Çok sayıda araştırma, hastalığın erkekleri ve kadınları etkileme biçiminin farklılık gösterebileceğini ortaya koyuyor. ABD merkezli Verywell Health adlı sağlık web sitesine göre, bu farklılıklar sadece fiziksel semptomlarda değil, hastaların tedaviye verdiği yanıtlarda da görülüyor.
Artrit genellikle kadınlarda daha fazla ağrıya neden olurken, hastalık erkeklerde daha hızlı ilerleme eğilimindedir.
İstatistikler, kadınların erkeklere göre artrit geliştirme olasılığının daha yüksek olduğunu gösteriyor. Örneğin, romatoid artrit kadınlarda erkeklere göre 2-3 kat daha yaygın. Bilim insanları bu olgunun nedenlerini hala tam olarak anlamıyor. Bununla birlikte, bazı hipotezler bunun hormonal dengesizlikler ve genetik faktörlerden kaynaklanabileceğini öne sürüyor.
Ayrıca, artrit cinsiyetleri farklı şekilde etkiler. Kadınlarda eklem ağrısı daha yaygın olma eğilimindedir, semptomlar daha şiddetlidir ve eklemler sabahları daha fazla sertleşme ve şişmeye yatkındır.
Öte yandan, erkeklerdeki semptomlar kadınlara göre daha hızlı ilerleme eğilimindedir. İki cinsiyet arasındaki bu farklılıklar, hastalığın tedavi yöntemleri ve sonuçları üzerinde uzun vadeli etkilere sahip olabilir.
Uzmanlar, artrit ilaçlarının seçiminde cinsiyete özgü faktörlerin dikkate alınması gerektiğine inanıyor. Örneğin, bazı ilaçlarda kadınların vücutları ilaçları erkeklerden biraz farklı şekilde metabolize eder. Bu durum tedavi etkinliğini etkileyebilir.
Ayrıca araştırmalar, artritli kadınların fizik tedaviye erkeklerden daha iyi yanıt verdiğini göstermektedir. Bu nedenle, bu tedavi şekli kadınların hareket kabiliyetlerini geliştirmelerine ve ağrılarını daha etkili bir şekilde azaltmalarına yardımcı olur. Öte yandan, erkekler kas gücünü ve eklem stabilitesini korumaya yardımcı olan egzersizlere daha uygundur.
Psikolojik olarak hem kadınlar hem de erkekler artritten etkilenir. Ancak kadınlar psikolojik ve duygusal destek almakta daha kolaylık yaşarken, erkekler bu alanda daha fazla zorlukla karşılaşır. Bu nedenle, Verywell Health'e göre, artritli erkeklerin duygularını ifade etmeleri teşvik edilmeli ve böylece ruh sağlıkları iyileştirilmelidir.
[reklam_2]
Kaynak bağlantısı






Yorum (0)