve çevre ve kaynak verilerinin kamuya açıklanmasına ilişkin düzenlemeler, devlet yönetiminin şeffaflığı açısından önemli bir adım teşkil ediyor. Aynı zamanda, işletmelerin sorumluluklarının "kirleten öder" ilkesine göre net bir şekilde tanımlanması, yasal bağlayıcılığı artırmakla kalmıyor, aynı zamanda işletmeleri temiz teknolojiyi proaktif bir şekilde uygulamaya ve çevre üzerindeki olumsuz etkileri en aza indirmeye teşvik ediyor.

Delege, "Bu düzenlemeler, insanların güvenini artırmaya ve toplumsal denetimi artırmaya katkıda bulunuyor, böylece çevre politikalarının ve yasalarının gerçek anlamda hayata geçmesine yardımcı oluyor, doğal kaynakların sürdürülebilir korunmasıyla ilişkili ekonomik kalkınmayı sağlıyor" dedi.
Zirai Mücadele ve Karantina Kanunu ile ilgili olarak delegeler, il düzeyindeki bitki karantina ekiplerine belirli görevler verilmesine yönelik bir mekanizmanın incelenmesini, tarım kurumları ve belediye düzeyindeki yetkililerin koordinasyon sorumluluklarıyla bağlantılı olarak, ilçe düzeyi kaldırıldığında izleme faaliyetlerinin kesintiye uğramamasını sağlamayı önerdiler.

Hayvancılık Kanunu ile ilgili olarak, bazı görüşler, çakışan prosedürlerin önlenmesi için hayvan yemi beyannamesinde elektronik kayıt ve izlenebilirlik hükümlerinin eklenmesini önerdi. Aynı zamanda, hayvan yoğunluğunun düzenlenmesinde çevresel kriterlerin de eklenmesi gerektiğini belirtti. Delegeler ayrıca, hayvancılık tesislerinin ve devlet yönetim kurumlarının atık yönetimindeki sorumluluklarının Çevre Koruma Kanunu ile tutarlı olacak şekilde açıklığa kavuşturulmasını önerdi.
Biyolojik Çeşitlilik Kanunu ile ilgili olarak delegeler, koruma alanlarına yeni türlerin getirilmesinde ekolojik etkilerin değerlendirilmesine ilişkin düzenlemelerin eklenmesini; ulusal egemenlik ve çıkarların güvence altına alınması amacıyla genetik kaynaklara erişimde yarar paylaşımı mekanizmasının açıklığa kavuşturulmasını önerdiler.
Orman Kanunu ile ilgili olarak delegeler, geçici orman kullanımının orman sınıflandırmasına uygun olması ve yatırımcıların ve orman sahiplerinin sorumluluklarının açıkça tanımlanması gerektiğini; ayrıca, dikilmiş orman kriterlerini karşılamaları halinde, yedek orman dikim parasının mevcut dikilmiş orman alanlarının satın alınması için kullanılmasına izin verilmesini ve böylece toplumsallaştırılmış orman dikiminin teşvik edilmesini önerdiler.

Tarım Kanunu ile ilgili olarak bazı görüşler, yetiştirme alan kodları ve paketleme tesislerinin kaydının zorunlu mu yoksa gönüllü mü olduğu hususunun açıklığa kavuşturulmasını; aynı zamanda, yetiştirme alan kodları ile ihracat amaçları açısından izlenebilirlik arasındaki ilişkinin düzenlenmesini önermektedir.
Temsilciler ayrıca, yasal sistemin tutarlılığını sağlamak için taslak hazırlayan kurumun ilgili düzenlemeleri kapsamlı bir şekilde gözden geçirmeye devam etmesini; aynı zamanda sosyal denetim mekanizmasını güçlendirmesini, çevre koruma, sürdürülebilir tarımsal kalkınma, ekonomik faydaların ve doğal kaynakların korunmasının uyumlu hale getirilmesi konusunda işletmelerin ve toplumun sorumluluğunu teşvik etmesini önerdi.
Kaynak: https://daibieunhandan.vn/bao-dam-quyen-giam-sat-cua-cong-dong-trong-cong-toc-bao-ve-moi-truong-10394659.html






Yorum (0)