Jo Nesbø'nun ' Krallık ' adlı romanı, Norveç dağlarının derinliklerindeki küçük bir kasabada yaşayan Roy ve Carl Opgard adlı iki kardeşin hikâyesini konu alıyor. İkisi de zor bir çocukluk geçirmiş; asabi ve sert bir baba ile soğuk ve ilgisiz bir anneye sahip olmuşlar. Sonra bir gün, gizemli bir araba kazası aniden hayatlarını almış...
Günah Krallığı : İnsan Zihnine Bir Keşif
Jo Nesbø , Günahların Krallığı'nda hikayeyi iki kardeş arasındaki kan bağı etrafında şekillenen modern bir Yunan trajedisi olarak kurguluyor.
Jo Nesbø hikayeyi modern bir Yunan trajedisi gibi kuruyor - Fotoğraf: BACH VIET
Sinister Kingdom , adı bilinmeyen küçük bir dağ kasabasında geçiyor ama tam da bu belirsizlik onu bu kadar sürükleyici kılıyor. Herkesin birbirinin işini bildiği ama en korkunç sırları sakladığı, izole edilmiş, içten içe sessizce çürüyen bir yer.
Ana karakter ve anlatıcı olan ağabey Roy, tepedeki evinde yalnız ve izole bir hayat yaşamaktadır ve burayı "krallığı" olarak görmektedir. Küçük kardeş Carl ise uzun zaman önce Kanada'da okumak için şehri terk etmiş ve şimdi karısı Shannon ile birlikte şehri yıkımdan kurtarmak için lüks bir otel inşa etme planlarıyla geri dönmüştür.
Roy sert ve hırçın, körü körüne sadık ama aynı zamanda vahşi ve karanlık bir adamdır. Carl ise hayalperest, çekici ve görünüşte göz alıcı, ama aynı zamanda manipülatif ve tehlikelidir.
Carl'ın dönüşü, geçmişteki ailevi anlaşmazlıklardan, ailesinin ölümünün sırrına ve köylülerle gergin ilişkilere kadar bir dizi olayı tetikler. Okuyucu, Carl'ın aklı başında görünme çabasının ve kasabayı "canlandırma" hayalinin altında entrika, hırs ve hatta suç örgüsünün yattığını yavaş yavaş fark eder. Roy ise -başlangıçta "koruyucu" rolünü sürdürmeye çalışsa da- kırılgan ahlaki sınırlarla yüzleşmek zorunda kalır.
Jo Nesbø, hikâye için tüyler ürpertici bir mekân yaratmış: dolambaçlı yollar, uzun ve soğuk kış geceleri, etraftaki karanlık orman... hepsi ağır, kalıcı bir baskı hissi yaratıyor. Gerçeğin kalın bir buz tabakasının altına gömüldüğü ve her şey eridiğinde trajedilerin patlak verdiği bir mekân burası.
Gazeteci ve müzisyen olarak deneyimli Jo Nesbø, özlü, imgelerle dolu ve ritmik bir yazı stiline sahip. Eserlerinde keskin bir dil kullanıyor ve karakterlerin psikolojisine derinlemesine iniyor. Roy'un her satırı, her iç monoloğu derin düşüncelerle dolu ve insan ahlakının ve psikolojisinin çöküşünü yavaş yavaş gözler önüne seriyor.
Bach Viet ve Dan Tri Yayınevi tarafından yayımlanan 'Günah Krallığı' kitabının kapağı - Fotoğraf: BACH VIET
Roman, edebi niteliğine rağmen, mantıksal kırılmalar, beklenmedik gelişmeler ve kalıcı bir sonla gerilimli bir tempoyu koruyor. Günahların Krallığı yalnızca bir suç veya aile öyküsü değil, aynı zamanda insan ruhunun bir keşfi; iyi ve kötünün net bir şekilde tanımlanmadığı, sevgi ve nefretin aynı kalpte bir arada var olabildiği bir yer.
Yazar Jo Nesbø, Kingdom of Sins ile yalnızca "İskandinav polisiyelerinin kralı" olmadığını, aynı zamanda cesur, soğuk ve etkileyici bir şekilde iç derinlikleri keşfetme yeteneğine sahip gerçek bir romancı olduğunu kanıtladı. Yeni bir döneme giren polisiye roman yazarı Harry Hole'un, Vietnamlı okurlara daha fazla sürpriz getireceğini umuyoruz.
Kaynak: https://thanhnien.vn/vuong-quoc-toi-loi-nga-re-moi-cua-tac-gia-truyen-trinh-tham-harry-hole-185250725120620341.htm
Yorum (0)