Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) raporuna göre, 2023 yılında küresel doğrudan yabancı yatırım akışları, bir önceki yıla göre %2 düşüşle 1.300 milyar dolara ulaşarak üst üste ikinci kez düşüş yaşadı. Ancak 2024 yılında hafif bir toparlanma kaydedildi ve toplam küresel doğrudan yabancı yatırımlar 1.370 milyar dolara ulaştı. 2025'in ilk yarısında ise toparlanma eğilimi devam etti ve toplam kayıtlı doğrudan yabancı yatırımlar, esas olarak Asya'daki gelişmekte olan piyasalar ve Afrika'nın bazı bölgelerindeki toparlanma nedeniyle, 2024'ün aynı dönemine göre yaklaşık %4 arttı.
2025 yılında küresel doğrudan yabancı yatırım akışları, dijital dönüşüm ve sürdürülebilir kalkınma trendini yansıtacak şekilde, yüksek teknoloji, dijital ekonomi ve yenilenebilir enerji sektörlerine odaklanmaya devam edecek. UNCTAD raporuna göre, gelişmekte olan ülkelerdeki yeşil büyüme projelerine yönelik doğrudan yabancı yatırımlar son yıllarda keskin bir artış gösterdi ve bu eğilimin 2025 yılında da devam etmesi öngörülüyor. Moritanya'daki 34 milyar dolarlık yeşil hidrojen projesi gibi büyük projeler, çevre dostu sektörlere doğru bir yönelimin kanıtı niteliğinde.
Yarı iletken, yapay zekâ (YZ) ve yenilenebilir enerji sektörleri sermaye çekim merkezi haline geliyor. Vietnam, Hindistan ve Singapur gibi ülkeler, genç insan kaynakları ve ayrıcalıklı politikalarından yararlanarak ABD, Japonya ve AB'den büyük teknoloji şirketlerini çekiyor. Örneğin, Vietnam, 2025'in ilk 6 ayında toplam 21,52 milyar ABD doları kayıtlı doğrudan yabancı yatırım sermayesi kaydetti ve sermayenin %55,6'sı işleme ve imalat sanayine, özellikle de ileri teknoloji üretimine aktı.
Son yıllarda tedarik zincirindeki aksaklıklar ve büyük ekonomiler arasındaki ticaret gerginlikleri, çok uluslu şirketleri tedarik zincirlerini yeniden yapılandırmaya yöneltti. ABD ve Avrupa şirketleri Çin'e olan bağımlılıklarını azaltırken, Çin'deki ABD doğrudan yabancı yatırım projelerinin payı 2019'daki %5,2'den 2023'te %1,8'e düştü. Bunun yerine, Vietnam, Hindistan ve Meksika gibi ülkeler yeni üretim merkezleri olarak ortaya çıkıyor.
2025 yılındaki dikkat çekici trendlerden biri, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafından transfer fiyatlandırmasını sınırlamak ve vergi rekabetinde adaleti sağlamak amacıyla desteklenen Küresel Asgari Vergilendirmenin (GMT) uygulanmasıdır. Bu durum, doğrudan yabancı yatırım çekmek için vergi teşviklerine güvenen ülkeler için bir zorluk teşkil ederken, aynı zamanda yatırım ortamının şeffaflığını ve sürdürülebilirliğini artırmak için fırsatlar da sunmaktadır.
Gelişmekte olan ülkelerden gelen doğrudan yabancı yatırım akışları, gelişmiş ülkelerden gelen doğrudan yabancı yatırım akışlarından daha hızlı büyüyor ve 2023 yılına kadar küresel doğrudan yabancı yatırımların %6'sını oluşturuyor. Çin, Güney Kore ve Singapur gibi ülkeler, özellikle Güneydoğu Asya ve Afrika pazarlarına yönelik yatırımlarını genişletiyor. Bu durum, küresel yatırımda bir değişimi yansıtıyor ve gelişmekte olan ekonomiler giderek daha önemli bir rol oynuyor.
Küresel doğrudan yabancı yatırım akışları pek çok olumlu sinyale rağmen bazı önemli zorluklarla da karşı karşıya.
Birincisi, birçok gelişmekte olan ülkede altyapının kalitesi hâlâ bir engel teşkil ediyor.
İkincisi, işgücü beceri açığı bir sorundur. Örneğin, Vietnam'da işgücünün yalnızca %40'ı Endüstri 4.0 gerekliliklerini karşılamaktadır.
Üçüncüsü, hukuki ortamdaki eksiklikler ve şeffaflığın düşük olması.
Ayrıca Rusya-Ukrayna çatışması ve ABD-Çin gerginliği gibi jeopolitik riskler de doğrudan yabancı yatırım akımlarını etkilemeye devam ediyor ve yatırımcıların destinasyon seçiminde daha temkinli olmalarına neden oluyor.
Source: https://baodautu.vn/von-dau-tu-toan-cau-tap-trung-vao-cac-linh-vuc-cong-nghe-cao-kinh-te-so-d338660.html
Yorum (0)