Wall Street, bugüne kadarki en iyi günlerini yaşıyor. Federal Rezerv'in kritik politika toplantısından hemen önce, üç büyük borsa endeksi de (Dow Jones, S&P 500 ve Nasdaq) ABD-Çin ticaret görüşmelerinden gelen olumlu sinyaller sayesinde yeni rekor seviyelerde kapanarak kazançlarını artırdı.
Ancak finans piyasalarındaki şenlikli atmosferin tam aksine, Washington D.C.'de dünyanın en güçlü para politikası yapıcıları en zorlu toplantılarından birine hazırlanıyorlar. Onlar, pusula veya denizcilik haritası olmadan, çalkantılı sularda devasa bir ekonomik gemiyi yönlendiren kaptanlar gibiler.
ABD Merkez Bankası'nın karar alma organı olan Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC), 28-29 Ekim tarihlerinde (ABD saatiyle) iki gün sürecek bir toplantı düzenleyecek. Nihai karar, 29 Ekim'de Doğu Zaman Dilimi'ne göre saat 14:00'te açıklanacak; bu da Vietnam'da yaklaşık 30 Ekim saat 01:00'e denk geliyor.
Karşı karşıya kaldıkları fırtına, benzeri görülmemiş bir olaydan kaynaklanıyor: ABD federal hükümeti, siyasi çıkmaz nedeniyle neredeyse bir aydır kapalı. Bu durum, özellikle Eylül ayı istihdam verileri olmak üzere, çok sayıda önemli ekonomik raporun yayınlanmasını engelledi. Fed, neredeyse eşi benzeri görülmemiş bir durum olan, yoğun bir bilgi karmaşası içinde kararlar almak zorunda kalıyor.

ABD Merkez Bankası'nın (Fed) yılın ikinci faiz indirimini 29 Ekim'de (ABD saatiyle) açıklaması bekleniyor (Fotoğraf: Pinterest).
Faiz indirimi neredeyse kesin.
Veri eksikliğine rağmen, piyasa Fed'in harekete geçeceğinden neredeyse %100 emin. CME Group'un FedWatch aracına göre, Fed'in gösterge faiz oranını 0,25 puan daha düşürme olasılığı %96,7. Eğer bu gerçekleşirse, 2025'teki ikinci faiz indirimi olacak ve gösterge faiz oranı %3,75-4 seviyesine düşecek.
Peki bu güvenin temeli ne? Sis perdesini aralayan tek umut ışığı, ABD Çalışma Bakanlığı tarafından geçen Cuma günü açıklanan Eylül ayı Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) raporu. Rapor, enflasyonun yıllık bazda sadece %3 arttığını, uzmanların tahminlerinden daha düşük olduğunu gösterdi.
Global X'in yatırım stratejisti Scott Helfstein şu yorumda bulundu: “Tarifelerin fiyatları artıracağına dair endişeler çoğu ürün kategorisinde gerçekleşmedi. Enflasyon verilerinde, Fed'in önümüzdeki hafta faiz oranlarını düşürmesini engelleyecek hiçbir şey yok.” Fiyatların yükseldiğini ancak bunun Fed'in ekonomiyi desteklemekten vazgeçmesine yetmeyeceğini de sözlerine ekledi.
Bank of America uzmanları da aynı fikirde olup, son TÜFE verilerinin "Fed'in iş piyasasına odaklanmasını sağlayacağını" belirtiyorlar. İş piyasası raporunun hala belirsiz olması nedeniyle, "Ekim ayında faiz indirimi neredeyse kesin."
Enflasyon ve istihdam arasındaki kumar
Fed'in yaklaşan kararı, enflasyonu kontrol altında tutarken işsizliği düşük seviyede tutma gibi iki temel hedefi dengeleme konusunda gerçek bir zekâ sınavı olacak. Bu iki hedef, birbirine zıt yönlerde ilerliyor gibi görünüyor.
Bir yandan, işgücü piyasasının zayıflamasına dair endişeler var. Hükümetin kapanmasından önce bile, rakamlar zaten belirgin bir yorgunluk belirtisi gösteriyordu.
Ağustos ayında ekonomi sadece 22.000 yeni iş yarattı; bu hayal kırıklığı yaratan bir rakam. Fed Başkanı Jerome Powell da Eylül ayında merkez bankasının iş piyasasına yönelik artan risklerden giderek daha fazla endişe duyduğunu kabul etti. Faiz oranlarının düşürülmesi işletmelere bir nebze nefes alma alanı sağlayarak, üretimi genişletmek ve istihdam yaratmak için borçlanmayı teşvik edecektir.
Öte yandan, enflasyon tehdidi de var. Eylül ayı TÜFE'si beklentilerin altında kalsa da, %3 seviyesi Fed'in uzun vadeli %2'lik hedefinden önemli ölçüde yüksek. Fiyat baskıları kısmen Trump yönetiminin ticaret ortaklarına uyguladığı gümrük vergilerinden kaynaklanıyor. Faiz oranlarını yüksek tutmak, enflasyonu soğutmak için geleneksel bir araçtır.
Bu ortamda, Powell'ın da kabul ettiği gibi, politika yapıcılar "hem kamu hem de özel sektörden hâlâ mevcut olan çok sayıda bilgi kaynağına" güvenmek zorunda kalıyorlar. Bu gerçek bir kumar, çünkü yanlış bir karar ekonomiyi durgunluğa sürükleyebilir veya enflasyonu körükleyebilir.
Mesele sadece faiz oranları değil.
Toplantının odağı sadece faiz oranlarının yükseltilmesi veya düşürülmesi değil. Uzmanlar bir diğer önemli gelişmeye de dikkat ediyor: Fed'in "niceliksel sıkılaştırma" (QT) olarak da bilinen bilanço küçültme programını sona erdireceğini açıklama olasılığı.
Uzun yıllar boyunca Fed, ekonomiye para enjekte etmek için trilyonlarca dolar değerinde tahvil satın aldı. Niceliksel sıkılaştırma (QT) ise bunun tersi bir süreçtir; yani bu tahvillerin vadesinin dolmasına izin vermek ve yeniden yatırım yapmamak, böylece sistemden kademeli olarak para çekmektir.
Parasal sıkılaştırma döneminin beklenenden daha erken sona ermesi, faiz indirimlerini tamamlayıcı nitelikte güçlü bir parasal gevşemenin sinyali olacaktır. Hem Bank of America hem de analist Diane Swonk bu senaryonun gerçekleşeceğini öngörüyor.
Dahası, Fed önemli ölçüde siyasi baskı altında faaliyet göstermektedir. Başkan Trump, sosyal medyada Başkan Powell'ı defalarca ve alenen eleştirmiştir. Fed Yönetim Kurulu Üyesi Lisa Cook'u çevreleyen hukuki tartışmalar da dünyanın en güçlü merkez bankasının bağımsızlığına gölge düşürmüştür.

Eğer Fed beklendiği gibi faiz oranlarını düşürürse, kredi kartlarından otomobil kredilerine kadar kısa vadeli borçlanma maliyetlerinin tamamı azalacaktır (Resim: turismo.cadiz.es).
Cüzdanınıza etkisi
Yüzde 0,25'lik tek bir indirim anında bir değişiklik yaratmayabilir, ancak bu bir trendin parçasıdır. Ekonomistler Aralık ayında bir indirim daha bekliyor. Eğer böyle olursa, yıl sonuna kadar borçlanma maliyetleri önemli ölçüde düşebilir.
Bu durum, kredi kartları veya ipotekle güvence altına alınmış konut kredisi limitleri (HELOC) gibi değişken faiz oranlı kredileri doğrudan etkileyecektir.
Ev satın almayı planlayanlar için iyi haber şu ki, konut kredisi faiz oranları bir yılın en düşük seviyesine düştü. Ancak, daha keskin bir düşüş beklemeyin.
Realtor.com'un baş ekonomisti Danielle Hale şöyle açıklıyor: "Fed kararları genellikle piyasa tarafından önceden tahmin ediliyor, yani yaklaşan faiz indirimi büyük ölçüde fiyatlara zaten yansıtılmış durumda." Başka bir deyişle, piyasa bu bilgiyi zaten "iskonto etmiş" durumda.
Bir kez daha tüm gözler Fed'de; küçük bir hareket bile piyasanın ritmini değiştirebilir. Bu karar birçok belirsizliğin ortasında alınıyor, ancak rakamlardan çok daha büyük bir öneme sahip. Fed'in tercihi, güven, riskler ve önümüzdeki aylarda ekonominin yönü hakkında net bir mesaj gönderecek.
Kaynak: https://dantri.com.vn/kinh-doanh/fed-hop-giua-suong-mu-du-lieu-bai-toan-cho-nen-kinh-te-so-1-toan-cau-20251027213521395.htm






Yorum (0)