Gününüze sağlık haberleriyle başlayın , okuyucularımız ayrıca şu makaleleri de okuyabilirler: Çok protein tüketen kişilerin su içmeye neden dikkat etmesi gerekiyor? Kolorektal kanser giderek gençleşiyor ; Ballı limonlu suyun faydaları...
Günde kaç tane muz yemeliyim?
Muz, lezzetli ve besleyici popüler bir meyvedir. Ancak çok fazla muz yemek bazı istenmeyen sağlık sorunlarına yol açabilir.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), her gün meyve ve sebze yemeyi öneriyor. Bu nedenle, günlük beslenmenize muz eklemek genel sağlığınızı iyileştirmenin harika bir yoludur.
Muz, lezzeti lezzetli ve besin değeri açısından zengin, popüler bir meyvedir.
Muz, manganez, potasyum, C ve B6 vitamini de dahil olmak üzere birçok temel vitamin ve mineral içerir. Ayrıca muz, stresi ve kronik hastalık riskini azaltmaya yardımcı olan faydalı bitki bileşikleri de içerir.
118 gr muz 105 kalori, 27 gr karbonhidrat, 3 gr lif, 0,3 gr yağ, 1 gr protein, 10 mg C vitamini, 0,43 mg B6 vitamini, 422 mg potasyum, 0,32 mg manganez, 32 mg magnezyum içerir.
Protein, vücudun temel yapısal bileşenidir ve bağışıklık sistemi, kas gelişimi ve kemik sağlığı için gereklidir. Yağ ise enerji sağlar, yağda çözünen besinlerin emilimine yardımcı olur, hormon üretiminde önemli rol oynar ve beyin sağlığını destekler.
Sağlıklı kişiler günde 1-2 muz yemelidir. Ayrıca, enerji tüketim ihtiyaçlarınıza ve fiziksel aktivitenize bağlı olarak yukarıdaki miktardan daha fazlasını da tüketebilirsiniz. Okuyucular bu makale hakkında daha fazla bilgiyi 8 Mart tarihli sağlık sayfamızda okuyabilirler.
Çok protein tüketen kişilerin su içmeye neden dikkat etmesi gerekiyor?
Spor yapanlar, proteinin kas gelişimi için ne kadar önemli olduğunu çok iyi bilirler. Ancak, bol protein tüketmenin bol su içmeyi de gerektirdiğini herkes bilmez. Çünkü protein, vücudun kolayca susuz kalmasına neden olur.
Protein, kasların büyümesine yardımcı olmaktan çok daha fazlasını yapar. Hücresel düzeyde protein, dokuların onarılmasına yardımcı olur. Vücudun ayrıca sindirime, kas kasılmasına, kanın pıhtılaşmasına ve enerji üretimine yardımcı olmak için enzim formunda proteine ihtiyacı vardır. Protein ayrıca birçok hormonun oluşumuna yardımcı olur ve cilt ile saçın sağlıklı kalmasını sağlar.
Çok fazla protein tüketildiğinde, vücut protein metabolizması sonucu oluşan fazla protein ve azotu atmak için bol miktarda suya ihtiyaç duyar.
Nişasta yediğinizde vücudunuz onu glikojene dönüştürür. Her gram glikojen 3 gram su tutar. Çok fazla nişasta tüketirseniz, vücudunuz çok fazla su tutar. Ancak proteinde durum tam tersidir. Çok fazla protein tüketmek vücudunuzu kolayca susuz bırakabilir.
Bunun nedeni, aşırı protein tüketiminin kolayca aşırı proteine yol açabilmesidir. Dahası, vücutta proteinin metabolize edilmesi süreci azot oluşumuna neden olur. Hem fazla proteinin hem de azotun aynı anda atılması, böbreklerin daha fazla çalışmasına ve su ihtiyacının artmasına neden olur.
Journal of the Academy of Nutrition and Dietetics dergisinde yayınlanan bir araştırma, yüksek proteinli diyetlerin fark etmeyebileceğimiz hafif susuzluğa neden olabileceğini ortaya koydu. Bu makalenin bir sonraki içeriği 8 Mart'ta sağlık sayfamızda olacak.
Kolorektal kanser neden giderek gençleşiyor?
Kolorektal kanser, diğer birçok kanser türü gibi tehlikelidir ve erken evrelerde genellikle belirgin belirtiler göstermez.
Kolorektal kanserin tipik belirtileri rektal kanama, karın ağrısı, yorgunluk, kilo kaybı, ishal ve kabızlıktır. Bazı nedenlerden dolayı kolorektal kanser daha genç yaşta ortaya çıkma eğilimindedir.
Uzmanlar, giderek daha fazla gencin bu hastalığa yakalandığını fark ediyor. Connecticut Üniversitesi (ABD) tarafından yapılan bir araştırma, 1990 doğumlu gençlerde kolorektal kanser riskinin 1950 doğumlulara göre iki kat daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Yaşınız kaç olursa olsun, rektal kanama, karın ağrısı, yorgunluk veya açıklanamayan kilo kaybı gibi belirtiler yaşıyorsanız, mümkün olan en kısa sürede bir doktora görünmelisiniz.
Bilim insanları bu olgunun kesin nedenini henüz bulamadı. Ancak aşırı alkol tüketimi, kötü beslenme, fiziksel aktivite eksikliği, aşırı kilo ve obezite, kanser riskini artıran faktörler olarak kabul ediliyor.
Bu arada, aşırı yağ Vücuttaki yağ miktarının artması kolorektal kanser riskini artırır. Bunun nedeni, yağ birikiminin insülin üretimini artırması ve vücutta iltihaplanmaya neden olmasıdır. Her ikisi de insanları kansere karşı daha duyarlı hale getirebilir.
Ayrıca, hareketsiz yaşam tarzının da kolorektal kansere neden olan önemli bir faktör olduğu tespit edilmiştir. Uluslararası Çevre Araştırmaları ve Halk Sağlığı Dergisi'nde yayınlanan bir araştırma, obezite ve hareketsiz yaşam tarzının gençler arasında arttığını gösteriyor. Bunların hepsi genel olarak kanser riskini artıran faktörler. Bu makalenin devamını görmek için güne sağlık haberleriyle başlayalım !
[reklam_2]
Kaynak bağlantısı
Yorum (0)