Yapay zeka korkutucu değil!
Vietnam Yazarlar Derneği Başkanı Şair Nguyen Quang Thieu şunları söyledi: "Bir eleştirmen bana sordu: Vietnam edebiyatı yapay zekâdan mı korkuyor? Bence yapay zekâ, ancak yazarlar cesaretlerini, kişiliklerini ve fikirlerini kaybettiklerinde galip gelecektir."
Şair Nguyen Quang Thieu'ya göre endişe verici olan, yapay zekanın nasıl yazdığı değil, yazarların yaratıcılığının nerede yattığıdır. Ona göre, yazarlar kendilerinin basmakalıp, güvenli ve yenilik eksikliği olan "yazı robotları" haline gelmelerine izin vermedikçe, yapay zeka yazarların yerini alamaz.
"Bazı yazarlar, yazılarında mekanikleştiklerinde, eski yoldan ayrılmaya cesaret edemedikleri, konfor alanlarının dışına çıkmaya cesaret edemedikleri zaman kendilerini yapay zekaya dönüştürdüler" dedi.
Ancak Vietnam Yazarlar Derneği Başkanı da yapay zeka ve dijital teknolojinin kaçınılmaz trendler olduğunu kabul etti: "Zaten bazı eserlerin yapay zekayı belli bir ölçüde kullandığına dair işaretler ve kanıtlar mevcut. Yapay zeka ve dijital teknoloji çağında yaşadığımız için bundan kaçınamayız."

Aslında yapay zeka yaratıcı hayata da girdi: düzenlemeyi desteklemekten, içerik önermeye, şiir denemelerine, hikaye yazmaya, çeviri yapmaya kadar... Ancak edebiyat dünyasını endişelendiren şey teknoloji değil, duyguların ve anlayışın kaybolması.
Şair Nguyen Quang Thieu, "Her yazar, kendi yaratıcılığıyla, kendi duygularıyla, kendi zekâsıyla, yapay zekânın müdahalesine karşı savaşmanın en önemli silahıdır." demiş ve yapay zekânın yazarların yerini alması durumunda edebiyatın, özünde edebiyatın sonunun geldiğini vurgulamıştır.
Başka bir deyişle, insanlar hâlâ yaratıcıysa yapay zeka korkutucu değildir. Çünkü "yapay zeka" ile "insan zekası" arasındaki fark, edebiyatı bir ruh sanatı yapan empati yeteneğidir. Yalnızca yaşam deneyimi ve duygusal derinliği olan insanlar kelimelere ruh katabilir.
Edebiyat gençliğe bakıyor
Vietnam Yazarlar Birliği Başkan Yardımcısı Nguyen Binh Phuong, atölyede yaptığı konuşmada, "Edebiyat gerçek hayattan kaynaklanmalı, ondan besin almalı, ondan kök salmalı ve orada gölge yaymalıdır" dedi.
Ona göre, son 50 yıldır edebiyatta başyapıtlar ve güçlü sesler eksikse, bunun nedeni teknolojide veya çağda değil, "güvenli alan"larından çıkmaya cesaret edemeyen yazarların kendilerinde yatıyor.
Aynı görüşü paylaşan şair Nguyen Quang Thieu da açıkça şöyle demiştir: "Vietnam edebiyatının önündeki en büyük engel yazarlardır." Yazarlar yenilik yapmaya cesaret edemedikleri, deney yapmaya cesaret edemedikleri, kendileriyle yüzleşmeye cesaret edemedikleri zaman edebiyat gelişmeye kapıyı kapatır.
Son yarım yüzyılda, Vietnam edebiyatı ulusal birleşmeden, inovasyona ve küresel entegrasyona kadar önemli aşamalardan geçti. Her aşama yeni yaratıcı fırsatlar sunarken, aynı zamanda birçok zorluğu da beraberinde getiriyor.
Şair Nguyen Quang Thieu'nun da belirttiği gibi: "Vietnam edebiyatının portresi hâlâ parçalı, henüz layık olduğu yeri kazanamadı", "Birçok Avrupalı yazar, Vietnam'ın kargaşa ve duygu dolu gerçekliğini arzuluyor, ancak biz henüz layık eserler yaratamadık".
Bu ruh, konferansa katılan şairler, yazarlar ve eleştirmenler tarafından da onaylandı. Birçok görüş, Vietnam edebiyatının gelişmek için doğrudan kendine bakması ve kendi yaratıcı düşüncesindeki sınırlamalarla yüzleşmesi gerektiği konusunda hemfikirdi.
Şair Nguyen Viet Chien, hafızanın rolünden ve yazarların sorumluluğundan şöyle bahsetmişti: 50 yıl sonra, savaşı doğrudan deneyimleyen nesil yavaş yavaş yok olurken, barış içinde doğan genç nesil bu hafızayı yalnızca parçalar halinde ediniyor. "Edebiyat bu parçaları birbirine bağlamak için sesini yükseltmezse, kolektif hafıza yavaş yavaş sönecek ve yara hâlâ için için yanacak," demişti.
Profesör Phong Le'ye göre, Vietnam edebiyatı, gençliğin, yaratıcılığın ve kültürel gücün ulusal edebiyatın yeni gelişimini belirleyeceği bir "kuşak geçişi" döneminde. Ancak genç yazarlar risk almaya ve eski çizgiden kopmaya cesaret ettiklerinde edebiyatın gerçek bir yenilik dönemine girebileceğini vurguladı.
Kaynak: https://www.sggp.org.vn/van-hoc-viet-nam-truoc-thach-thuc-tri-tue-nhan-tao-post816689.html
Yorum (0)