Tayland'ın iklim değişikliği karşısında etnik azınlıkların haklarını güvence altına alma deneyimi

Etnik azınlık topluluklarının haklarına ilişkin olarak, 1948 tarihli Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin 2. maddesinde şöyle denilmektedir: "Herkes, ırk, renk, cinsiyet, dil, din, ulusal veya toplumsal köken gibi herhangi bir ayrım gözetilmeksizin bütün insan haklarından ve özgürlüklerinden yararlanabilir." [caption id="attachment_606732" align="alignnone" width="768"] Pirinç tarlalarının önünde Taylandlı çiftçiler[/caption] Bu düzenleme dünyada yaşayan etnik toplulukların haklardan yararlanma düzeyinde eşitlik ve adaleti vurgulamaktadır. Etnik azınlıkların hak grubunu daha ayrıntılı olarak belirtmek gerekirse, 1966 tarihli Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme'nin (ICCPR) 3. Maddesi ve 1992 tarihli Ulusal, Etnik, Dinsel ve Dilsel Azınlıklara Mensup Kişilerin Haklarına Dair Bildirge'de sözleşmenin haklarının uygulanmasını sağlamada devletlerin sorumlulukları yer almaktadır. Ancak, bu grup öznelerin hakları ve çıkarlarıyla ilgili içerikte ortak bir özellik vardır ki, o da kendi kültürlerini yaşama hakları, kendi dinlerini ifade etme ve uygulama hakları veya kendi dillerini kullanma haklarına vurgu yapılmasıdır; ancak iklim değişikliği ve STMT bağlamında etnik azınlıkların insan haklarının garanti altına alınmasından söz edilmemektedir. Tayland Deneyimi Tayland hükümeti ekosistemi faydalı bir yöne ayarlamak için insan müdahalesini kullanmıştır ve bu yöntemin etkisi, iklim değişikliği ve STMT'nin olumsuz değişikliklerinden önce risklere karşı bariyerler oluşturmaktır. Tipik bir örnek olarak Tayland hükümetinin, çiftçilerin öngörülen koşullara daha uygun bir ürün çeşidinden diğerine geçmelerine yardımcı olacak bir politikaya sahip olması gösterilebilir; bu aynı zamanda günümüzde etnik azınlıkların haklarını güvence altına almanın da olumlu bir yoludur. [caption id="attachment_606733" align="alignnone" width="768"] Tayland'daki iklim değişikliği insanların yaşam ve tarım ortamını değiştiriyor. Tarım sektöründe de pirinç tarlalarından kaynaklanan CH4 emisyonlarını azaltmak için aşağıdaki yaklaşımlar öneriliyor. Bunlardan biri, gelişmiş pirinç üretim teknolojilerinin kullanılması (yeşil gübre kullanımının azaltılması ve çiftlik artıklarından elde edilen fermente kompostun değiştirilmesi, CH4 üretimini önlemek için nitrat veya sülfat içeren azotlu gübrelerin eklenmesi gibi). İkincisi ise Tayland'ın pirinç yetiştirme uygulamalarını değiştirmesi. Şu anda, iklim değişikliği ve STMT karşısında Tayland, son yıllarda anormal derecede yüksek (veya anormal derecede düşük) sıcaklıklara sahip olan Vietnam ile benzer özelliklere sahip. Bu nedenle, iklim değişikliği senaryoları oluşturmak için bilimsel araştırma faaliyetleri ve Meteoroloji Tahmin Merkezleri'nin faaliyetleri Tayland Hükümeti için derin bir endişe kaynağı. Çünkü bu çalışmanın sonuçları, iklim değişikliğine uyum veya hafifletme modelleri oluşturmak için veri sağlayarak gelecekteki iklim araştırmaları ve tahminleri için daha iyi hazırlık yapılmasına katkıda bulunabilir. Tayland, gıda güvenliğini etkileyen şiddetli kuraklık ve sellerle başa çıkmak zorunda olan ülkelerden biri. Tayland Hükümeti, bu durumda yerleşim alanları için risk seviyesi ve imar stratejisini planlamıştır. Özellikle, etnik azınlıklar da dahil olmak üzere yüksek risk seviyesine sahip bölgelerde kırılganlık seviyesine dikkat edilmesi önerilmektedir. Tayland Hükümeti, risk seviyesi planlamasına dayanarak etkili uyarılar sağlamak için mekanizmalar uygulayacaktır. Ek olarak, etnik azınlıklar da dahil olmak üzere yoksulların kırılganlığını azaltmak için Tayland Hükümeti, çevre dostu teknoloji kullanımı veya sel ve kuraklık sırasında gerçek zamanlı su tahsisi politikaları uygulanması gibi çevreyi koruyan önlemlerle çiftliklerinin verimliliğini ve dayanıklılığını artıran insanlara istikrarlı gelir sağlama politikasını sürdürmektedir... Ayrıca Tayland, çevre koruma faaliyetleriyle ilgili birçok proje de yürütmektedir; bunların en önemlisi, Topluluk ormancılığında karbon sekestrasyonunun ölçülmesi, izlenmesi ve yönetilmesi için ileri teknoloji ve sürdürülebilir arazi kullanımı için CO2 dengelemelerini karbon finans piyasalarıyla bağlantılandırma (özellikle dağlık alanlarda yoğunlaşan etnik azınlık grupları için) üzerine kurulu İleri Teknoloji projesidir; şu anda Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi - Ulusal Havacılık ve Uzay İdaresi - Ulusal Bilim Vakfı (ABD) ve Bilim ve Teknoloji Öğretiminin Desteklenmesi Enstitüsü (Tayland) arasında çevreye fayda sağlamak için küresel bir öğrenme ve gözlem projesi imzalama sürecindedir; bu proje ayrıca, öğrencilerin iklim değişikliği konusundaki anlayışlarını geliştirmek için iklim değişikliği konusunda bir kampanya oluşturma içeriğine sahip bir grup etnik azınlık öğrenciyi de içermektedir.