Kartallar, mantis karidesleri ve sineklerin görüntüleri, yalnızca bilim kurgu filmlerinde var olan doğaüstü yetenekleriyle bilim insanlarını şaşırtıyor.
Kartallar, hayvanlar aleminde genellikle "görme kralı" olarak kabul edilir. Ancak çözünürlük, uzak görüş, görüntü işleme hızı ve renk tanıma gibi her bir özelliği göz önünde bulundurduğumuzda, en "ilahi" gözlere sahip türler, en küçük ve en az fark edilen canlılardır.
Kartallar çok uzaktaki nesneleri net bir şekilde görebilirler.

Kartalların gözleri, nesneleri insanlardan 3-5 kat daha net görebiliyor (Fotoğraf: Getty).
Kartal, şahin ve doğan gibi yırtıcı kuşlar, insanlardan 3-5 kat daha uzaktaki nesneleri görebilirler. Kartal gibi gözleriniz olsaydı, yüzlerce metre öteden bir gazete manşetini kolayca okuyabilirdiniz.
Gözleri vücut boyutlarına göre alışılmadık derecede büyüktür ve son derece yüksek yoğunlukta fotoreseptör içerir, bu da görüntü detayını ve çözünürlüğünü artırır. Ancak gözler önde yer aldığı için daha dar bir görüş alanına sahiptirler.
Bu durum, yakın panoramik görüşe sahip atlar veya geyikler gibi türlere kıyasla bir dezavantajdır.
Mantis karidesi hem ultraviyole hem de polarize ışığı görür.

Mantis karidesi dünyayı insanların hayal bile edemeyeceği bir şekilde görüyor (Fotoğraf: Getty).
Okyanusun derinliklerinde, mercan resiflerinde yaşayan minik bir kabuklu olan mantis karidesi, inanılmaz derecede renkli ve karmaşık bir görüşe sahiptir.
İnsanlarda sadece üç tür renk algılama hücresi (kırmızı, yeşil, mavi) bulunurken, mantis karidesinde bu sayı 12'ye kadar çıkabiliyor.
Bazıları, insan gözüyle tamamen görülemeyen ultraviyole ışınlarına karşı da hassastır. Özellikle polarize ışığı ayırt etme yeteneğine sahip olduklarından, deniz tabanı gibi çok katmanlı ışık ortamlarında nesneleri, avları veya düşmanları yüksek doğrulukla tespit etmelerine yardımcı olurlar.
Bilim, bu türün görme yetisini nasıl işlediğini tam olarak anlayamıyor ancak araştırmacılar, mantis karidesinin dünyayı insanların hayal bile edemeyeceği şekillerde gördüğü konusunda hemfikir.
Sineklerin gözleri son derece hızlı hareketleri yakalar.

Sinekler son derece hızlı hareketleri kolayca algılayıp, bunlara doğru ve anında tepki verebiliyor (Fotoğraf: Getty).
Görüntü işleme hızı açısından böcekler daha üstündür. İnsan gözü saniyede yaklaşık 60 kare alır ki bu da akıcı bir video izleme için yeterlidir. Sineklerin gözleri ise saniyede yüzlerce kare alabilir.
Bu, sineklerin insan eli çırpması gibi son derece hızlı hareketleri doğru ve hızlı bir şekilde algılayıp tepki vermesini sağlar. Küçük vücut boyutları ve gözleri ile beyinleri arasındaki kısa mesafe sayesinde, sinir sinyalleri anında iletilir ve alınır, bu da onların bir adım önde olmalarına yardımcı olur.
Ancak sineğin bileşik gözleri binlerce küçük birimden oluştuğu için görüntü pikselli oluyor, sanki küçük karelerden oluşan bulanık bir fotoğrafa bakıyormuşsunuz gibi.
İnsan Gözü: Üstün Değil, Ama Dengeli
İnsan gözü, uzak görüş, renk görüşü veya tepki hızı konusunda bir şampiyon değildir. Ancak, son derece dengeli ve esnek bir görsel sistemdir.
İnsanlar yüzleri tanıma, milyonlarca renk tonunu ayırt etme, ışığı iyi düzenleme ve özellikle araba kullanma, okuma, çizim yapma veya teknik işlemler gibi aktiviteler için gerekli olan mesafe ve mekanı değerlendirebilecek kadar görsel derinliğe sahip olma yeteneğine sahiptir.
Üstelik, insanlarda görme ve beyin arasında bağlantı kurma yeteneği diğer türlere göre çok daha üstündür. İnsan gözü sadece görmekle kalmaz, aynı zamanda anlar: Duyguları gözlerle tanır, görüntüleri uzun süre hatırlar.
MIT (ABD) tarafından yapılan bir araştırma, insan beyninin görüntüleri yalnızca 13 milisaniyede, yani göz kırpma süresinden daha hızlı bir sürede tanıyabildiğini göstermiştir. Bu, birçok durumda düşünmeden anında tepki vermemize yardımcı olur.
Kaynak: https://dantri.com.vn/khoa-hoc/dau-la-sinh-vat-co-doi-mat-sieu-viet-nhat-hanh-tinh-20250626122907108.htm






Yorum (0)