
COVID-19'a yakalanmasının üzerinden 2 yıldan fazla zaman geçmesine rağmen birçok kişide koku alma yeteneğinde azalma görülüyor - Fotoğraf: AI
Amerikalı bilim insanlarından oluşan bir grup, SARS-CoV-2 virüsünün koku alma duyusu üzerindeki uzun vadeli etkisini değerlendirmek amacıyla, COVID-19'a yakalanan 2 bin 956 kişi ve yakalanmayan 569 kişi üzerinde bir çalışma gerçekleştirdi.
Sonuçlar, ilk testten ortalama 671 gün sonra bile birçok kişinin koku alma yeteneğinin hala önemli ölçüde etkilendiğini gösterdi.
COVID-19 geçiren grupta 1.393 kişi koku alma duyusunda azalma olduğunu bildirmiş ve objektif testler bu kişilerin %80'inin koku alma duyusunda azalma veya kayıp (hipozmi/anosmi) yaşadığını doğrulamıştır.
Şaşırtıcı bir şekilde, geri kalan 1.563 kişi kendilerinin tamamen normal olduğunu düşünüyordu ancak testler, %66'sının farkında olmadan koku alma duyusunun etkilendiğini gösterdi.
NYU Grossman Tıp Fakültesi'nden çalışmanın ortak yazarı Dr. Leora Horwitz, "COVID-19 geçiren kişilerde koku alma bozukluğu riski yüksektir ve bu sorun toplumda yeterince önemsenmemektedir" dedi.
COVID-19'un pandemi sırasında koku alma bozukluğunun önde gelen nedeni olduğu bilinmektedir. Virüs, burun boşluğundaki hücrelere ve reseptörlere saldırarak koku sinyallerini ileten sinir yollarına zarar verebilir.
Araştırma ekibine göre, birçok kişi koku alma duyusunu kaybettiğinin farkında değil çünkü beyinleri, özellikle de duyusal algıyı kontrol eden bölge etkileniyor ve bu da kişilerin bu değişimden habersiz olmasına neden oluyor.
Bir diğer teori ise zamanla beynin eksikliğe giderek "adapte" olması ve hastanın önemli bir duyusal parçasını kaybettiğinin farkına varamamasıdır.
Koku alma duyusu, yemek yerken veya kokuların tadını çıkarırken keyif vermenin yanı sıra, gaz kaçağı, yangın veya bozulmuş yiyecek gibi tehlikelere karşı da uyarır. Bu nedenle, sessiz bir koku kaybı güvenliği tehdit edebilir ve yaşam kalitesini etkileyebilir.
Bilim insanları ayrıca koku kaybı ile Alzheimer gibi nörolojik rahatsızlıklar arasında bir bağlantı olduğunu vurgulayarak, COVID-19'un yalnızca solunum sistemini değil, beyni ve bilişsel işlevi de etkileyebileceğini öne sürüyor.
Araştırmacılar, özellikle enfeksiyon sırasında tat veya koku kaybı yaşayan kişiler için koku testinin COVID-19 sonrası sağlık hizmetlerinin rutin bir parçası haline gelmesi gerektiğini öne sürüyor.
Dr. Horwitz, "Koku alma duyusunun kaybı, hasta bunu hemen fark etmese bile, ruhsal ve fiziksel sağlık üzerinde derin etkilere yol açabilir" diye vurguluyor.
Uzmanlar, bu sonuçların viral enfeksiyondan sonra koku alma duyusunun iyileşme mekanizmalarına ilişkin daha fazla araştırma yapılmasını teşvik edeceğini ve böylece gelecekte daha etkili tedavilerin bulunmasına olanak sağlayacağını umuyor.
Kaynak: https://tuoitre.vn/hang-trieu-nguoi-co-the-da-mat-khuu-giac-sau-covid-19-ma-khong-he-biet-20251017151449524.htm






Yorum (0)