Ancak yapay zekâ (YZ) çağına girildiğinde, bu alanda eğitim gören öğrenciler birçok zorlukla karşı karşıya kalmaktadır.
Çin'in Dünya Ticaret Örgütü'ne (DTÖ) üye olduğu 1999-2010 dönemi, Çin'de İngilizce dilinin "altın çağı" olarak kabul ediliyor. Yabancı dil eğitimi veren üniversite sayısı 3 kat artarken, İngilizce bölümünden mezun olanların istihdam oranı her zaman %90'ın üzerinde olmuştur. Ancak bu rakamlar düşüşte.
Sadece 2018-2022 döneminde Çin Eğitim Bakanlığı'nın verilerine göre, 109 üniversite yabancı dil programlarına öğrenci kabul etmeyi bıraktı; bunlardan 21'i İngilizce programlarını durdurdu. 2024 yılında ise Jinan Üniversitesi ve Shenyang Havacılık ve Uzay Üniversitesi gibi bir dizi saygın okul, bir zamanlar kilit öneme sahip bu alanda eğitim vermeyi bıraktı.
Bunun başlıca nedeni, yapay zekanın, özellikle de insanlara kıyasla %95'e varan doğruluk oranına sahip ve yalnızca %1 maliyetle çalışan otomatik çeviri araçlarının kayda değer gelişimidir. Makine çevirisi, çeviri pazar payının %40'ını kaplayarak temel çeviri ve tercüme pozisyonlarına olan talebi azaltmaktadır.
2023 yılında İngilizce Dil öğrencilerinin istihdam oranı ulusal ortalamanın altında kalarak %76,8'e düştü ve yalnızca yaklaşık %52'si kendi anadalında çalıştı.
Ancak bir diğer neden de öğrencilerin işe başlamak için yeterli becerilere sahip olmamalarıdır. Birçok öğrenci dil bölümünde eğitim görüyor, ancak eksiksiz bir iş başvuru e-postası yazamıyor; oysa yapay zekâ öğrencileri çok hızlı ve sistematik bir şekilde yazabiliyor.
Bu gerçek, sorunun sadece yapay zekâda değil, aynı zamanda güncelliğini yitirmiş eğitim programlarında, disiplinlerarası yönelim ve pratik uygulama eksikliğinde de yattığını göstermektedir. Çalışma alanı, daha önce dil bilgisi, kelime bilgisi ve makale yazma becerisine odaklanmış, ancak dijital düşünme, teknoloji becerileri veya hukuk, ekonomi ve iletişim gibi alanlarda derinlemesine bilgi gibi gerekli yetkinliklerden yoksun kalmıştır.
Pekin Jiaotong Üniversitesi İngilizce Bölümü Dekanı Dai Jiangwen, dil endüstrisinin ortadan kaldırılması yerine "optimize edilmesi" gerektiğini söyledi. Bu uzman, yapay zekanın yerini alamayacağı empati, eleştirel düşünme yeteneği ve kültürel duyarlılık gibi benzersiz insani değerleri vurguladı. Bunlar, küreselleşme bağlamında insanların birbirleriyle derinlemesine iletişim kurmasına yardımcı olan temel unsurlardır.
Akademisyenlerin savunduğu yaklaşımlardan biri de "İngilizce + X" eğitim modelidir. Bu model, dil ve veri bilimi, uluslararası hukuk veya dijital hukuk gibi diğer uzmanlık alanlarının bir birleşimidir. Böylece dil öğrencileri, sınır ötesi e-ticaret, yapay zekâ destekli çeviri yönetimi veya dil yapay zekâ eğitimi gibi yüksek büyüme potansiyeline sahip sektörlerde yer alabilirler.
Özellikle disiplinlerarası yönelime sahip ve uluslararası hedefleri olan öğrenciler için İngilizce Dili anadal programları diplomasi, uluslararası iletişim, kültürel çalışmalar ve dil teknolojisi geliştirme alanlarında önemli bir rol oynamaya devam ediyor.
Hatta bazı uzmanlar, yapay zekanın İngilizce endüstrisini yok etmeyeceğine, aksine onu evrimleşmeye "zorlayacağına" inanıyor. Öğrencilerin sadece dili bilmeleri değil, aynı zamanda pratik bağlamlarda nasıl uygulayacaklarını ve yapay zekayı bir rakip olarak değil, bir araç olarak nasıl kullanacaklarını da bilmeleri gerekiyor.
Jiangsu Üniversitesi Yurtdışı Eğitim Fakültesi Dekanı Bay Ngo Bang, "İngilizce dil endüstrisi sadece Çin'de değil, tüm dünyada düşüşte. Bunun nedenleri ulusal politikalar, yapay zekanın gelişimi ve endüstrinin yeni pazarın gereksinimlerini karşılayamayan basit dil eğitimidir," dedi.
Source: https://giaoducthoidai.vn/sinh-vien-ngon-ngu-anh-lao-dao-thoi-tri-tue-nhan-tao-post740319.html
Yorum (0)