ABD Merkez Bankası (Fed) faiz oranlarını üst üste üçüncü kez düşürdü.
Piyasanın beklediği gibi, iki günlük toplantıların ardından, Vietnam saatiyle bu sabahın erken saatlerinde, Fed "şahinvari" olarak değerlendirilen bir faiz indirimi gerçekleştirdi; bu indirim hem gevşeme anlamına geliyordu hem de gelecekteki adımlar konusunda temkinli bir uyarıda bulunuyordu.
Federal Açık Piyasa Komitesi, federal fon oranında 0,25 puanlık bir indirim yaparak oranı %3,5 ile %3,75 aralığına indirdi. Komiteye göre, bu üçüncü ardışık faiz indirimi, ABD ekonomisindeki ılımlı genişleme, yavaşlayan istihdam artışı ve Eylül ayı itibarıyla işsizlik oranındaki hafif artış ortamında gerçekleşti.
ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell şunları söyledi: "Bugünkü kararla, son üç toplantıda politika faiz oranını 0,25 puan düşürdük. Bu politika duruşunun daha da normalleştirilmesi, işgücü piyasasını istikrara kavuşturmaya ve gümrük vergilerinin etkisinin geçmesinden sonra enflasyonun %2'ye doğru düşüş trendini sürdürmesine yardımcı olacaktır."
Bu hamle piyasa beklentileriyle örtüşse de, Fed para politikasının geleceğinin belirsizliğini koruduğuna işaret etti. Kurum, toplantı sonrası açıklamasında, daha fazla ayarlama yapmadan önce "verileri, görünümü ve riskleri dikkatlice değerlendireceğini" vurguladı. Bu mesaj, geçen yılın sonlarında da birkaç ay boyunca faiz indirimlerine ara verileceği yönünde verilmişti. Ayrıca, ABD hükümetinin uzun süreli kapanması nedeniyle Fed'in resmi ekonomik verileri de bulunmuyor.
Ayrıca, Fed, piyasa likiditesini yönetmek ve politika faiz oranları üzerinde iyi bir kontrol sağlamak amacıyla 12 Aralık'tan itibaren kısa vadeli ABD devlet tahvillerini satın almaya başlayacak. İlk alım yaklaşık 40 milyar dolar olacak ve kademeli olarak azalmadan önce birkaç ay boyunca yüksek bir seviyede kalacak. Fed Başkanı Jerome Powell, bu işlemin tamamen teknik olduğunu ve para politikasını etkilemeyeceğini vurguladı.
ABD Merkez Bankası'nın (Fed) ABD ekonomisinin görünümüne ilişkin değerlendirmesi.
ABD Merkez Bankası'nın yıl sonu politika toplantısının en önemli noktalarından biri, dünyanın bir numaralı ekonomisi olan ABD'nin durumu hakkındaki değerlendirmeleri ve tahminleri olacak.
Basın toplantısı, bir yıllık para politikası toplantısına yakışır şekilde, çeşitli bakış açıları ve tahminlerle gerçekleşti. Fırsatlar ve zorluklar iç içe geçti. Fed Başkanı, merkez bankasının iki hedefe bağlı kaldığını teyit etti: istihdamı en üst düzeye çıkarmak ve enflasyonu istikrarlı tutmak. Kısa vadede, enflasyon riskleri yukarı yönlü bir eğilime doğru eğiliyor. Bununla birlikte, enflasyon yılın başlarındaki zirvesinden geriledi ve uzun vadeli enflasyon beklentisi göstergelerinin çoğu %2 hedefine yakın kalıyor. Bu nedenle, Fed Başkanı temel senaryo konusunda biraz daha iyimserdi: tarifelerin enflasyon üzerindeki etkisi sadece geçici ve Fed, bu fiyat artışının kalıcı enflasyona dönüşmeyeceğini garanti ediyor.
Ancak, son dönemdeki istihdamdaki zayıflama ile risk dengesi değişti. İşsizlik oranı yavaş yavaş artmaya devam ederek %4,4'e ulaştı. İş yaratma hızı, yılın başına kıyasla önemli ölçüde yavaşladı. Bu eğilim, azalan göç ve düşen işgücüne katılım oranı nedeniyle daha zayıf işgücü büyümesini ve daha düşük işe alım talebini yansıtıyor. Genel olarak, mevcut veriler ekonomik faaliyetin orta düzeyde bir hızda büyüdüğünü gösteriyor. ABD GSYİH'sının bu yıl %1,7 ve gelecek yıl %2,3 oranında büyümesi bekleniyor.

Ekonomik görünüm değerlendirmeleri ve Fed'in faiz oranlarını düşürme kararı, Wall Street yatırımcıları tarafından olumlu karşılandı.
ABD Merkez Bankası'nın kararının ardından ABD borsaları yükselişe geçti.
Ekonomik görünüm ve Fed'in faiz oranlarını düşürme kararına ilişkin yorumlar Wall Street yatırımcıları tarafından olumlu karşılandı. ABD'nin üç büyük borsa endeksi de dün geceki işlem seansında (Vietnam saatiyle) önemli kazanımlar kaydetti.
Dow Jones Sanayi Endeksi %1'in üzerinde bir artışla piyasanın yükselişine öncülük ederken, S&P 500 ve Nasdaq da benzer bir seyir izledi. Fed yetkililerinden gelen temkinli mesajlara rağmen, piyasa güvercinvari para politikası eğiliminin devam etmesini bekliyor. CME Group'un Fedwatch aracı, yatırımcıların Fed'in gelecek yıl iki veya daha fazla kez faiz indirimine gitme olasılığının %68 olduğuna inandığını gösteriyor.
Döviz piyasasında, Fed'in kararının ardından ABD dolar endeksi yaklaşık %0,6 düştü. Fed'in kısa vadeli tahvil alımına başlayacağını ve bilançosunu genişleteceğini açıklamasının ardından ABD devlet tahvil getirileri de hafifçe geriledi.
Borsa Fed toplantısının sonucundan memnun görünse de, ABD Başkanı Donald Trump daha fazlasını bekliyordu. Trump, Beyaz Saray'daki son toplantısında, ekonomiyi desteklemek için Fed'in faiz oranlarını en az 0,5 puan düşürmesi gerektiğini belirtti. Başkan Trump'ın bu beklentisi, merkez bankasının üst yönetiminde, Fed Başkanı Jerome Powell'ın pozisyonu da dahil olmak üzere değişiklikler yaşanabileceği için, Fed'in gelecek yılki faiz oranı görünümünü de önemli ölçüde etkileyecektir.
Dikkat çekici bir diğer nokta ise Fed yetkilileri arasındaki görüş ayrılığıdır. Bu oylamaya katılan 12 FOMC üyesinden üçü, %0,25'lik faiz indirimine karşı çıktı. Bu, 2019'dan beri görülmemiş bir durum. Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee ve Kansas Fed Başkanı Jeffrey Schmid faiz oranlarının değişmeden kalmasını isterken, Vali Stephen Miran %0,5'lik daha derin bir indirimden yanaydı.
CNBC, "Fed, altı yıldan fazla bir süredir en bölünmüş durumunda" başlığıyla, üç resmi muhalif oyun yanı sıra, oy hakkı olmayan üyelerden gelen dört muhalif görüşün de Fed içinde derin bölünmelere işaret ettiğini belirtti.
ABD Merkez Bankası'nın 2026 yılına ilişkin faiz oranı görünümü.
Şimdi asıl soru, bu farklılıkların Fed'in politikasını nasıl etkileyeceği. Bu, brifing sırasında basın için de bir endişe kaynağıydı. Ancak Fed Başkanı farklı bir bakış açısı benimsedi ve FOMC masasındaki tüm üyelerin enflasyonun yüksek olduğu ve düşürülmesi gerektiği konusunda hemfikir olduğunu; işgücü piyasasının zayıfladığını ve risklerin arttığını belirtti. Brifingin ardından Fed'in farklılıklarla ilgili mesajı, her üyenin her bir riskin ve görünümün önemini nasıl değerlendirdiğiyle ilgiliydi.
Daha büyük risk nerede yatıyor? Bu yılın dört çeyreğine karşılık gelen dört "nokta grafiğini" karşılaştırırsak, faiz oranı tahminleri arasındaki farkın genişlediğini ve daha düşük oranlara doğru eğilim gösterdiğini açıkça görebiliriz. Toplam 75 baz puanlık indirimden sonra, Fed şimdi bu faiz indirimlerinin etkisini gözlemliyor. Bu nedenle Powell, Fed'in ekonominin nasıl gelişeceğini bekleyip görme konusunda iyi bir konumda olduğunu belirtti. Fed, 2026'da sadece bir ve 2027'de bir olmak üzere toplam dört faiz indirimi daha yapacağı ve uzun vadeli faiz oranlarını yaklaşık %3'e indireceği tahminini koruyor. Önümüzdeki aylardaki ekonomik veriler, para politikasının gerçek yönünü belirlemede belirleyici faktör olacaktır.
Kaynak: https://vtv.vn/trien-vong-lai-suat-cua-fed-nam-2026-100251211102153496.htm






Yorum (0)