Yeni program kapsamında yapılan ilk sınavdan elde edilen sonuçlar
Öncelikle, değerlendirme yönteminin kapasite geliştirmeye yönelik olarak değiştirilmesi gerekmektedir. Sınav artık ezberlemeye değil, bilgiyi uygulama becerisini değerlendirmeye odaklanmalıdır. Birçok soru pratik durumlarla ilgili olup, öğrencileri sorunun doğasını anlamaya, mantıklı düşünmeye ve bilgiyi esnek bir şekilde uygulamaya zorlamaktadır. Bu durum, öğrencilerin ezberlemesini imkansız hale getirir ve öğretmenlerin açıklama yapmaktan, yönlendirmeye ve düşünmeyi teşvik etmeye kadar yöntemlerini yenilemelerini gerektirir. Bu, yeni genel eğitim programının ruhuna uygun bir adımdır.

2025 lise mezuniyet sınavına girecek adaylar
FOTOĞRAF: NHAT THINH
Sınav sonuçları farklılaşmayı açıkça yansıtıyor: Ortalama puan 2024'te 6,75'ten 6,17'ye düştü, ancak 10 puanlık sınav sayısı 10.878'den 15.331'e yükseldi. Dikkat çekici bir şekilde, matematik dersinde 2024'te 10 puanlık sınav yoktu, ancak bu yıl mutlak puanlı 513 sınav kağıdı vardı. Bu, sınavın iyi sınıflandırıldığını ve üniversitelerin ve kolejlerin daha doğru bir şekilde öğrenci alımına yardımcı olduğunu gösteriyor.
2025 sınav sonuçları, yeni programın uygulanmasının ardından yerel yönetimlerdeki öğretim ve öğrenme kalitesini de kısmen yansıtmaktadır. Birçok öğrenci, uygulamalı matematik problemlerini veya disiplinler arası düşünme sorularını çözerken kafa karışıklığı yaşadı; bu da mevcut öğretim yöntemi ile sınavın gerçek gereksinimleri arasında hala bir boşluk olduğunu göstermektedir.
Son derece takdir edilen yeni bir nokta, öğrencilerin sınav kombinasyonlarını seçmelerine izin verilmesi ve yabancı dil sınavına girme zorunluluğunun olmamasıdır; bu da onların güçlü yönlerine ve kariyer yönelimlerine göre ders seçmelerine olanak tanır. Aynı zamanda, mezuniyet notu, not dökümünün %50'si ve sınav notunun %50'si üzerinden hesaplanarak tek bir sınava olan baskıyı azaltır. Bu sayede öğrenciler, sınav öncesi sadece "ezber yapmaya" odaklanmak yerine, 3 yıl boyunca tüm dersleri eşit şekilde çalışmaya teşvik edilirler. Bu, 2018 Genel Eğitim Programı'nın önerdiği "kapsamlı eğitim " ruhuna uygun olumlu bir değişikliktir.
Ulusal çevrimiçi sınav kaydı, zamandan tasarruf sağlar, hataları azaltır ve eğitimin dijital dönüşümünde kaydedilen ilerlemeyi gösterir.
Üstesinden gelinmesi gereken sınırlamalar ve eksiklikler
Bu sınav birçok değer katmasına rağmen, iyileştirilmesi gereken birçok eksikliği de bulunmaktadır.
Yeterlilik değerlendirmesi odaklı olsa da, birçok dersin puan dağılımı sonuçların yüksek olmadığını gösteriyor. Matematikte ortalama puan sadece 4,78; İngilizcede 5,38; Biyolojide ise 5,78. Bazı derslerde ortalamanın altında puan alan adayların yüzdesi %30 ila %56 arasında değişiyor. Özellikle matematik, coğrafya, biyoloji gibi bazı derslerde 10 alanların sayısı yüksekken ortalama puan düşük; belki de sınav genel seviye için gerçekten uygun değil.
Sınav kombinasyonları seçiminde bir dengesizlik var. 2025 yılında, sosyal bilimler kombinasyonlarını seçen öğrenci sayısı baskınlığını sürdürürken, doğa bilimleri kombinasyonlarını seçen öğrenci sayısı önemli ölçüde azalacak, özellikle biyoloji alanında aday sayısı 70.000'den az olup %6'lık bir paya sahip olacak. Birçok öğrenci, kariyer yönelimlerini veya gerçek yeteneklerini takip etmek yerine "kolay puan alınabilecek" kombinasyonları tercih ediyor.
Bu durum, özellikle kaynaklara son derece ihtiyaç duyan mühendislik, teknoloji ve STEM sektörlerinde gelecekteki insan kaynakları dağılımındaki dengesizlik konusunda endişelere yol açmaktadır.
Transkript değerlendirmesinde tutarsızlık. Mezuniyet için transkript puanlarının kullanılması politikası doğru bir yönelim olsa da, uygulaması hala kafa karıştırıcı. Bazı okullar puanlama konusunda "gevşek" davranma eğiliminde olup, bu da transkriptlerin öğrencilerin yeteneklerini doğru bir şekilde yansıtmamasına yol açıyor.

Eğitim ve Öğretim Bakanlığı, bilişsel düzeyler arasında farklılaşmayı ve dengeyi sağlayacak şekilde, standartlaştırılmış bir lise mezuniyet sınavı soru bankası oluşturmaya devam etmelidir.
Fotoğraf: Dao Ngoc Thach
Önümüzdeki dönemde gerekli yönlendirmeler
Okullarda öğretim ve öğrenme kalitesinin iyileştirilmesi, 2018 Genel Eğitim Programının etkili bir şekilde uygulanması için temel bir faktördür.
Bilişim teknolojisi, teknoloji ve doğa bilimleri alanlarında insan kaynaklarına, tesislere ve öğretim kadrosuna sistematik yatırımlar yapılmalıdır. Günlük ders sayısını 2'ye çıkarın, deneyimsel etkinlikleri, STEM'i ve kariyer rehberliğini birleştirerek öğrencilerin uygulamayla bağlantılı olarak öğrenmelerini sağlayın.
Eğitim ve Öğretim Bakanlığı, bilişsel seviyelerin farklılaştırılmasını ve dengelenmesini sağlayacak standartlaştırılmış bir test bankası oluşturmaya devam etmelidir. Yetenek alanlarına göre soru üretmek için teknolojinin kullanılması, ezberciliği sınırlarken öğrencilerin yeteneklerini doğru bir şekilde yansıtmaya yardımcı olur.
Transkriptlerin standartlaştırılması ve mezuniyet değerlendirme yöntemlerinin çeşitlendirilmesi gerekmektedir. Daha esnek bir mezuniyet değerlendirme yöntemi pilot uygulama olarak denenmelidir. Öğrenciler sınav puanlarıyla değerlendirilmeyi veya sınav puanlarını transkriptlerle birleştirmeyi seçebilirler; bu da üzerlerindeki baskıyı azaltmaya ve öğrencileri süreç boyunca düzenli çalışmaya teşvik etmeye yardımcı olur.
Sınavlarda dijital dönüşümü teşvik edin. 2027'den itibaren bilgisayar tabanlı sınavların uygulanabilmesi için, özellikle uzak bölgelerde bilgi teknolojisi altyapısına yatırım yapılması gerekmektedir.
Kaynak: https://thanhnien.vn/ket-qua-thi-tot-nghiep-thpt-2025-phan-anh-chat-luong-day-hoc-dia-phuong-185250729192801714.htm






Yorum (0)