Uzmanlar, geri dönüşüm, daha temiz üretim, tersine lojistik ve eko-endüstriyel parklarla ilgili girişimlerin büyük ölçüde maliyetleri düşürme, verimliliği artırma ve işletmelerin rekabet gücünü yükseltme ihtiyacından kaynaklandığına inanıyor. Dinamizm ve esneklik, işletmelerin döngüsel iş modellerini hızla benimsemelerini ve böylece sürdürülebilir kalkınma uygulamalarını tüm ekonomiye yaymalarını sağlıyor.
Aynı zamanda, özel sektör yeşil dönüşüm için çeşitli sermaye kaynaklarını harekete geçirme konusunda avantajlıdır. Yurtiçi kredinin yanı sıra, Yeşil İklim Fonu (GCF), yeşil tahviller, imtiyazlı krediler gibi uluslararası sermayeye erişimleri vardır ve hatta kitlesel fonlama, inovasyon için girişim sermayesi fonları ve yüksek teknolojiye dayalı, yeşil odaklı girişimler gibi yenilikçi biçimleri deneyebilirler. Bunlar, kamu sektörünün etkin bir şekilde kullanmakta zorlandığı kanallardır.
İmalat ve hizmet sektörlerinde özel işletmeler, Vietnam'ın ihracat pazarlarının yeşil standartlarını karşılamasına yardımcı olmada kilit rol oynamaktadır. Hızlı inovasyon yetenekleriyle özel sektör, uyum sağlama, rekabet gücünü koruma ve uluslararası pazarlara açılma konusunda avantajlı konumdadır.
Vietnam'daki özel işletmelerin büyük çoğunluğu küçük ve orta ölçekli olsa da, bu özellik geniş kapsamlı bir domino etkisi yaratmaktadır. Yüz binlerce işletmenin enerji tasarrufu, atık su arıtımı veya atıkların kaynağında ayrıştırılması gibi temel yeşil çözümleri toplu olarak benimsemesi, sürdürülebilir kalkınma hedefleri açısından önemli bir sinerjik etki yaratacaktır.
Bu perspektiften bakıldığında, özel sektör sadece politikaların yararlanıcısı olmakla kalmayıp, aynı zamanda yeşil, döngüsel ve sürdürülebilir bir kalkınma modelinin gerçekleştirilmesinde doğrudan bir güç haline gelerek, ulusal rekabet gücünün artırılmasına ve 2050 yılına kadar net sıfır emisyon taahhüdünün yerine getirilmesine katkıda bulunmaktadır.
Özellikle, özel sektörün rolü, işletmelerin katılabileceği ve uzun vadeli etkiler yaratabileceği kilit alanları yansıtan yeşil büyümenin altı temel sütununda açıkça görülebilir: Yenilenebilir enerji ve emisyon azaltımı; Döngüsel ekonomi ve atık azaltımı; Yeşil finans ve destek mekanizmaları; Teknoloji ve inovasyon - düşük emisyonlu malzemelerin kullanımı, akıllı tarım , yeşil üretim-tüketim modelleri ve yeni teknolojiler için deneme ortamları; Yeşil ulaşım ve altyapı - elektrikli araçların geliştirilmesi, şarj altyapısı, kentsel atık işleme, düşük emisyonlu lojistik sistemleri ve dağıtılmış enerji (merkezi elektrik şebekesine tamamen bağımlı olmayan, doğrudan konut alanlarına ve fabrikalara kurulan çatı üstü güneş enerjisi, batarya depolama veya mikro şebekeler gibi küçük ölçekli temiz enerji kaynakları); Sürdürülebilir yönetişim ve yeşil standartlar, işletmelerde ESG'nin benimsenmesini teşvik eder, emisyon şeffaflığı için dijitalleştirilmiş bir MRV sistemi uygular ve rekabet gücünü artırmak için yeşil etiketler ve uluslararası standartlar uygular.
Açıkça görülüyor ki, yeşil büyümede özel sektörün potansiyelini en üst düzeye çıkarmak sadece ekonomik faydalar sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda adil, müreffeh ve uyumlu bir topluma doğru atılmış sağlam bir adımı da temsil ediyor.
Bu, Vietnam'ın devletin, özel işletmelerin ve toplumun güçlü yönlerini birleştirerek yeşil, temiz ve sürdürülebilir bir ekonomi inşa etmesi için elverişli bir dönemdir.
Özel sektörün ekonomik kalkınmadaki rolü ve katkısına ilişkin olarak, Vietnam Ticaret ve Sanayi Federasyonu Genel Sekreter Yardımcısı ve Hukuk Dairesi Başkanı Sayın Dau Anh Tuan şunları gözlemledi: Entegrasyon sürecinde, özellikle tüm toplum ve siyasi sistemin Vietnam'ın yeni dönemde daha da ilerlemesini sağlamak için birlikte çabaladığı bir dönemde, Genel Sekreter To Lam, özel sektörün sadece "önemli bir itici güç" olmakla kalmayıp, aynı zamanda 5. Merkez Komite Konferansı'nın 10. Kararı'nın ruhuna uygun olarak stratejik alanlarda katılımının kolaylaştırılması gerektiğini teyit etmiştir. Buna göre, "Özel sektörün nicelik, ölçek, nitelik ve GSYİH'ye katkı açısından yüksek büyüme oranlarıyla hızlı, sürdürülebilir ve çeşitlendirilmiş gelişimini teşvik etmek ve elverişli koşullar yaratmak; tüm engelleri ve önyargıları ortadan kaldırmak ve özel sektörün sağlıklı ve doğru yönlendirilmiş gelişimi için tüm elverişli koşulları yaratmak" denilmiştir.
Çevre Kaynakları ve Topluluk Geliştirme Enstitüsü Direktörü Doçent Dr. Bui Thi An, bizimle yaptığı bir röportajda şunları vurguladı: “Yeşil büyüme sadece kaçınılmaz bir trend değil, aynı zamanda Vietnam özel sektörünün rekabet gücünü artırmanın ve uluslararası standartlara ulaşmanın da anahtarıdır. İşletmelerin temiz teknolojilere proaktif bir şekilde yatırım yapmaları, kaynakları etkin bir şekilde yönetmeleri ve küresel değer zincirlerine sürdürülebilir bir şekilde daha derinlemesine katılmaları gerekiyor.”
GIZ'de Kıdemli Ekonomist olan Dr. Nguyen Thanh Hai de bu görüşü paylaşarak şu analizi yaptı: "Yeşil dönüşüm sürecinin ilk temeli, yeşil faaliyetlerin belirlenmesi ve sınıflandırılmasıdır. Bu, standartlar, yasal çerçeveler ve teşvik politikaları oluşturmada temel bir adımdır ve aynı zamanda işletmelerin yerel ve uluslararası yeşil finansmana erişimini kolaylaştırır. Net bir sınıflandırma sistemi olmadan, işletmelerin destek alması zorlaşacak ve piyasa yatırım rehberliği için şeffaf bir temelden yoksun kalacaktır."
Uzmanlar, özel sektörün ekonomik büyümesi ve çevre korumasının uyumlu bir şekilde bir araya getirilmesinin yalnızca acil bir gereklilik değil, aynı zamanda işletmelerin sürdürülebilir bir rekabet avantajı yaratması için bir fırsat olduğuna inanıyor. Yeşil iş modelleri, döngüsel ekonomi, temiz enerji vb., yalnızca ekonomik fayda için değil, aynı zamanda sosyal sorumluluk ve gelecek nesillerin geleceği için de yeni yönler açıyor.
Kaynak: https://baolamdong.vn/kinh-te-tu-nhan-hien-thuc-hoa-mo-hinh-phat-trien-xanh-tuan-hoan-va-ben-vung-394169.html
Yorum (0)